Buradasınız
UİD-DER Sarıgazi’de 8 Mart Etkinliği
Kartal’dan bir işçi
6 Mart Pazar günü, Sarıgazi temsilciliğimizde, 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Gününü kutladık. Birçok işçi arkadaşımız ve ailelerimiz etkinliğimize katıldı. Video görüntüleri eşliğinde yapılan sunumun yanı sıra, şarkılar ve şiirler de çok etkileyiciydi. Kendi ellerimizle hazırladığımız yemeklerimizle dayanışmanın, ortaklaşmanın ve bir aile olmanın keyfine bir kez daha vardık.
8 Mart 1857’de New York’ta 40 bin dokuma işçisi “Eşit işe eşit ücret” ve “10 saatlik işgünü” talebiyle bir tekstil fabrikasında greve çıktı. Ancak fabrikaya kilitlenen işçiler çıkan yangından kaçamadılar. Bu yangında çoğu kadın 129 işçi hayatını kaybetti. 8 Mart bu mücadelede yitirdiğimiz kadınlarımızı hatırlama, mücadelelerini yaşatma ve kapitalizme karşı mücadele etme günüdür. Fakat patronlar 8 Mart’ın tarihini hafızalarımızdan silmek için onu erkeklerin kadınlara çiçek aldığı “dünya kadınlar günü”ne indirgemek, içini boşaltmak istiyorlar.
Emekçi kadınlar ile patron kadınların sorunları aynı değildir. Meselâ, Güler Sabancı’nın, Ümit Boyner’in işsiz kalma, çocuğunu okutamama, ev kirasını ödeyememe gibi bir sorunu yoktur. Zonguldak madeninde göçük altında kalan madencinin eşi gibi dul kalma ihtimali de yoktur. Madenci eşinin yaşadıklarını hiçbir zaman bilemez onlar. Patron kadınların çocukları okumak için inşaatta çalışmazlar. Ve sırf harç parası için inşaatın tepesinden düşüp ölmezler. Sermaye sınıfının kadınları servis niyetine bindirilen bir arabanın kasasında sele kapılarak boğulup ölmezler. Mevsimlik bir işçi olarak, her yaz mevsiminin başında kamyon kasasının altında kalmazlar. Yaşadığı topraklardan göç edip, okyanusa açılan bir tekneyle kıyıya ulaşamama ihtimalleri yoktur onların. Berfo Ana gibi analar evlâtlarını “faili meçhul”lere kurban verirken, onlar bunun ne demek olduğunu bilmezler. İşçi kadınların patron kadınlarıyla hiçbir ortak çıkarı yoktur. Üstelik 8 Mart kadın ve erkek işçilerin, patronlar sınıfının kadınlarına karşı da verdiği mücadelenin simgesidir.
8 Mart’ı tarihimize kazıyan kadınlar uzun çalışma saatlerine, haksızlıklara, ayrımcılığa ve adaletsizliğe karşı mücadele verdiler. Yarınların daha güzel olmasını istiyorlardı. 8 Mart’ın ardından yükselen mücadeleler, 8 saatlik işgünü mücadelesi olan “1 Mayıs”ı yarattı. Kadınlar ve erkekler bu hedefle birlikte mücadele yürüttüler. Bugüne baktığımızda, bizler de uzun saatler çalışıyoruz. Elimizden haklarımızın alındığı ve kırıntının dahi kalmadığı bir dönemden geçiyoruz. Patronlar sınıfı gün be gün saldırılarını artırmaya devam ediyor.
Ancak bu saldırı hep böyle sürmez, bu devran hep böyle dönmez. Nitekim dönmüyor da. Bugün ayaklanan Tunus, Mısır, Libya ve daha birçok Arap ülkesinde kadınlar ön saflarda mücadele ediyorlar. Eşleri, çocukları ve kendileri için kavga ediyorlar. Yarınlarımızın güzel olabilmesi için biz kadınlar mücadelenin ön saflarında yerlerimizi almalıyız.
Harç Parası İçin Bir Genç Daha Öldü!
Son Eklenenler
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.
- İzmir Çiğli Belediyesine bağlı Çibel’de çalışan işçiler Toplu İş Sözleşmesi (TİS) görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 17 Nisanda greve çıktı. İzmir Narlıdere Belediyesine bağlı Narbel’de de Genel-İş İzmir 4 No’lu Şube ile SODEMSEN arasında...
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...