Buradasınız
O Yılan Kapitalizmdir, Sana da Dokunur Kardeşim
İzmir’den İşçi Dayanışması okuru bir işçi

Sevgili işçi kardeşlerim, işçi sınıfının büyüklerinden kulağımıza küpe olan bir söz vardır: “Ayağın taşa değse, kapitalizmden bil!” Sınıf bilinçli işçiler olarak, temas ettiğimiz her işçi kardeşimize bu sömürü düzeninin hepimize nasıl dokunduğunu anlatmaya çalışıyoruz. Ben, işçi sınıfının kardeşliği bilinciyle yalnızca fabrikadaki işçi arkadaşlarımı değil, tüm işçileri kardeşim olarak görüyorum. Onlarla farklı yollarla iletişimde kalmaya çalışıyorum. UİD-DER saflarında mücadele eden işçiler olarak, teknolojiyi de sınıfımız için kullanıyoruz. Sosyal medyada yaptığımız paylaşımlar, işçi kardeşlerimizin bilinçlenmesine vesile olabiliyor. İlk başta tepki gösterenler bile bir süre sonra düşünmeye, sorgulamaya başlıyor. Ama bazen bu farkındalık için çok geç olabiliyor.
Akrabalarımdan biri, iş cinayetleriyle ilgili paylaşımlarımı gördüğünde işçileri suçluyordu. “Kendi hataları yüzünden başlarına geliyor” diyordu. Oysa bunu ona düşündüren patronların ve onların yalancı medyasının propagandasıydı. Ancak bir gün, o çok güvendiği patronu, ona makinelerin başında daha hızlı çalışmasını söyleyerek baskı kurdu. Sonuç? Enjeksiyon makinesi sağ elini delip geçti. Doktorlar elinin eski haline gelmeyeceğini söyledi. Engelli raporu bile verilmedi, çünkü işgücü kaybı oranı %39’du. Ne emekli olabiliyor, ne de yeni bir iş bulabiliyordu. Ağlayarak, “keşke seni dinleseydim” dedi.
Bu olay gösteriyor ki, patronların bize söylediği her söz, bizi örgütsüz ve korunmasız bırakmak için. İş kazaları kader değil, sömürünün ve ihmalin bir sonucudur. İşçilerin birlikte hareket etmesini engellemek için patronların sayısız örgütü var: TİSK, TÜSİAD, MÜSİAD, odalar, dernekler... Devlet bile onların çıkarları doğrultusunda hareket ediyor. Ama konu işçilerin örgütlenmesine gelince, “Örgüt mü? O kötü bir şey” diyorlar. Oysa örgütlü olmak hayat kurtarır. İşçilerin de sendikaları, dayanışma örgütleri ve mücadele araçları olmalı! Ben de bu yüzden UİD-DER saflarında mücadele ediyorum.
Burjuvazi, biz işçileri birbirimizden uzak tutmak için “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” anlayışını yayar. İş cinayetlerinde hayatını kaybeden işçilere “kader”, sakat kalanlara “çekeceği varmış” derler. Ama işçiler birlik olup haklarını aradığında “nankörsünüz, size ekmek veriyorum!” diye bağıran yine onlardır. Oysa biz biliyoruz ki ekmeği üreten biziz! Onlar yalnızca bizim sırtımızdan zenginleşiyor. Patronların en büyük korkusu, işçilerin bunu fark edip örgütlenmesidir.
Kapitalist sistem, işçileri daha doğmadan kuşatır. Daha çocukken, patronların çıkarlarına uygun şekilde düşünmemiz için bizi yönlendirirler. Ama şansımız varsa, örgütlü mücadeleyle tanışırız ve bu kirli propagandadan arınmaya başlarız. İşte gerçek özgürlük burada başlar! Eğer o akrabam örgütlü bir işçi olsaydı, patronun baskısına boyun eğer miydi? Makinenin başında hız yapmaya zorlanır mıydı? Hayır! Örgütlü işçiler, iş güvenliği konusunda daha bilinçlidir, birbirine sahip çıkar. Çünkü insanca yaşamak, iş cinayetlerinde ölmemek, sakat kalmamak ve geleceğimizi güvenceye almak için örgütlü olmak zorundayız! Bunun başka bir yolu yok.
Kapitalizmin yılanı herkesi sokar. Örgütlü işçi, güçlü işçidir!
Sıyrılıp Gelecek
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
- Bu Bataklıktan Birlikte Çıkmalıyız!
- KESK Taleplerini Duyurmak İçin Alternatif TİS Masası Kurdu
- “Faizi Kim Uyguluyor, Bunu da Desene!”
- Hiroşima’dan Gazze’ye Umut İşçi Sınıfının Örgütlü Mücadelesinde
- Kamu İşçilerine Sefalet Protokolü
- Kamu İşçilerine Grev Yasağı ve Sefalet Dayatması
- BİRTEK-SEN Tekstil Raporunu Yayımladı
- Doğanın Değil Doların Yeşilini Sevenlerin Yasası
- Bomb Love, Savaş ve Çocuklarımız…
- 102 Günde 132 Kadın Öldürüldü Duydunuz mu?
- Emekliye Yeni Operasyon
- Karpuzun Bozduğu Ekonomik Denge!
- Yine Yangın, Yine Katliam!
Son Eklenenler
- Toplumun ezici çoğunluğunu oluşturan, üreten, hizmet sağlayan, zenginlikleri var eden biz değil miyiz? Aynı sorunlarla boğuşan biz değil miyiz? Çürümeden, yozlaşmadan kurtulmak, nefes almak isteyen biz değil miyiz? Birbirimize ihtiyaç duyan biz...
- KESK, Ağustos ayının ilk haftasında alternatif TİS masası kurarak 2026-2027 Toplu Sözleşmesinde kamu emekçilerinin taleplerini duyurdu. İktidarın ilk zam teklifini açıkladığı gün Çalışma Bakanlığı önünde açıklama yaparak teklifi protesto etti. 13...
- İsrail devleti Filistin halkına yönelik saldırılarını her geçen gün arttırıyor. Filistin halkı yalnızca bombalarla, kurşunlarla değil abluka nedeniyle açlıkla da mücadele ediyor. Bölgede gıdaya erişim neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak İsrail...
- Sırbistan’da geçtiğimiz yıl Kasım ayında Novi Sad şehrindeki bir tren istasyonunda meydana gelen çökme sonucu 16 kişi hayatını kaybetmişti. Yolsuzluk ve ihmalin yol açtığı bu felaketin üzerinden 9 ay geçti, ancak öğrenciler ve işçilerin öfkesi...
- Geçtiğimiz ay Emekçi Kadın köşemizde, 1840’lı yıllarda Ignaz Semmelweis adlı genç bir doktorun annelerin hayatını kurtaran mücadelesine yer vermiştik. Zorluklara, engellere, baskılara rağmen doğru bildiği yolda yürüyerek kadınların ve bebeklerin...
- Bundan 1162 yıl önce, 863’te köleler Abbasi İmparatorluğuna isyan ettiler ve bataklığın ortasında bir şehir kurdular. Bu şehrin adı El-Muhtare idi, yani “Özgürlük Kenti”… Bu bölge, Dicle ve Fırat nehirlerinin Basra Körfezine dökülmeden önce...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi kapsayan toplu sözleşme sürecinde iktidarın ilk zam teklifi 2026 yılının ilk 6 ayı için yüzde 10, ikinci 6 ayı için yüzde 6; 2027’nin ilk 6 ayı için yüzde 4, ikinci 6 ayı için yüzde 4 olmuştu. İkinci...
- Kamu emekçilerinin 2026–27 yıllarını kapsayacak toplu iş sözleşmesi görüşmeleri başladı. Yaklaşık 6 milyon kamu emekçisi var ve aileleri ile birlikte düşünüldüğünde 20 milyon insanı ilgilendiren bir süreç başladı. Kamu işvereni yani devlet, 2026’nın...
- İşçi Dayanışması’nın sayfalarında dünyadan işçi mücadelelerine, yüz milyonlarca işçinin katıldığı grevlere, farklı millet ve inançlardan yüz binlerce emekçinin bir araya geldiği Filistin’le dayanışma eylemlerine, ülkeden ülkeye yayılan emekçi...
- 17 Ağustos 1999 gecesi Türkiye tarihinin en büyük felaketlerinden biri yaşandı. Kocaeli, Yalova, Sakarya, İstanbul ve Düzce’yi sarsan 7,4 büyüklüğündeki depremde 50 binden fazla insan hayatını kaybetti, çok daha fazlası yaralandı. Yüzbinlerce...
- Mersin’in Tarsus ilçesi 1. Organize Sanayi Bölgesi’nde faaliyet gösteren PMS Tıbbi Cihazlar fabrikasında 12 işçi, sendikaya üye oldukları için işten çıkarıldı. Tüm Taşıma İşçileri Sendikası (TÜMTİS), 16 Ağustosta fabrika önünde basın açıklaması...
- Sakarya Hendek’te bulunan, Birleşik Metal-İş Sendikasının örgütlü olduğu Koç Holding’in şirketlerinden Türk Traktör’ün tedarikçisi olan SAG Hidrolik fabrikasında bir işçinin işten çıkarılması sonrası 12 Ağustosta direniş başladı. TEKSİF Sendikasına...
- İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırıları ve açlık politikası tarifsiz acılar yaşatmaya devam ediyor. Siyonist rejim, iki milyon Filistinlinin bölgeden sürülmesi anlamına gelecek olan Gazze’yi tam işgal planıyla saldırılarını tırmandırıyor....