Buradasınız
Özveri ve Dayanışmanın Önemi
Iğdır’dan işsiz bir işçi
UİD-DER’in sitesini takip ediyorum ve dikkatimi çeken bir noktaya değinmek istiyorum. Bir konuyu öz olarak ortaya koymak önemlidir. Bu anlamıyla kitabi dille kitlelerin örgütlenmeyeceğini de biliyoruz. İnsanlar tarih boyunca kendilerini ifade edebilmek için bedeller ödemiş ve sonunda kazanmış veya kaybetmiştir. Bu noktada örgütlülük çok önemlidir. Bizler neden işyerlerimizde örgütlenmeyelim ve neden hakkımızı almayalım? Arkadaşlardan biri sitede şunu belirtmişti: “Ben UİD-DER’le tanıştığım günden beri her şeyi öğrendim; acıyı, tatlıyı, dayanışmayı, kavgayı…” Evet bence de insan kavga etmelidir. Biz işçiler kendi haklarımızı savunmak, insanca yaşamak için örgütlü kavga vermeliyiz.
Şimdi yaşadığım şehirde, kavgadan vazgeçmiş, yılmış insanlar var. Ama ben onlara katılmıyorum, kavganın ve direnmenin zamanı ve yaşı yoktur. Burada kültürel yozlaşmayı net olarak görüyorum. Sistemin kültürel yozlaşmayla neleri hedeflediğini az çok tahmin edebiliyoruz. Bu belirtmiş olduğum kavgaya inancını yitirmiş kişiler, “her şey bir yere kadar” diyorlar. Ben bunun kavgayı bilince çıkaramamakla ilgili olduğunu düşünüyorum. Bugün fabrikalarda işçiler haklarını bilmiyorlar, sömürüye ses çıkarmıyorlar. Onlara gerçekleri anlatmak gerek. Onlardan biri olduğumuzu gösterirsek aramızda örgütlenme açısından bir bağ oluşur. Bunu belirtmemin sebebi, bunu bizzat yaşamış olmamdır. Ben UİD-DER’le tanıştıktan sonra aramızda kopmaz bağlar oluşmuştu. Bugün uzak bir şehirde olsam da düşüncelerim hiç değişmedi.
Derneklerimiz biz işçilerin önemli mücadele araçlarıdır. Biz işçilerin ikinci ailesi ama mücadele ve hayat kavgasında birinci ailelerimizdir. Her şeyimizi, açlık, yokluk, acı, tatlı, her şeyi hep birlikte yaşayıp, birlikte aşabilmek için. Bu cümle bana ELİF ÇAĞLI’nın “YAŞAMAK” şiirini hatırlattı. İşçi arkadaşların da okumasını tavsiye ederim, biz işçilerin yaşadıklarını çok güzel açıklıyor. Derneklerimizi doldurmalı, sahiplenmeliyiz ki, zafere giden yolda derneklerimiz bizlere öncülük etsin.
Son olarak belirtmek istediğim, bizler ancak örgütlü mücadele edersek kazanırız. Çünkü,
ÖRGÜTLÜYSEK HER ŞEYİZ, ÖRGÜTSÜZSEK HİÇBİR ŞEY!
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
- Sahip Olduğunuz Servet Bizden Çaldıklarınızdır!
- “Sayende Sigortalı Çalıştım, Emekliliğime Az Kaldı”
- Bayramları Bayram Gibi Yaşamak İçin!
- Dünya Üzerinde Yaşayan Herkesin Evi Olmalı
- Onlar Yok Ediyor, Biz Yenisini Yapacağız!
- Suyun Lüksü Olur mu Hiç?
- “Senin Yolundan Gideceğim Amca”
- Her Günü Doğa ve İnsanlık Günü İlan Etmek İçin…
- “Kıpır Kıpırsın, Heyecanın Ne Güzel Ey Yolcu”
- “Bence, Sevgi Emektir”
- Ah, Cemal Ah!
- Bir Fotoğraf Karesinin Hissettirdikleri
- Davulun Sesi Uzaktan Hoş Gelir
- İstanbul’da Yaşam: Deniz Kıyısında Deniz Görememek!
- Bruno’nun Fikri, Benim Fikrim, Senin Fikrin…
- Yüzüncü Maymun Teorisi
- Bir Otobüs, İki Kuşak ve İşçi Sınıfı
- “Hey” Diyen ve UİD-DER Saflarında Büyüyen Çocuklarımız
- Butimar, Sen Safi Bir Kuş musun?
Son Eklenenler
- Merhaba, ben Elazığ’dan Ankara’ya gelmiş genç bir işçi ve uidder.org takipçisiyim. Bir Elazığlı olarak Eti Krom AŞ işçilerinin mücadelesi karşısında duygularımı sizlerle paylaşmak istiyorum.
- Ekonomik yıkım, işsizlik, barınma sorunu, artan siyasi baskılar, din, dil, ırk, cins ayrımcılığı, savaşlar, göç sorunu, toplumsal ilişkilerin yozlaşması, iklim krizinin getirdiği aşırı sıcaklar, yangınlar, seller… Dünyanın neresine gidersek gidelim...
- İşçi ve emekçi kardeşlerim, bu satırları yazarken bile gözlerim doluyor, boğazım düğümleniyor. Daha birkaç gün öncesi çalıştığım fabrikada korkunç bir iş kazası oldu. Aynı bölümde çalıştığım bir arkadaşım ne yazık ki enjeksiyon kalıbının mapasının...
- Bu düzende tüm gerçekler baş aşağı edilip çarpıtılıyor, adeta gözümüze perde iniyor. Gerçekler bir sis perdesinin arkasına itiliyor, biz de olanı göremez hale geliyoruz. Kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı durabilmemiz ancak gözümüzdeki...
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.