Buradasınız
Seçim Yalanları ve Düzen Güçlerinin Provokasyonları
Kıraç’tan bir metal işçisi

Seçim süreciyle birlikte televizyonlar, gazeteler, radyolar, yalan üstüne yalan söylerken, politikacıların da, biz işçiler sanki sadakaya muhtaçmışız gibi bir şeyler verecekleri tuttu. Oysa bu yalan değirmeninin başında duranlar, zaten yıllardır tanıdığımız, bir eli balda bir eli kaymakta olan siyasetçilerdir.
Toplum bir anda siyasetle yoğrulmaya başladı, fakat burjuvazinin siyaseti o kadar ağır basıyor ki, kendi dertlerimizin nasıl çözüleceğini konuşmaktan çok çılgın projeleri göklere çıkarıyoruz. Biz işçiler bu yalanlara bir kez daha kanmayalım, çünkü yıllardır aldığımız zam oranları yüzde 5’i geçmedi. Birçok hakkımız gasp edildi, iş güvencemiz elimizden alındı, taşeronlaştırma hız kazandı, neredeyse hepimiz bankalara borçlu duruma düştük ve yakamızı kurtaramıyoruz.
Yine başka ve yakıcı bir sorun ise seçim süreciyle birlikte sahneye sürülen o bildik tezgâhlar. Son zamanlarda bağımsız adayların seçim bürolarına ve Kürt adaylara karşı provokasyon girişimleri artmaya başladı. Üstelik bu olaylar burjuva medya tarafından çarpıtılarak anlatılıyor. Durum gösteriyor ki bu seçim sürecinde yıllardır işçilere, ezilen tüm kesimlere ve Kürt halkına kan kusturan bu çirkin yüzler yine o bildik yöntemleri sahneye sürüyorlar.
Burada durum ortadadır. Biz işçi sınıfını ve ezilen Kürt halkını daha fazla ezmek, daha fazla susturmak için bin bir tezgâha başvuruluyor. Belli ki egemen sınıfın, meclise sosyalist ve ezilenlerden yana adayların girmesinden, daha doğrusu işçilerin emekçilerin sesinin yankılanmasından ödü kopuyor. Bundan dolayı bin bir yalana dolana ve plana başvuruyorlar. Planları suya düştükçe daha da saldırganlaşıyorlar. Tüm saldırılara ve bu çirkin provokasyonlarına rağmen devrimciler ve güzel günlere inanan hiçkimse, bu oyunlara gelmeyecek ve hakkımız olanı almak için mücadele edeceğiz. Türkiye burjuvazisinin kanlı oyunlarına ortak olmayacağız. Hem Türk hem de Kürtlerden oluşan on binlerce insanımız bu kirli savaşta öldürüldü, bunun böyle devam etmesine göz yummayacağız.
Metro Gross Marketlerde Grev Kapıda!
İlk İş Gününde Tersanede İş Kazası
- “Kendini de Beni de Yaktın Celal!”
- Uğruna Mücadele Ettiğimiz Bizimdir
- Grev Çocukları
- “Felsefe Yapma Birader!”
- Şeytanla Dost Olunmaz!
- Reklam Deyip Geçmeyelim!
- “60 Bin Maaşla Çoban Bulunmuyor.” Yersen!
- Bu Kandırmacalara Verilecek Cevabımız Var!
- İşçi Sınıfının Yareni Kim?
- Kapıldığımız Trendler ve Gerçek Sorunlarımız
- Her Yer Bizim Düzenimiz Olsun Diye
- Neden Bu Kadar Stresliyiz?
- “Beni Bırak, Gözünü Bebekten Ayırma Sakın”
- Huzurlu Bir Yaşam İçin Mücadeleye…
- “Bizim Hayallerimizi, Sizin Geleceğinizi Çaldılar”
- Bizim Mahallenin Gençleri
- Kişisel Gelişim Zırvasına Kanma, Sınıf Mücadelesine Sarıl
- Sömürü Düzenini Uçurumdan Atmak İçin Örgütlenelim
- Hindistan’da 250 Milyon Dolarlık Düğün ve Yoksulluk
- Emek Sömürüsü Kapitalizmin Fıtratında Var
Son Eklenenler
- TPI Kompozit işçileri grevlerinin 19. gününde İzmir Çiğli Kasaplar Meydanında buluşma gerçekleştirdi. İstanbul Şişli Belediyesinde çalışan Genel-İş Sendikası İstanbul Avrupa Yakası 3 No’lu Şube’de örgütlü işçiler, ödenmeyen alacakları için 30...
- Sevgili işçi kardeşlerim, Tavşan korktuğu için kaçmaz, kaçtığı için korkar. Patronlar ve onların devleti de işçi sınıfının örgütlü gücünden ölümüne korktukları için saldırıyorlar. Örgütlü değilken bile bu kadar korkuyorlarsa, bir de işçi sınıfı...
- İngiltere’de işçi ve emekçiler, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü soykırıma karşı her Cumartesi günü yüz binler olup meydanlara çıkıyorlar. Ulusal Demiryolu, Denizcilik ve Ulaştırma İşçileri Sendikası (RMT), bu eylemlere geniş katılım sağlıyor. UİD-DER,...
- Otobüs yolculuğunda 81 yaşında Menemenli bir Yörük amca ile tanıştım. O yaşında hâlâ kâğıt toplayarak geçimini sağlamaya çalıştığını anlattı. Çocukları olmamış. Eşinin küçük tarlalarının işlerinin dışında çalışmasına karşı çıkmış. “Benim kazandığım...
- 31 Mart 2024’te yapılan yerel seçimler sonrası CHP yönetimindeki İzmir Çiğli Belediyesi, bütçe yok diyerek 146 işçiyi işten attı. Verilen kararlı mücadelenin sonucunda 50 işçinin işe iadesi yapıldı. Yaklaşık 1 yıldır mücadele eden ve verilen sözlere...
- KESK Ankara Şubeler Platformu basın açıklaması yaparak Sayıştay’ın giyim yardımı ücretinin çalışanlardan geriye dönük olarak talep edilmesini protesto etti. Tüm Emeklilerin Sendikası, Türkiye genelinde düzenlediği eylemlerle düşük ücretlerle...
- İspanya’nın başkenti Madrid’de 25 Mayıs Pazar günü on binlerce emekçi sağlıktaki özelleştirme politikalarına karşı sokakları doldurdu. Kamu sağlık hizmetlerinin yıllardır sistematik olarak ortadan kaldırıldığını belirten sağlık işçileri ve emekçiler...
- Tren yolculuğumda, karşı koltukta cam kenarında oturan bir kadın dikkatimi çekti. Yüz çizgileri 50 yaşında gibiydi ama yaşı 38’miş. Eşini Soma’daki katliamda kaybetmiş bir madenci eşiydi. Manisa’da bir gıda fabrikasında çalışıyor, Soma’da çocukları...
- İnsanın gençlik dönemleri heyecan doludur, coşkuludur, dinamizm yüklüdür. Gençliğin bu hali var olanı sorgulayan, ezber bozan, sınırları zorlayan, değişim isteyen düşünce yapısının da temelini oluşturur. Bundan birkaç ay önce bu ifadelerle Türkiye...
- 1 Mayıs’ta da taleplerimizi haykırmak için meydanlardaydık. Sağlık ve eğitim başta olmak üzere her alanda kamu harcamalarının giderek daha çok kısıldığı, sağlık ve eğitim sisteminin çöktüğü, hizmetlerin daha niteliksiz ama daha pahalı hale geldiği...
- 2012 yılının Mayıs ayıydı. UİD-DER’in kış ayları boyunca sürdürdüğü “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz” kampanyasında 62 bin imza toplanmıştı. UİD-DER’li işçiler, o dönemde milletvekili olan Sırrı Süreyya Önder ile beraber Meclis’te yapılan...
- Ruhen ve zihnen sağlıklı bir insan haksızlığa uğradığında, zulme tanık olduğunda rahatsız olur, bunu dile getirme, itiraz etme, tepkisini ortaya koyma ihtiyacı duyar. Normal koşullarda bu haksızlığın giderilmesini sağlamak ister. Gücü yetiyorsa bunu...
- Kapitalizm öyle bir ekonomik ve toplumsal düzendir ki insanların vefa, bağlılık, sevgi gibi duygularını bile istismar eder, tüketimi kışkırtmak için kullanır. Bunu öyle bir sinsilikle yapar ki normal koşullarda uzak durmamız gerektiğini düşündüğümüz...