Buradasınız
Şimdi Daha Fazla Birleşerek ve Örgütlenerek Mücadeleyi Büyütme Zamanı
Tek adam rejimi altında yapılan seçimleri geride bıraktık. Bu süreçte siyasi iktidar milliyetçiliği ve yapay kutuplaşmayı körüklemeye dönük bir seçim propagandası yürüttü. Kendisi dışında tüm siyasi güçleri hain, terörist, Türkiye düşmanı, dış güçlerin maşası ilan etti. Türkiye’yi inşaatlarıyla, SİHA ve İHA’larıyla büyük ülke, güçlü ülke yaptığını iddia etti. Dört tarafımızın düşmanlarla dolu olduğu, ancak Erdoğan gibi “güçlü bir liderin” düşmanlarla baş edebileceği, dünyaya gücümüzü göstereceğimiz gibi hamasi söylemler toplumun üzerine boca edildi. Asıl düşmanı tanımayan, “terörle”, düşmanlıkla korkutulmuş örgütsüz kitlelerin bir kısmı bu algı oyunlarının tuzağına düştü.
Seçim meydanlarında hiç dillendirilmeyenler ise işçilerin, emekçilerin, gençlerin, emekçi kadınların, işçi çocuklarının gerçek gündemi ve sorunlarıydı. Siyasal ve sendikal baskılar, ekonomik ve demokratik hakların gasp edilmesi, düşük ücretler, iş cinayetleri, çalışma koşullarının kötüleşmesi, yoksulluk, hayat pahalılığı… Tek adam rejiminin gündemi belirlediği koşullarda milliyetçilik yarışı yapılırken ve ne yazık ki emekçiler de bu yarışta taraf yapılmışken sorunlar büyümeye devam etti.
Her gün onlarca ölümcül iş kazası yaşanıyor, fabrikalardan, atölyelerden, inşaatlardan, madenlerden işçilerin ölüm haberleri geliyor. Servislerle işe giden işçiler, mevsimlik tarım işçileri yollarda trafik kazalarında can veriyor. 23 Mayısta İstanbul’da D-100 karayolunda yol bakım ve onarım işi yapan 4 belediye işçisi çalıştıkları şeridin tamamı iş makineleriyle kapatılmadığı için bir otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybetti. Aynı hafta içinde yüksek hızlı treni temizleyen bir işçi metal saplı fırçası yüksek gerilim hattına değince elektrik akımına kapılarak ağır yaralandı. İstanbul/Fatih’te çalıştıkları ekmek fırınında kalan Mardinli 4 genç işçi fırında çıkan yangında yaşamını yitirdi.
İşçileri katleden patronlar, sorumluluğu olan kamu görevlileri ya yargılanmıyor ya da ödül gibi cezalar alıyor. İş cinayetlerini önlemek için tek bir anlamlı girişim yok. İşçiler sendikalı olmak istediklerinde, örgütlendiklerinde patron, tüm devlet gücünü arkasına alarak işçileri işten atıyor. Emekliler sefalet maaşıyla hayatta kalmaya çalışıyor. Kişi başına milli gelir düşüyor, 13 kişinin serveti 44 milyonun toplam servetine eşit; yani bir yanda devasa zenginlik diğer yanda dipsiz bir yoksulluk var. İşçi ve emekçileri ilgilendiren tüm alanlarda devasa bir sorunlar yumağı her geçen gün büyüyor. Ama bunlar seçim meydanlarında gündem olmadı. Sorunların üstü milliyetçilikle, hamasetle örtülmeye çalışıldı.
Tüm bunlara karşın işçiler haklarını alabilmek için mücadeleye atılıyor. Eskişehir’de Maya Mekanik’te işçiler sendikal haklarını gasp eden patrona karşı 2 Mayısta iş bırakarak direnişe başladı. Denizli’de Yonga Mobilya’da Ağaç-İş Sendikasına üye işçiler sefalet zammı dayatmasına boyun eğmeyerek 9 Mayısta greve çıktı. İstanbul’da Agence France-Presse (AFP) Türkiye Ofisi çalışanlarının 3 Mayısta başlayan grevi 9 Mayısta kazanımla sonuçlandı. 27 Mayısta Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, Bahçeşehir Okulları öğretmenleriyle birlikte ücretlerine zam yapılması, mobbing ve işten atma tehdidine son verilmesi talebiyle eylem yaptı.
Türkiye işçi sınıfının önünde siyasal ve sendikal baskıların artacağı, yaşam koşullarının daha da kötüleşeceği zorlu bir dönem var. Bu süreçte yapay kutuplaşmanın, milliyetçiliğin, hamasetin tuzağına düşmeden gerçek sorunlarımız ve taleplerimiz etrafında örgütlenebilirsek saldırılara karşı durabilir, kazanım elde edebiliriz. Yapmamız gereken budur. Şimdi daha fazla birleşerek ve örgütlenerek mücadeleyi büyütme zamanıdır.
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- DİSK’li İşçiler İstanbul’dan Seslendi: “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz!”
- Türk-İş’ten Eş Zamanlı Eylemler
- DİSK’li İşçiler Mersin’de “Gelirde Adalet, Vergide Adalet” Dedi
- Polonez İşçileri Saldırılara Rağmen Mücadeleye Devam Ediyor
- Sendikaların Eylemleri Devam Ediyor
- Türk-İş’ten Türkiye Genelinde Eylemler
- İstanbul’dan Antep’e İşçiler Hakları İçin Mücadeleye Devam Ediyor
Son Eklenenler
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...