Buradasınız
Sincan’da “Ödenmeyen Ücretler, Kapanan Fabrikalar, Kapıdaki İşsizlik” Semineri

31 Martta Ankara Sincan’da “Ödenmeyen Ücretler, Kapanan Fabrikalar, Kapıdaki İşsizlik” semineri yapıldı. Seminere metal, döküm, seramik gibi çok çeşitli fabrikalardan sendikalı-sendikasız işçiler, sağlık sektöründen taşeron işçiler, hizmet sektöründen işçiler ve öğrenciler katıldı.
Seminerin ilk bölümünde, dünyada yaşanan kriz ve krizin işçilerin çalışma ve yaşam koşullarına yansımaları anlatıldı. Avrupa’da patronların hizmetindeki hükümetlerin krizden çıkmak için işçilerin sosyal haklarında kesintiler yaptığı, ücretlerin düştüğü, kamuda işçi azaltıldığı, emeklilik yaşının ve prim gün sayısının yükseltildiği hatırlatıldı. Bu saldırılara karşı Avrupa işçi sınıfının boş durmadığı ve grevler, eylemler düzenlediği anlatıldı.
Türkiye’de AKP hükümeti, 2008’deki krizin ilk dalgasını, faturayı işçi sınıfına keserek atlattı. Patronlar sınıfı için art arda teşvik yasaları ve paketleri çıkardı. Fakat bunca önleme rağmen krizin etkileri Türkiye’de şimdi daha şiddetli hissedilmeye başladı. Seminerde son dönemlerde kapanan fabrikaların ve ücretleri ödenmediği için eylem yapan işçilerin sayısının arttığı örneklerle anlatıldı. Patronların hizmetindeki AKP hükümetinin krizin bedelini işçilere ödetmek için yeni saldırı yasalarını yürürlüğe koymaya hazırlandığı ifade edildi. “Ulusal İstihdam Stratejisi”nin bu saldırıların en kapsamlısı olduğu vurgulandı. Bu strateji, kıdem tazminatının gaspını, esnek çalışmanın ve özel istihdam yani kölelik bürolarının yaygınlaştırılmasını, asgari ücret yaş sınırının 18’e çıkarılmasını ve deneme süresinin 4 aya uzatılmasını içeriyor.
Böylesine kapsamlı saldırılar karşısında yapılması gerekenin birleşmek ve bilinçli bir şekilde mücadele vermek olduğu dile getirildi. UİD-DER’in bu mücadeleyi verecek işçileri bir araya getirmek ve bilinçlendirmek için kurulduğu vurgulandı.
Seminerin ikinci bölümünde seminere katılan işçiler söz alarak duygu, düşünce ve taleplerini dillendirdiler. Seminere katılan bir işçi, yıllarca Türk Metal Sendikası üyesi olarak yaşadıkları nedeniyle sendikalara olan güvensizliğinin had safhada olduğunu ifade etti. Sendikaların mücadeleci bir çizgiye çekilmesi gerektiği ortaya kondu. İşyerlerindeki çalışma koşullarının ağırlığı, ücretlerin düşüklüğü ve iş güvencesinin olmaması ortak ve temel sorunlar olarak öne çıktı. İşçilerin işsiz kalma korkusu yüzünden işyerlerinde bir araya gelemedikleri anlatıldı. Sincan işçileri, tüm sorunların çözüm yolunun mücadele etmek olduğunu ve çalışma koşullarının düzeltilmesi için bürokrat sendikacılardan medet umulamayacağını dile getirdiler. “Biz işçiler ancak ortak mücadelemizle koşullarımızı düzeltebiliriz” diyen işçiler, UİD-DER’e bu anlamlı seminer için teşekkür ettiler.
Seminer, işçilerin sorunları karşısında ne gibi çözüm yolları üretilebileceğini paylaşmak üzere UİD-DER’de yeniden bir araya gelme kararıyla sona erdi.
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.