Buradasınız
Sincan’daki Kampanyamız ve UİD-DER’in Bitmeyen Enerjisi
Ankara’dan UİD-DER’li işçiler
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
İşçilerin birliğini ve dayanışmasını sağlamak ve mücadeleye katılmaları için canla başla çalışan UİD-DER, işçi sınıfının sorunlarına bağımsız sınıf siyaseti temelinde sahip çıkıyor. UİD-DER’li işçiler çalışmalarını bu yönde yürüterek sınıf kardeşlerini motive ediyor, onları örgütlü mücadelenin saflarına katarak yoluna devam ediyor.
Aylardır yürüttüğümüz “İş Kazaları Kader Değildir, İşçi Ölümlerini Durduralım!” kampanyası UİD-DER’in özverili ve disiplinli çabalarıyla yürümeye devam ediyor. Ankara’da da emekçilerin yoğun olarak bulunduğu semtlerde stantlarını kuran derneğimiz, binlerce emekçiye ulaştı ve on binlerce imza topladı.
10 Kasımda standımızı bir kez daha Ankara’nın sanayi havzası olan Sincan’da açtık. Sincan 500 bini aşkın nüfusuyla birçok işkolunda çalışan fabrika işçilerinin bulunduğu ve iş kazalarının sürekli yaşandığı bir bölge. Ankara’nın büyüyerek gelişen 1. Sincan Organize, Temelli, Saray ve Kazan sanayi bölgelerinde çalışan işçilerin yaşadığı bir emekçi semtinde açtığımız stantlar yoğun ilgiyle karşılanıyor.
UİD-DER’in kampanyasının önemine değinen ve imza atan işçiler sorunlarını bizlerle paylaşıyorlar. İşyerlerinde yaşadıkları sorunları ve iş kazalarını anlatan işçi kardeşlerimiz bunun kader olmadığını söylüyorlar.
10 Kasım günü açtığımız stantta karşılaştığımız bir işçi, iş kazası geçiren ve kolunu kaybeden arkadaşını anarak imzasını atarken, bir diğer işçi kardeşimiz parmağını kaybetmenin acısını yaşayarak kampanyamıza destek oldu. AKP’li olduğunu vurgulayarak söyleyen bir metal işçisi yaptığımız çalışmanın kıymetinden bahsederek destek oldu. “Ülkücü” olduklarını söyleyen gençler de yanımıza gerek imzalar attılar.Karşımıza yılların biriktirdiği korkular nedeniyle imza atmak istemeyen veya çekinen işçiler de çıktı. Bu noktada UİD-DER’li işçilerin ikna çabaları devreye girdi ve çoğundan da imzalar alınarak birlikte mücadele çağrıları yapıldı. Emekliliğine iki yıl kalmış ve hayli yıpranmış olan bir emekçi çalışmalarımızı uzaktan izlerken yanına yaklaştık ve derdimizi anlatmaya başladık. Önce imza atmak istemedi ve duyarsız davrandı, bir süre sonra yanımıza yaklaştı ve imzasını attı. Tezgâhında simit satan bir abimiz çevreden geçenleri ve simit almaya gelenleri bizlere yönlendirerek kampanyamıza destek oldu.
Ayrıca derneğimiz UİD-DER’in Sincan’da açtığı stantlardaki çalışmaları meyvelerini vermeye başladı. Kampanya sürecinde Sincan’da açtığımız stantlarda tanıştığımız işçiler artık stantlarımızda bizimle birlikte imza topluyor ve başka işçileri mücadeleye çağırıyorlar.
UİD-DER işçi sınıfının sorunlarına sahip çıkan onun öz örgütüdür. Yöntemi ve tarzıyla sınıf disiplinini işçilere aşılayan UİD-DER, bulunduğu her yerde küçücük fidanları dev çınarlara dönüştürmeye devam ediyor.
Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz!
Son Eklenenler
- Yaşanan depremlerin, yangınların, sellerin bir felakete veya katliama dönüşmesinin sebebi patronların kâr düzeni ve kâr hırslarıdır. Dolayısıyla bu yaşananlar sınıfsaldır. Tek tek kişilerin sorunu değil, bir bütün olarak işçi sınıfının sorunudur,...
- Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Genel Başkanı Mehmet Türkmen 16 Şubatta ikinci kez gözaltına alındıktan sonra 17 Şubatta savcılık tarafından ifadesi alınmadan, tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi ve tutuklandı. Türkmen’...
- İngiltere işçi sınıfı, Filistin halkı için yürüttüğü ulusal eylem günleri kapsamında 15 Şubatta başkent Londra’da bir kez daha meydanlara çıktı. Hükümet binalarının bulunduğu Whitehall’da toplanan çeşitli sendikalardan, siyasi partilerden ve sivil...
- 2025 yılı için asgari ücretin son derece düşük belirlenmesi işçileri şaşırttı ve haklı olarak öfkelendirdi. Pek çok işçi, “daha yüksek belirlenmesini bekliyorduk” dedi. Aynı öfke emekli maaşları için de söz konusu. Öte yandan metal işçileri de...
- Temel Conta işçilerinin grevi 10 Aralıktan bu yana sürüyor. İşçiler, yaklaşık bir yıl önce sendikalı olma kararı almış, Petrol-İş Sendikası Aliağa Şubesi’nde örgütlenmeye başlamışlardı. Petrol-İş Sendikası, Çalışma Bakanlığı’ndan yetki belgesini...
- Sırbistan’ın ikinci büyük şehri olan Novi Sad’in tren istasyonu 2022 yılında cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri kampanyası sırasında yapılmıştı. Cumhurbaşkanı Aleksandar Vucic de istasyonun açılış törenine katılarak, 60 yıl sonra bu istasyonu...
- Urfa’nın Viranşehir ilçesinde Kadıköy Güneş Enerji Santrali’nde (GES) Kalyon ve Eksim Real Enerji şirketlerinde çalışan işçilerin 11 Şubatta başlattığı iş bırakma eylemi tüm baskılara rağmen devam ediyor. Bezmialem Vakıf Üniversitesi şantiyesinde...
- 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin üzerinden iki yıl geçti. Söylemesi dile kolay olan bu cümle alt metinde bizlere birçok şey anlatıyor. Dönüp geriye baktığımızda yaşanan onca acı ve keder bizlerin zihinlerinde tekrar tekrar canlanıyor. UİD-DER’li...
- Donald Trump bir kez daha ABD başkanı seçildi. Seçilir seçilmez de ilk bakışta deli saçması gibi görünen açıklamalar yapmaya başladı. Mesela Amerika’nın Grönland’ı alması gerektiğini söyledi. Bu, Trump’ın kafasından çıkmış çılgın bir fikir gibi...
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.