Buradasınız
Tariş İşçilerinin Direnişi Sona Erdi
Tariş’e bağlı Çiğli iplik fabrikasında çalışan 560 işçi, 1 Mart tarihinde toplu olarak işten atılmıştı. İşten atılan işçiler, Tariş bölge müdürlüğü önünde, kıdem ve ihbar tazminatlarını almak ve işlerine geri dönmek için 45 gün boyunca direniş yaptılar. Tariş yönetimi, bir yıl boyunca “kısa çalışma ödeneği”nden yararlandıktan sonra, işçileri tazminatlarını ödemeden işten atmıştı. Tariş işçilerinin direnişinin 45. gününde, Tariş yönetimi ile Türk-İş arasında yapılan görüşmede, işçilerin tazminatlarının üç taksit halinde ödeneceği sözü verildi.
Tariş yönetimi, işten attığı işçilerin yasal hakkı olan tazminatlarını bile ödemek istemiyordu. İşçilerin 45 günlük direnişinin ardından, tazminatlarının birkaç ay sonra ödeneceği sözü verilerek direniş sona erdirildi. Tariş yönetimi, tek seferde ödenmesi gereken tazminatları bile parça parça ödeyecek.
Tariş’te çalışan işçiler kriz gerekçesiyle işten atıldılar. Tariş işçileri, yıllardır çalıştıkları fabrikaya, izinlerinin bitiminde işbaşı yapmak için geldiklerinde, karşılarında polisi bulmuşlardı. İşçiler işlerine geri dönmek ve haklarını almak için 45 gün boyunca mücadele ettiler. Ancak tazminatlarını alsalar da işe dönmeyi başaramadılar.
Patronlar ve devlet, krizin faturasını işçilere kesmeye devam ediyor. İşsizlik çığ gibi büyüyor. Son bir yılda sendikalı sendikasız bir milyondan fazla işçi işsizler ordusuna katıldı. Şimdi bunların arasına 560 Tariş işçisi de eklendi. Tariş işçileri tazminatlarını aldılar almasına, ki onu da mücadele ederek aldılar, ama işlerine dönemediler. Direnişin bitiminde bu durum işçileri oldukça olumsuz etkiledi. Elbette bu durumun ortaya çıkmasında sendika bürokratlarının büyük rolü vardır. Onlar direnişin işe dönmeyi de içerecek şekilde başarıya ulaşması için çaba göstermemişlerdir.
“Kısa çalışma ödeneği”nden yararlanan fabrikalar, bu hakkın dolmasıyla birlikte işçileri toplu olarak kapının önüne koyuyorlar. Patronların personel müdürleri gibi davranan uzlaşmacı sendikacılar ise, “kısa çalışma” süresinin bitimine kadar işçilere gerçekleri açıklamıyorlar. İşçilerin toplu olarak kapının önüne konacağını bildikleri halde, bu durumu olduğu gibi işçilere anlatıp mücadele yönünde hazırlık yapmıyorlar. Bunun yerine göstermelik birkaç açıklama yapmakla yetiniyorlar. İşten atılmalara ve patronların kâr düzeninin çıkardığı krizin faturasını patronlara ödetmek için sendikalarımızı harekete geçirerek mücadeleyi yükseltelim.
- İşçiler Sendika Düşmanlığına Karşı Mücadele Ediyor
- Omsa Metal İşçileri Sendika Hakları İçin Direnişte
- Cam İşçileri Grevde, İzBB İşçilerinin Direnişi Sonuç Verdi
- Sefalet Zammı Dayatmasına, İşten Atmalara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Soygun Değil de Ne?
- İzmir’de Grevci İşçiler Sefalet Dayatmasına Hayır Dedi
- DYO Boya Grevi Kazanımla Sonuçlandı
- İşçiler, Emekliler Sefalet Dayatmasına Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- Buca Belediye İşçilerinin Anlattıkları
- Çiğli Belediyesinde İşten Atılan Kadın İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- Kamu Emekçileri, Öğretmenler, İşçiler Mücadele Ediyor
- Polonez İşçilerine Selam Olsun
- Bize Ekmek Yoksa Size Pasta Yok!
- Buca Belediyesi İşçileri Ücret Gaspına Karşı İş Bıraktı
- Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçi Mücadeleleri
- Reckitt İşçilerinin Grevi Kararlılıkla Sürüyor
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevi Bitti Ama Grev Nefreti Bitmedi
- Bayramın Üçüncü Gününde KRT İşçileriyle Dayanışma
- KRT Çalışanlarından Eylem
- Reckitt Benckiser Grevcilerini Ziyaret Ettik
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...