Buradasınız
İşten Atılmalara Karşı Uyanık Olalım!
Kıraç’tan bir işçi
Patronlar sınıfı krizi bahane ederek yüz binlerce işçiyi işten attı. Her gün onlarca işçi arkadaşımız da işten atılıyor. Ancak özellikle Aralık ayı geldiğinde toplu işten çıkarmalar başlıyor. Sanki işten atma kampanyası varmışçasına işten atılıyoruz. Peki, neden Aralık ayı toplu işten çıkarma veya işçilerin en çok işten atıldığı ay oluyor? Çünkü gözlerini kâr hırsı bürümüş patronlar yeni yıla girerken tazminat ödememek, sigorta yapmamak, ücretlere zam yapmamak için bizleri çeşitli bahanelerle işten atıyorlar. Tabii ki bahaneler birer yalandan ibaret. “Arkadaşlar iş yok, görüyorsunuz durumu, işletmenin ayakta kalması için içinizden bazı arkadaşları işten çıkaracağım” diyerek güya bizleri düşünüyormuş gibi davranarak işten atmaları en sık başvurulan yol. Sonrasında da üretim kapasitesinin düştüğünü söyleyerek, üç işçinin işini bir işçiye yaptırmaya başlıyorlar.
Aslında biz işçileri karşı karşıya getirerek ve diğer işçilerin çalışması için kendimizin işten çıkması gerektiğini düşünerek kıdem ve ihbar tazminatlarımızı patrona bırakmamız isteniyor. Patronlar özellikle işleri bilinçli durdurarak veya yavaşlatarak işçiye “bakın iş yok, bedavadan para alıyorsunuz” diye psikolojik baskı yapıyorlar. Her gün on ilâ on iki saat çalıştığımız için, birden iş olmayınca fazla mesaiye kalmadığımızda yeterince çalışmadığımızı düşünüyoruz. Böylece patron da işten attığında bir haksızlık görmüyoruz.
Özellikle sözleşmeli çalışılan işyerlerinde patronlar kıdem tazminatı vermemek için pek çok işçiyi işten atıyorlar. Yeni yılda tekrar işçi alımları başlıyor, böylece, yeni alınan her işçi eski ücretlerle zamsız çalıştırılıyor. İşçiler olarak bunlara karşı uyanık olmalıyız. Patronun “işler düştü, iflas ettim” yalanlarına kanmamalıyız. “İflas ettim” diyen patronların başka yerlerde işyeri açtıklarını sıkça görüyoruz. Dolayısıyla hiçbir şekilde tazminatımızı almadan işten ayrılmamalıyız. Atıldığımızda mahkemeye gidip yasal haklarımızı aramaktan geri durmamalıyız.
En önemlisi de örgütlenmeliyiz. İşten atılan işçi arkadaşımıza sahip çıkmalı, sıranın bize geleceğini unutmadan mücadele etmeliyiz. Birçok işyerinde işten atıldıkları için direnişe geçen işçiler mücadelelerini kazanımla bitirdiler. Çelmer, Samka ve tek başına da olsa Türkan Albayrak, Zeynel Kızılaslan direnişlerini zaferle bitirdiler. İşten atıldıkları için işyeri önünde Brillant patronun yaptıklarını teşhir eden Brillant işçileri, hem işten atılmaların önüne geçmiş oldular hem de işe iade davası açıp davalarını kazandılar. Susmadılar, mücadele ettiler ve patronlara bu işin bu kadar kolay olmayacağını gösterdiler. Bütün bunlar örgütlü ve bilinçli olmanın verdiği bir sonuçtu. Bizler patronların saldırılarına karşı sendikalarımızda, derneklerimizde örgütlenmeliyiz. Bir işçi olarak bütün işçi kardeşlerimi işçilerin derneği olan Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği (UİD-DER) çatısı altında mücadeleye davet ediyorum. Patronlara hakkımızı yedirmeyelim, insanca bir yaşam için, köhnemiş bu düzeni yıkmak için omuz omuza mücadele edelim.
İşten Atılmalara Son!
Devlet İşsizlik Oranlarını Açıkladı
Oku, Baban Gibi İşsiz Ol!
- Susup Sıranın Bize Gelmesini Beklersek Kazanamayız!
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...