Buradasınız
Termikel’de Yapılan Değişikliklerin Sırrı Ne?
Ankara Organize Sanayi Bölgesinden bir işçi
Bültenimizi iki aydır Termikel fabrikasında çalışan işçi kardeşlerimize ulaştırmaya çalışıyoruz... Her iki dağıtımda da fabrika yönetiminin engellemeleriyle karşılaştık. İlk dağıtıma gittiğimizde müdürler kendileri engel olmaya çalışmıştı işçi bültenimizi işçi arkadaşlara ulaştırmamıza. Geçen ay dağıtım için fabrikaya gittiğimizde ise hazırlıklıydılar ve bizleri güvenlik görevlileri karşıladı. Yine aynı palavralarla engel olmaya çalıştılar; fabrika önünde bülten dağıtmamız yasakmış, organize bölge müdürlüğünden izin almalıymışız vs. vs. Ama bu söylenenlerin hiçbiri bizim dağıtım yapmamıza engel olamazdı, olamadı da. Polis çağıracaklarını söylediler. Biz de buyurun çağırın dedik ve işçi arkadaşlara bültenlerimizi dağıtmaya devam ettik. Hiçbir şekilde bizi korkutamadıklarını ve bize engel olamadıklarını anlayınca şiddet kullanmaya kalktılar. Bunların hiçbiri bize geri adım attıramadı. Yapabilecekleri tek şey vardı; işçileri korkutmak ve bir an önce servislere bindirip kaçırmak ve bunu yaptılar. Bu olanlar karşısında bazı işçi arkadaşların güvenlik görevlilerinin arasından ellerini uzatıp bültenimizi almaya çalışması, fabrika yönetimine karşı verdiğimiz mücadelede bize ayrı bir güç verdi.
İşçi arkadaşlar elbette sonrasında sordular kendilerine ve birbirlerine, “neden yönetim bu kadar korkuyor bu gelen kırmızı şapkalılardan” diye. Korkuyorlar, çünkü UİD-DER’de biz işçiler haklarımızı ve bu hakları nasıl kullanıp nasıl koruyacağımızı öğreniyoruz ve İşçi Dayanışması da bunun bir aracı. Biz haklarımızı öğrenip bir araya geldiğimizde de patrondan ve onun çanak yalayıcılarından daha güçlü oluyoruz. Yani fabrikalarda bir araya gelip haklarımız için mücadele etmeye başladığımızda, patron, zorunlu ihtiyacımızdan dolayı 1 gün izin aldığımızda maaşımızdan 2 yevmiye kesemeyecek, bizleri kötü yemekle, sağlıksız su ile kandıramayacak, keyfi olarak ücretsiz izne çıkaramayacak. Pek çok uygulamayı hiçbir engelle karşılaşmadan keyfine göre yapamayacak.
Bunun en somut kanıtı da, bülten dağıtımımıza işçilerin gösterdiği ilgiden korkan patronun, daha önce aksi yönde açıklama yapmış olmasına rağmen, 1 Mayıs tatilini uygulaması ve aylardır verilmeyen çay molalarını tekrar vermesi olmuştur. Bu durum bize çok şey anlatıyor aslında. Patronlar işçilerin örgütlü gücü karşısında tir tir titriyorlar. Yeter ki biz onlar karşısında korkuya kapılıp kendi kabuğumuza çekilmeyelim. Çünkü biz kabul ettikçe daha çoğunu istiyorlar ve bizler geleceğimizi patronların ve onların yalakalarının keyif sürmesi için altın tepsiyle önlerine sunuyoruz. Oysa bunun hesabını ne sınıfımıza ne de geleceğini kararttığımız çocuklarımıza veremeyiz.
Son Eklenenler
- İzmir’de Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Oryantal Tütün Paketleme (OTP), TTL Tütün ve Sunel Tütün fabrikalarında süren grevler anlaşmayla sonuçlandı. Genel-İş Sendikasında örgütlü İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL işçileri düşük ücret...
- Dünyada ve Türkiye’de olup bitenler üzerine sohbet ederken genç bir işçi kardeşimiz, “valla artık haberlere bakmıyorum, zaten benim kendi derdim başımdan aşkın” dedi. Aslında hepimizin derdi başından aşkın. Ama belki de bu nedenle çevremizdeki...
- Sömürüye başkaldırının sembolü, tüm dünya işçilerinin ortak duygularla ve taleplerle alanlara çıktığı, evrensel bir mücadele günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor. Yüreği 1 Mayıs coşkusuyla, sınıfsız ve sömürüsüz bir dünya özlemiyle çarpan tüm işçilere selam...
- 2 Nisan 2024’te İstanbul Beşiktaş’ta Masquerade isimli gece kulübünde çıkan yangında 29 işçi yaşamını yitirmişti. Aileler aradan geçen bir senede adaletin sağlanmamış olmasına, asli kusurluların tutuklanmamasına tepkili. Mahkemeye sunulan ikinci...
- Arjantin’de faşist devlet başkanı Javier Milei’nin 2023 yılı sonunda iktidara gelmesinden bu yana işçiler üçüncü kez genel greve çıktı. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT) çağrısıyla 10 Nisan Perşembe günü ülke çapında 24 saatlik grev gerçekleşti....
- Panayırdaki gösteri için adam avazı çıktığı kadar bağırarak müşteri çekmek istiyormuş ama gösteri o kadar kötüymüş ki kimse adama kanıp gösteriye gitmiyormuş. Panayır açılalı epey olmuştur ve çığırtkana kanarak girenlerin söyledikleri de kulaktan...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Peki, hangi koşullarda karşılıyoruz 1 Mayıs’ı? İşçiler, emekçiler olarak hepimiz ağırlaşan sorunlarımızın çözülmesini, üzerimizdeki baskının hafiflemesini istiyoruz....
- Kocaeli Gebze’de bulunan Alman sermayeli Erlau Metal fabrikasında işçiler, Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şube’de örgütlendi. Sendika yakın zamanda Çalışma Bakanlığından yetki belgesini almasına rağmen işveren yetki itirazında bulundu....
- Kasım 2024’te Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer tutuklanarak görevden alınmış ve ardından belediyeye kayyum atanmıştı. İşçiler üzerinde baskı uygulayan kayyum yönetiminin tazminatlarını ödemeden, haklı gerekçe göstermeden pek çok işçiyi...
- Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) geçtiğimiz hafta Özel Program ve Proje Uygulayan Eğitim Kurumlarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçlarını açıkladı. Sonuçların açıklanmasının ardından eğitim sendikaları atamaların ölçülebilir ve somut...
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...