Buradasınız
UİD-DER Sultanbeyli’de Emekçilerle Buluştu
Sarıgazi’den UİD-DER’li işçiler
UİD-DER Kadın Komitesi ve UİD-DER’li işçiler olarak 10 Ocak Pazar günü Sultanbeyli’de emekçilere seslendik. Düşük ücretlere, uzayan iş saatlerine, taşeron çalıştırmaya ve iş cinayetlerine karşı işçi sınıfını birlik olmaya ve mücadeleye çağırdık. Konuştuğumuz işçiler yaşadıkları pek çok sorunu dile getirerek standımıza ilgi gösterdiler.
Asgari ücret zammı işçilerin en çok dile getirdiği sorunlardan biriydi. Asgari ücretin üzerinde bir ücretle çalışan işçiler, yapılan zam oranının kendilerine de yansıması gerektiğini, ama işverenden bununla ilgili olumlu bir şey duymadıklarını söylediler. Pek çok işçi asgari ücret artışının, tüketim mallarına yapılan zamların karşısında hiçbir şey ifade etmediğini, pazara gittiklerinde artık bir şey alamaz olduklarını, aynı aileden ancak birkaç kişinin çalışmasıyla geçinebildiklerini belirttiler. Genç bir işçi kardeşimiz: “Asgari ücret yükselse ne olacak ki? Elektriğe, suya, doğalgaza zam yaptılar. Vergileri yükselttiler” diyerek tepkisini ortaya koydu.
Konuştuğumuz işçilerin arasında hem öğrenci hem de işçi genç kardeşlerimiz de var. Açıköğretim Meslek Lisesinde okuyan gençler hem çalışıp hem okuduklarını, ucuz işgücü olarak görüldüklerini, emeklerinin değersiz olduğunu anlattılar. Daha 16 yaşında olduğu halde ağır çalışma koşullarında çalışan bir genç kız da vardı konuştuklarımızın arasında. Ekonomik sıkıntılardan dolayı okuyamadığını, bir fabrikaya girerek çalışmak zorunda kaldığını anlattı. Ücretlerinin çok düşük olduğunu, ücretlerini yükseltmek için “gönüllü” mesaiye kaldıklarını, ancak mesailerin kaldırılmasıyla düşük ücret sorununu çok daha fazla hissetmeye başladıklarını anlattı.
UİD-DER Kadın Komitesi’nin konuştuğu emekçi kadınların da yaşadığı pek çok sıkıntı vardı. Vardiyalı çalışma ve iş kazaları yine işçilerin gündemindeydi. Eşi vardiyalı çalışan bir kadın işçi, her gece vardiyasında eşinin iş kazası geçirmesi korkusu yaşadığını, vardiyalı çalışmanın insanlık dışı olduğunu ve kesinlikle kaldırılması gerektiğini belirtti. Tekstil atölyesinde çalışan bir kadın işçinin durumu ise “Her işyerine kreş!” talebinin önemini bir kez daha gösterdi bize. 5 yaşındaki çocuğunu bakacak kimsesi olmadığı için beraberinde işe götürmek zorunda kaldığını anlattı emekçi kadın kardeşimiz. Hamile bir kadın işçi ise yakın zamanda işten ayrılmak zorunda kalacağını, çünkü çocuğuna bakacak kimsesi olmadığını anlattı.
Kapitalist sömürü sisteminde milyonlarca işçi aynı sorunlarla boğuşuyor. Patronlar sınıfı kârına kâr katmanın derdindeyken, işçiler düşük ücretlerle kısıtlı bir yaşam sürmenin çilesini yaşıyor. Biz konuştuğumuz işçilere yaşadıkları sorunların bireysel olmadığını, bu sorunların sınıfımızın sorunları olduğunu anlattık. Dolayısıyla sınıfımızın sorunlarının çözümü de bireysel kurtuluş mücadelesiyle değil ancak toplumsal mücadeleyle mümkün olabilir. Tüm işçi kardeşlerimiz bu mücadele içinde yer almalılar.
Borçlu
Bağcılar’da İşçileri Mücadeleye Çağırdık
Son Eklenenler
- Mersin’in Gülnar ilçesinde yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Santrali şantiyesinde çalışan işçiler Ocak ve Şubat ayı ücretleri ödenmediği için 27 Martta iş bıraktı. Santralin Türkiye tarafının genel yüklenici firması IC İçtaş bünyesinde çalışan...
- Özak Tekstil işçileri sendika değiştirme hakkını kullanarak BİRTEK-SEN’de örgütlendikleri için patronun işten atma saldırısıyla karşılaşmış ve 27 Kasımda direnişe geçmişlerdi. Tüm baskı ve engellemelere rağmen sendikalarıyla birlikte mücadeleyi...
- Bayburt Grup’a bağlı Agrobay Seracılık’ta çalışan işçiler Tarım-Sen’e üye oldukları için tazminatları ve 2 aylık maaşları ödenmeden işten atılmışlardı. 22 Ağustosta direnişe geçen işçiler patronun yalanlarına, jandarma saldırısına, defalarca...
- İşçilerin, patronların saldırılarına karşı mücadelesi sürüyor, bu mücadelelerin bir kısmı anlamlı kazanımlarla sonuçlanıyor. Sendika düşmanlığına karşı direnişe geçen RC Endüstri işçileri patrona geri adım attırdı. Direnişin 20. gününde üretimi...
- Sermayelerini büyütmeyi her şeyin önüne koyan patronlar sınıfı dünyanın dört bir yanında iş güvenliği önlemlerini almayarak, doğayı tahrip edip felaketlerin önünü açarak işçilerin canını almaya devam ediyor. Türkiye’de ve dünyada depremlerde,...
- İtalya İşçi Sendikası UIL ülkede giderek artan iş cinayetlerine karşı 19 Martta Roma’da protesto gösterisi düzenledi. Sendika öncülüğünde yapılan eylemde giderek artan işçi ölümleri protesto edildi. İş güvenliği önlemlerinin alınmamasının işçilerin...
- Sorunlarımız giderek artıyor. Çevremde pek çok insandan “hiçbir şey değişmiyor” cümlesini duyuyorum. Onlara soruyorum: “Peki, değişmesi için sen ne yapıyorsun?” Herkes çözümü birbirinden bekliyor, sonra da “neden böyle” diye şikâyet ediyor. Sonuç...
- Hak gasplarına karşı işçilerin, emekçi kadınların ve emeklilerin hak arayışı sürüyor. Çeşitli işkollarından işçiler İzmir’den Manisa’ya, İstanbul’dan Ankara’ya kadar direnişlerle, yürüyüşlerle, basın açıklamalarıyla seslerini yükseltiyor.
- Başlıktaki sorunun cevabı aslında çok basit: kim karıştırıyorsa onun işine gelir doğal olarak. Çalışmakta olduğum işyeri ağır sanayi… Genç işçilerin yanı sıra çocuk ve yaşlı emeği sömürüsü de katmerli olarak yaşanıyor. Ücretlerin çevredeki...
- Türkiye’de mevcut siyasi iktidar, pek çok alanda politika değiştirdi, iç ve dış politikalarında keskin zikzaklar çizdi, defalarca doğrultu değiştirdi. Fakat doğrultusunu hiç değiştirmediği, istikrarını hep koruduğu bir alan var: Emek politikaları!
- Binlerce yıl önce atalarımızın avlanmak için kullandığı bumerang, atıldığı noktaya geri dönmesiyle bilinir. Bumerangın bu özelliğine atıfla, kişinin gösterdiği tutum ve davranışların sonuçlarının eninde sonunda kendisine geri dönüşü olacağını...
- Bursa’nın Gemlik ilçesinde faaliyet gösteren Borusan Lojistik A.Ş’de Liman-İş Sendikası’na üye olan 4 işçi işten çıkarıldı. Sendikalaştıkları için işten atılan işçilerin geri alınması ve sendikal baskılara son verilmesi talebiyle 21 Martta fabrika...
- Her işçinin belki bir tesadüf neticesinde ve o güne değin ilk kez duyduğu, duyduğunda da “işte aradığım cevap buydu” dediği sözler vardır. Sınıf temelinde örgütlü işçiler buna “kulağına kar suyu kaçırmak” da derler. Benim kulağıma kar suyunu kaçıran...