Buradasınız
Yapabiliriz, Yeter ki İnanalım!
İMES’ten bir işçi
Haydi! Bu yeryüzünün neresinde bir savaş varsa bitirelim. Sınırları kaldıralım. Yasakları tabuları yıkalım, kendimiz için üretelim, ilk defa ama ilk defa, özgür sofralar kuralım açlar için ve açlık da olmasın, haydi! Daha özgür yaşayalım. Daha özgür düşünüp daha özgür hareket edelim. Paylaşalım özgürlüğü, özgürlüğümüzü.
Ne kadar sebep varsa ayrı durmamızı gerektiren, unutalım. Çürütelim bütün nedenlerini ayrılıkların. Haydi! Bizi yoksulluğa sürükleyenleri kovup zenginliği paylaşalım. Yasalar koyup tepemize, bizi hizaya getirenlere; ayaktakımı diyenlere; direniyoruz, hak arıyoruz deyince kafamıza silah dayayanlara; önümüze polisi yığanlara gösterelim, işçi demokrasisini...
Çok mu zor bunlar? Olamaz mı? Hayal mi?
Bize bugün hayal gelen her şey, aslında geçmişte işçilerin elleriyle hayata geçirilmiş olan şeylerdir. Bundan tam 93 yıl önce 1917 Ekim Devrimiyle Sovyetler Birliği’nde yaşanarak gerçekleştirilmiştir. Bizler de 7 Kasım Pazar günü UİD-DER Bostancı temsilciliğimizde birçoğu grev ve direnişten gelen işçi kardeşlerimizle Ekim Devrimini kutladık. Anladık ki işçiler bir araya geldiğinde bugün olmaz dediğimiz her şeyi yapabiliriz. Yeter ki doğru bir örgütlülük, sağlam bir birlik olsun. Anladık ki işçi sınıfı için örgütlü olmak kaçınılmaz bir zorunluluktur. Ama işçi sınıfı tarihinin unutturulmaya çalışıldığı bu düzende biz kendi tarihimize sahip çıkmalıyız. Olmaz dendiğinde olabileceğini, yapamayız dendiğinde yapabileceğimizi gösterebilmeliyiz. Burjuvazi nasıl kendi tarihine sahip çıkıyorsa, biz de kendi tarihimize sımsıkı sarılmalıyız. Çünkü hayal denileni gerçekleştirebilecek yetilerimiz var. Tarihimizin gösterdiği gerçekler var. Ve UİD-DER gibi bir derneğimiz var. Haydi! Yapabiliriz, yeter ki inanalım!
Ekim Devriminin 93. Yılı
Son Eklenenler
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...