Buradasınız
1 Mayıs’a Hazırlanıyoruz
Gıda sektöründen bir işçi
Bir kez daha 1 Mayıs’a hazırlanıyoruz. Kuşandık mücadele araçlarımızı ve çevremizde 1 Mayıs’ın önemini ve biz işçilerin bu güne neden sahip çıkması gerektiğini anlatmaya başladık. 1 Mayıs’la yatıp 1 Mayıs’la kalkıyoruz. Çünkü o gün dünyanın dört bir tarafında hiçbir ayrım gözetmeksizin, kalplerimizde aynı duyguyla çıkacağız alanlara. Hep birlikte haykıracağız bu kokuşmuş düzenden kurtulmak istediğimizi. İşte o zaman bizim için gerçek ayrım daha da belirgin olacak: Patronlar ve biz, yani işçiler. Burada göreceğiz, işçiler olarak birlik olduğumuzu ve hiçbirimizin bir diğerinden farklı olmadığını. Kendi sınıfımızın gücünü göreceğiz.
Korkularımızı bir kenara bırakıp alanlara çıkmamız gerektiğini anlatıyoruz işçi dostlarımıza. Derneğimizin hazırlamış olduğu 1 Mayıs belgeselini izleyerek bu tarihin nasıl yazıldığını öğreniyoruz. Ve bugün biz işçilere düşen görevlerimizin ne olduğunu tartışıyoruz. Şu anda bizim için her yer 1 Mayıs alanı. Çalıştığımız fabrikalarda, oturduğumuz mahallelerde, okuduğumuz okullarda, kısacası hayatımızın her metrekaresinde bu anlamlı günün önemini anlatmaya çalışıyoruz. İlk defa katılacak olanlara heyecanımızı taşıyoruz. Patronlar ise medyasıyla işçileri ve emekçileri korkutmaya çalışıyor. Evet, bunu yapmaya bugün güçleri yetiyor ama gün gelecek işçi sınıfının nasırlı yumruğu altında ezilecekler. İşçiler korkularını elbet bir gün yenecektir. Ve dünyayı yaratanın kendi elleri olduğunun farkına varacaklardır.
İşte bu bilinçle hazırlanıyoruz sınıfımızın bu anlamlı gününe. Bu uğurda düşenlerden devraldığımız mücadele bayrağını daha da yükseklere taşıyarak onları kavgamızda yaşatmak istiyoruz. Evet, işçi kardeş sen de omuz ver bu kurtuluş mücadelesine. Bu kavga, senin-benim bizim kavgamız. Haydi, işçi kardeşim “fabrikalardan alanlara” şiarıyla UİD-DER’le 1 Mayıs’a katıl ve işçi arkadaşını da kat! Unutma, bu kavga senin tek kurtuluşun!
Haydi Mücadeleye!
1 Mayıs’a Doğru: İşçiler Konuşuyor /14
Son Eklenenler
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...