Buradasınız
1 Mayıs’ta Talebim: Vardiya Sistemi Yasaklansın!
Kartal’dan bir kadın metal işçisi

Otomotiv sektöründe çalışan bir kadın işçiyim. Benim gibi pek çok kadın arkadaşımla birlikte vardiyalı bir fabrikada çalışıyoruz. Vardiya sistemi uyku, beslenme ve günlük yaşam alışkanlıklarımızı alt üst ediyor. Vücudumuzun tüm dengesini bozuyor ve sağlık sorunlarını tetikliyor. Bu sorunlar kadın, erkek tüm işçi arkadaşlarımızda yaşanıyor. Ama vardiyalı çalışmak biz kadın işçileri daha fazla zorluyor. Çünkü kadın işçiler aynı zamanda çocuklarının bakımıyla ilgileniyorlar, ev işleri ve evin sorumluluğu onların üzerinde. Bütün bu ağır yüklerin üstüne bir de vardiya sistemi çok yıpratıcı oluyor.
Her gece vardiyasında, soyunma odalarında vardiya sisteminin üzerimizdeki olumsuz etkilerini konuşur olduk. Her birimiz diğerinden yorgun, bitkin gözüktüğümüz için diyaloglarımızı da bu belirliyor. Kimisi çocuğuna bakabilmek için mecburen gece vardiyasını tercih ettiğini belirtirken kimisi de gündüz vardiyalarının daha iyi olduğunu söylüyor. Çünkü akşam eve gittiğinde normal bir insan gibi ailesini görebiliyor, çocukları henüz uyanık olduğu için onlarla vakit geçirebiliyor.
Çocuklu kadınlar çoğu zaman vardiyalarına uykusuz, yorgun ve mutsuz bir şekilde geliyorlar. Gece çalışan kadınlar gündüz ev işlerini yapmak, çocuklarıyla ilgilenmek, ihtiyaçlarını gidermek ve onları okula göndermek zorunda oldukları için 2-3 saatlik uykuyla geliyorlar. Çocuklarına bakacak kimseleri olmadığı için mecburen gece vardiyalarını tercih ediyorlar. Sürekli gece çalışan kadın arkadaşlara “zor olmuyor mu?” diye sorduğumda “başka çarem yok” yanıtını alıyorum.
Özellikle vardiya geçişleri kadınların adaptasyonu için oldukça zorlayıcı oluyor. Bir vardiyaya tam uyum sağlamaya başlamışken vardiya değişimi geliyor. Bir kadın arkadaşım sağlık problemleri yaşadığı için doktora gitmişti. Ertesi gün durumunu sorduğumda doktorun yaşadığı sağlık sorunlarının nedeninin vardiyalı çalışmak olabileceğini söylediğini öğrendim. Vardiyalı çalışmak düzenli alınması gereken antibiyotik gibi ilaçların düzenini de bozduğu için tedavi sürecini de olumsuz etkiliyor.
İnsanın insan gibi beslenmesi, uyuması, dinlenmesi, çocukları ve ailesiyle vakit geçirebilmesi elbette belirli bir çalışma düzeninin olmasıyla mümkündür. Her türlü hakkımızı korumak ve yeni haklar elde edebilmemizin tek yolu mücadele etmektir. Sevgili işçi kardeşlerim, önümüz 1 Mayıs. Birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta alanlara çıkmak için çok nedenimiz var. Bu nedenlerden biri de vardiya sistemidir. Ben vardiya sisteminin yasaklanması talebiyle alandaki yerimi alacağım. Bu ve diğer tüm taleplerimiz için, elimizden alınmaya çalışılan diğer haklarımız için 1 Mayıs’ta alanlarda buluşalım.
Vardiya Sistemi Yasaklansın!
Yaşasın 1 Mayıs!
Neden 1 Mayıs’a Gidiyorum?
- Metal İşçisi Kadınlar Olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’leyiz
- Çocuklarımızın Geleceği İçin Haydi 1 Mayıs’a
- New York’lu İşçiler: Mayıs Ayında Kira Ödemiyoruz!
- Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın Örgütlülüğümüz!
- Dünyada 1 Mayıs: Yasaklara, Baskılara İnat Mücadele!
- Sendikalardan 1 Mayıs Açıklamaları
- 1 Mayıs Ruhuyla Birleşelim!
- UİD-DER’li Kadınlar 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- Bugün 1 Mayıs Kardeş
- Birleşen İşçi Her Zaman Kazanır
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye
- 1 Mayıs’la Umudumuzu Yeniden Kuşandık
- Yaşasın 1 Mayıs!
- UİD-DER Kadın Komitesi: Korkuya Teslim Olmuyoruz, 1 Mayıs Ruhunu Yaşatıyoruz!
- 1 Mayıs Geliyor ve Bir Kahraman Lazım!
- 1 Mayıs Ruhuyla Mücadelemizi ve Dayanışmamızı Güçlendirelim!
- İşten Atmalara ve Ücretsiz İzinlere Hayır!
- Sendikalardan Çağrı: Güzel Günler İçin 1 Mayıs’a!
Son Eklenenler
- İzmir Karşıyaka Belediyesi’ne bağlı Kent A.Ş. ve Personel A.Ş. şirketlerinde çalışan belediye işçileri, ücretlerinin ödenmesi talebiyle 28 Temmuzdan bu yana eylemlerini sürdürüyor. Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde faaliyet gösteren yatak üreticisi...
- Simsiyah gökyüzünde uçmaz oldu uçurtmam Bütün her şey oldu bana travma Bitsin artık, istemiyorum savaş, istemiyorum daha fazla
- Belki inanmayacaksınız ama bu sözlerin sahipleri de işçi. İki işçi kendi arasında sohbet ederken bir an kulağıma takıldı, içlerinden biri aynen şöyle dedi: “Bu işçiler de çok nankör canım! Ne yazı beğeniyor ne de kışı.”
- Dersim’de faaliyet gösteren Peri Tekstil’de işten atılan BİRTEK-SEN üyesi 17 işçi, sendikalarının tanınması, baskı ve mobbinge son verilmesi ve işe geri dönme talebiyle 29 Temmuzda fabrika önünde eylem yaptı. Manisa’da bulunan İtalya merkezli Bitron...
- UİD-DER’li işçiler olarak, Digel Tekstil işçilerinin direnişinin 189’uncu gününde dayanışma ziyaretinde bulunduk. Sıcak çaylarımızı yudumlarken direnişçi kardeşlerimizle uzun uzun sohbet ettik.
- TPI Kompozit grevinde işçilerin talepleri yalnızca ekonomik taleplerle sınırlı değil. İşçiler aynı zamanda sendikal haklarına sahip çıkıyor, gelecekteki kuşaklara onurlu bir mücadele mirası bırakıyorlar.
- Nazilere ait bir toplama kampının gri ve soğuk duvarları arasındaki bahçede küçük bir çocuk, babasının “saklan” dediği paslı bir metal dolaba gizlenmiştir. Babanın adı Guido’dur ve günlerdir çocuğuna “her şey bir oyun” demiştir. Kampta yaşanan...
- İnsana, doğaya, bitkilere, hayvanlara değer vermeyen iktidarın ve onların vekillerinin onayıyla ve torba yasalarla bir avuç sermaye grubunun önündeki yasal engeller aşılırken insanlığın geleceği yok ediliyor.
- Kocaeli/Dilovası’nda bulunan Omsa Metal’de işçiler, 2025’in ilk aylarında Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 Nolu şubede örgütlendiler. Toplu sözleşme görüşmelerinin başlamasının ardından Omsa Metal işvereni işten atma saldırısı başlattı. İşçiler...
- 4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi doğrudan ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinin ilk oturumu 28 Temmuzda gerçekleşti. Görüşme öncesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı önünde açıklama yapan KESK, kamu emekçilerinin...
- 7 Ekim 2023’ten bu yana yaklaşık 60 bin Filistinliyi katleden İsrail’in Gazze’de uyguladığı acımasız abluka nedeniyle açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Ekim 2023’ten bu yana yetersiz beslenme ve açlık yüzünden 83’ü çocuk olmak üzere...
- Banksy mahlaslı sanatçının “bomb love” isimli eseri, ilk olarak 2001 yılında Londra sokaklarından başlayarak dünyanın birçok yerinde duvarlara çizilmiştir. Eser oldukça sade ve detaydan uzak görünmesine rağmen taşıdığı mesaj oldukça derindir....
- “Son 102 günde 132 kadın cinayeti” haberleri dolaştı medyada. Bu sayılar sadece bir istatistik değil; her biri bir yaşam, bir hayal, bir yaşama sevinciydi. Her biri aramızdan koparılan bir arkadaşımız, bir kardeşimiz, bir meslektaşımız, bir...