Buradasınız
6 Ayda En Az 907 İşçi İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybetti

AKP hükümeti işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda da patronların çıkarlarını gözeterek düzenlemeler yaptığı için iş kazaları ve iş cinayetleri kesintisiz devam ediyor. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi’nin açıkladığı Haziran ayı iş cinayetleri raporu, işçi ölümlerinin artarak devam ettiğini gözler önüne seriyor.
İSİG Meclisi’nin ulusal ve yerel basından, işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, iş yeri hekimleri ve sendikalardan ulaştığı bilgilere göre, Haziran ayında iş cinayetlerinde en az 149 işçi hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden işçilerden 9’u kadın, 6’sı çocuk işçi. Çocuk işçilerden 2’si 14 yaşının altında. İş cinayetleri yine en çok sendikasız işçileri etkiledi. Hayatını kaybeden işçilerden 2’si sendikalı iken 147’si sendikasız.
Yılın ilk 6 ayında ise hayatını kaybeden işçilerin sayısı en az 907. Bu işçilerin 49’u kadın, 11’i 14 yaş altında olmak üzere 33’ü çocuk işçi, 47’si göçmen işçi. İşçi ölümleri en çok tarım, inşaat, taşımacılık, metal, ticaret/büro, belediye/genel-işler, konaklama, enerji ve madencilik işkollarında gerçekleşti. İş cinayetleri en çok trafik/servis kazası, yüksekten düşme, ezilme/göçük, elektrik çarpması ve zehirlenme/boğulma nedeniyle gerçekleşti.
AKP hükümetinin 16 yıllık iktidarı boyunca işçi ölümleri istikrarlı bir şekilde arttı. İş cinayetlerinin engellenmesi veya oranının azaltılması için gerçek adımlar atılmadı. Soma madenci katliamı gibi büyük bir facianın ardından işçi sağlığı ve iş güvenliği konusunda atılan adımların birçoğu tepkilerin azalmasıyla beraber geri çekildi. İktidar önceliğinin sermaye sınıfı olduğunu her zaman açıkça dile getirdi. İşçi ölümlerini “fıtrat”a bağlayarak meşrulaştırmak istedi.
Bu gidişi durdurmanın tek yolu, işçilerin birleşmesi, iş kazalarında, meslek hastalıklarında, iş cinayetlerinde ölmemek veya sakat kalmamak için mücadeleyi yükseltmesidir.
Enflasyon Zirvede, Fatura Emekçiye!
TOKİ ve Kırlangıç Yuvaları
- Nurtani İçin Adalet, Adalet İçin Mücadele Gerek
- İş Cinayetinde Ölen İşçiler Kusurlu Sayıldı
- Oba Makarna, ZSR, Amasra, Kartalkaya… İş Cinayetleri, Denetimsizlik, Teşvikler
- “Emekliler Yılında” 512 Emekli İş Cinayetlerinde Katledildi
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Amasra Katliamının 10. Duruşması Görüldü
- İş Cinayetleri Artıyor, Hayatımız İçin Mücadele Etmeliyiz
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- Kocaeli’de Oba Makarna’daki İş Cinayeti Eylemle Protesto Edildi
- Oba Makarna’da İş Cinayeti
- Soma Katliamı Davası: “Parasına Göre mi İşliyor Bu Adalet?”
- Torunlar Center Katliamının 10. Yılında Kâr Hırsı Can Almaya Devam Ediyor
- İşçi Sınıfı Örgütlü Olursa İş Cinayetleri Son Bulur…
- Desan Tersanesinde İş Cinayeti Protesto Edildi
- İş Cinayetinde Ölen Zafer Açıkgözoğlu Anıldı
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Hendek Katliamının Dördüncü Yılında Ailelerin Adalet Arayışı da Yası da Sürüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- 12 Haziran: Kapitalizmin Çocuk İşçi Sömürüsü Büyüyor
- Soma’nın 10. Yılı: Unutmadık, Unutmayacağız!
Son Eklenenler
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.