Buradasınız
Açlık ve Sefalet Ücretine Karşı Mücadele Edelim!
Sarıgazi’den bir işçi

9 Aralıkta, Sarıgazi temsilciliğimizde “Asgari Ücret Sefalet Ücreti Olmasın” adlı bir seminer düzenledik. Seminere çok sayıda işçi arkadaşımız katıldı. İlk bölümde asgari ücretin ne olduğu anlatıldı. Asgari ücreti kimlerin, neye göre belirledikleri üzerinde duruldu. İkinci bölümde ise seminere gelen işçi arkadaşlarımız konuyla ilgili sorularını sordular.
Yeni yılın yaklaştığı şu günlerde asgari ücrete yapılacak zamla ilgili haberler medyada yer almaya başladı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu, asgari ücretin ne kadar olacağına işçilerin yerine karar verecek. Açlık sınırının 1.050 lira, yoksulluk sınırının ise 3.300 lira olduğu günümüzde, bu kurul işçilerin gözünün içine baka baka yalan söylüyor. Çünkü ücretler açlık sınırının altında! Belirlenen asgari ücret, yine açlık sınırının altında olacak! İşçilerin temel ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir ücret vermeyen patronlar, oluşturdukları kurullarla, komisyonlarla işçileri kandırıyorlar. Seminerde Türkiye’nin dünyanın 16’ıncı büyük ekonomisi olduğu hatırlatıldı. Buna karşın, insani gelişmişlik sıralamasında Türkiye, 92’inci sırada! Yani aslında Türkiyeli patronlar 16’ıncı iken Türkiyeli işçi ve emekçiler 92’inci sırada yer alıyor. Bu fark bir gerçeği ortaya koyuyor: Patronlar, işçilerin emeğine el koyarak zenginleşirken, işçiler açlık ve yoksulluk sınırına mahkûm ediliyorlar.
Asgari ücretin sefalet ücreti olmaması için mücadele etmeliyiz. Patronlar işçileri düşük ücretlere mahkûm ederken aynı zamanda daha fazla çalışmaya da mahkûm ediyorlar. Gelirlerini birazcık arttırmak isteyen işçiler, gece gündüz mesai yapmak zorunda kalıyorlar. Asgari ücreti İşçi Kurulları belirlemelidir. Tuzu kuru patronların, onların vekillerinin ve bürokrat sendikacıların ücretlerimiz üzerinde söz hakkı olmamalıdır.
İşçilerin Hayatı Bu Kadar Ucuz mu?
UİD-DER’den TÜMTİS’e Dayanışma Mesajı
Son Eklenenler
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...
- Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
- Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
- Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
- İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
- Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...