Buradasınız
Asgari Ücrete Zam: 1 Simit Daha!

26 Aralıkta açıklanması beklenen 2014 yılı asgari ücret zammı, 31 Aralık tarihinde ilan edildi. Simit hesabına göre kendi dönemlerinde asgari ücretin epey yükseldiğini iddia eden Başbakan Erdoğan ve AKP hükümeti, bu kez de simit hesabından şaşmadı. 2014 yılı asgari ücreti ilk 6 ay için 846 (%5), ikinci 6 ay için de 891 TL (%6) olarak belirlendi. Yani asgari ücrete 43 liralık “artışla”, yeni yılda milyonlarca işçiye günde 1 simitlik zam yapılmış oldu.
Asgari Ücretin Net Hesabı
Asgari ücret | 1071 |
SSK primi % 14 | 149,94 |
İşsizlik sigortası Fonu %1 | 10,71 |
Gelir vergisi %15 | 56,22 |
Asgari geçim indirimi | 80,33 |
Damga vergisi % 07,59 | 8,13 |
Kesintiler toplamı | 225 |
Net asgari ücret | 846 |
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yayınladığı tablo rezalet tablosudur. Bu tabloya göre brüt 1071 lira olarak belirlenen asgari ücretten SSK primi, işsizlik sigortası ve gelir vergisi için yapılan kesintilerden sonra elde 846 lira kalıyor. Bu hesabın içinde Asgari Geçim İndirimi de var. Yıllar önce giderlerini toplanan fiş ve faturalarla beyan eden ve karşılığında para alabilen işçilere devlet, bir kazık daha attı. Önce fiş toplama meselesini kaldırdı ve asgari ücrete ek olarak ücret ödemeye başladı, sonra da asgari ücret AGİ dâhil olarak hesaplanmaya başlandı. Yani aslında AGİ ortadan kalktı. Üstelik pek çok işyerinde işçilerin bu hakkı gasp ediliyor. Yani bu işçiler aslında 846 liradan daha az para alacaklar. Her sene umutla gerçek ihtiyaçlarını karşılayacak bir zam bekleyen işçiler, yapılan zamla yeniden sefalete mahkûm edildiler.
Patronlar adına masaya oturan TİSK sözcüsü patronlar da asgari ücretten pek hoşnut olmamış. Onlar işçilere bugünkü asgari ücreti bile çok görüyorlar. İşçiler açısından tek olumlu gelişme olan 16 yaş ayrımının ortadan kaldırılmasına kızmışlar. Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) Yönetim Kurulu Üyesi Metin Demir, asgari ücrette 16 yaş ayrımının kaldırılmasını eleştirerek, “Bu 20 ya da 21 yaş olsaydı ülkemiz için, işsizlerimiz için çok faydalı olacağını düşünmüştük” diye buyurmuş. Bu vicdan yoksunu aç gözlü patronların arzusunun meali şudur: “16 yaşından küçükler için belirlenen düşük asgari ücreti kaldıracağımıza, 21 yaşına kadarki tüm gençlere ve çocuklara da uygulasaydık, daha fazla sömüreceğimiz için daha fazla kâr ederdik.”
Bir diğer mesele de kadınları çocuk doğurmaya teşvik etmedir. Çalışma Bakanı Faruk Çelik, daha evvel dört çocuk sahibi işçinin asgari ücretinden gelir vergisi alınmadığını, bu sayının üçe düşürüldüğünü müjdelemiş. Asgari ücretle yaşamaya çalışan 3 çocuklu aileleri, 56 liralık vergi indirimi mi sefaletten kurtaracak?
Yolsuzluk operasyonuyla ortaya kutular içinde avrolar saçıldı. Biz de asgari ücreti avro ile bir karşılaştıralım. Asgari ücret son bir yılda büyük değer kaybına uğramıştır. 2013 yılı başında 1 avro 2,34 lira idi. 2013 sonunda ise 2,94 lira oldu. Türk Lirası %25 oranında değer kaybederken, ücretler de en az %25 oranında değer kaybetti. Aynı şekilde dolar bazında da karşılaştırma yapıldığında görülecektir ki, işçi ücretleri reel düzeyde erimiştir, erimektedir. Asgari ücret bu kadar değer kaybetmişken, hükümet utanmadan %5 ve 6 oranında zam yaptığı için övünüyor.
Elbette hükümet asgari ücretin eridiğini biliyor. Bilerek ve isteyerek işçilere yalan söylüyorlar. İğneden ipliğe her şeye zam geliyor ve bu zamların toplamı asgari ücrete yapılan zam oranını misliye aşıyor. Döviz yükseldikçe ve fiyatlar arttıkça, işçi ücretlerinin satın alma gücü düşüyor. Yani işçi ücretleri nominal olarak aslında patinaj yaparken, reel olarak hızla eriyor.
Patronların daha fazla zenginleşmesi için çalışan bu burjuva politikacılardan işçilere hayır falan gelmez. Biz işçiler, sadakaya razı gelmemeliyiz; asgari ücretten kesilen tüm vergilerin kaldırılmasını, vergilerin patronlardan kesilmesini ve gerçek ihtiyaçlarımızı karşılayacak bir asgari ücret talep etmeliyiz.
Yeni Yıl İşten Atmalarla Başladı
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
- Sırrı Süreyya Önder’in Kalbi ve İşçilerin Mücadelesi
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- Liseliler Ayakta: “Öğretmenime Dokunma!”
- Çayırhan Maden Ocağında Patlama: 2’si Ağır 14 İşçi Yaralandı
- Herkese Birinci Sınıf Sağlık Hizmeti İddiası ve Gerçekler
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Eğitim Sen’den ve Üniversite Öğrencilerinden Tutukluların Serbest Bırakılması İçin Eylem
- Kuzey ve Güney: İki Sınıfın Gerçek Hikâyesi
- Boykota Destek Genişledikçe İktidarın Saldırıları Büyüyor
- Büyük İnsanlığın Safında Bir Kalem: Sabahattin Ali
- İşçi Sınıfı Tarih Bilinci Kazanırsa İlerler
- O Yılan Kapitalizmdir, Sana da Dokunur Kardeşim
- Maltepe’de Milyonlar Bir Araya Geldi
- KESK İstanbul Şubeler Platformu: “Levent Dölek Serbest Bırakılsın!”
Son Eklenenler
- UİD-DER, İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Kadıköy’de düzenlenen mitingde, “Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!” pankartıyla yerini aldı. Her sene olduğu gibi bu...
- İşçi ve emekçilerin sorunlarının ağırlaştığı, toplumda iktidardaki rejime yönelik tepkilerin büyüdüğü bir dönemden geçilirken, tüm Türkiye’de 1 Mayıs mitingleri gerçekleştirildi. 1 Mayıs meydanları bir kez daha işçi ve emekçilerin sömürüye,...
- 1 Mayıslarda dünya işçi sınıfı, kapitalist sömürüye, emperyalist savaşlara karşı alanlara akın etmiş, dünya taleplerini, kapitalist sistemden kurtulma özlemini dile getirmiştir. Bu sistemin efendilerinin, dünya işçi sınıfına savaş, yoksulluk, ağır...
- İşçi sınıfı örgütlü olduğunda gücü ve cüreti büyüktür. Örgütsüz olduğu durumlarda ise ne yazık ki sınıf bilinci geriye gider. Örneğin çevremizdekilerden arada bir duyarız: “Aman boş ver! Malmış mülkmüş hepsi hikâye... Bak Sabancı’nın oğlu bir...
- 1 Mayıs 1977’de hayatını kaybeden emekçiler, DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla Taksim Kazancı Yokuşunda bir araya gelinerek anıldı. “Yaşasın 1 Mayıs” pankartının açıldığı anmaya sendikalar, emekten yana kurumlar, siyasi partiler ve UİD-DER...
- İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi ve İstanbul Tabip Odası (İTO) 28 Nisan İş Cinayetlerinde Ölenleri Anma ve Yas Günü dolayısıyla Kadıköy’de Süreyya Operası önünde “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye” şiarıyla basın açıklaması gerçekleştirdi.
- İşçi sınıfının Uluslararası Birlik Dayanışma ve Mücadele Günü 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı. Tüm dünyada ekonomik yıkımın emekçileri, emekçi gençliği çıkışsız bıraktığı bir dönemde, Türkiye’de de baskıları, yasakları arttıran, korku iklimi yaratarak...
- Merhaba kardeşler. Biz İstanbul Avrupa Yakasında yaşayan kadınlarız. Kimimiz çeşitli sektörlerde çalışan işçileriz, kimimiz emekliyiz, kimimiz de ev emekçisiyiz. Ankara’dan, Gebze’den UİD-DER’li kadınların 1 Mayıs’ta haykıracakları taleplerini...
- Bizler genç işçi ve öğrencileriz. Kendimizi bildik bileli, “böyle gelmiş böyle gider” denildi bize hep. “Bu insanlardan bir şey olmaz, sen sesini çıkarırsan yalnız kalırsın”… Fakat geçtiğimiz günlerde neredeyse bütün kentlerde işçi ve emekçiler, ön...
- Bugün dünyanın pek çok ülkesinde büyük kitleler, sömürüye, baskılara, emperyalist savaşa karşı meydanlara çıkıyor, isyan ediyor, genel grevler örgütlüyor. Tarih gösteriyor ki sömürüye ve faşizme son verebilecek, kitlelerin isyanını başarıya...
- 1 Mayıs işçilerin çalışma koşullarını düzeltmek için bir araya geldiği tarihsel bir günün adıdır. Bizler de her yaştan, her meslekten işçiler olarak çalışma koşullarımızı düzeltmek için 1 Mayıs’ta bir araya gelmeli, taleplerimizi hep bir ağızdan...
- UİD-DER’li gençler 1 Mayıs’a hazırlanıyor. İstanbul Anadolu Yakasından genç kardeşlerimiz neden 1 Mayıs alanında olacaklarını anlatıyorlar.
- Zenginlerin milyonlarca dolar ödeyerek kendilerine “kıyamet sığınakları” inşa ettirdiklerini biliyor muydunuz? Sığınak deyince aklınıza öyle soğuk ve karanlık, daracık mahzenler gelmesin. Bu sığınaklarda yok yok! Yapay zekâ destekli tıbbi bakımdan...