Buradasınız
Bangladeş’te Tekstil İşçileri Düşük Ücretlere Karşı Ayakta

Dünyanın ikinci büyük tekstil üreticisi olan Bangladeş’te tekstil işçileri grevde. Gap, Walmart, H&M, Zara, Inditex, Bestseller, Levi’s, Marks&Spencer gibi firmalara üretim yapan, ağırlıklı olarak Dakka ve Gazipur sanayi bölgelerinde faaliyet gösteren 300’den fazla fabrikada on binlerce tekstil işçisi patronların dayattığı düşük zamma karşı Ekimin son haftasında greve çıktılar. Grev devam ederken protesto gösterileri düzenlediler. Protesto gösterilerini engellemek için meydanlarda, işçi mahallelerinde terör estiren polis göz yaşartıcı gaz ve plastik mermi ile işçilere saldırırken pek çok işçi yaralandı, bir kadın işçi de hayatını kaybetti.
Enflasyon artışı karşısında alım güçlerinin iyiden iyiye düştüğünü, ihtiyaçlarını karşılayamadıklarını, aç kaldıklarını söyleyen işçiler 2018 yılından beri yaklaşık 74 dolar olan ücretlerinin 208 dolara yükseltilmesini talep ediyorlar. Asya Taban Ücret İttifakı isimli kuruluş, gıda, barınma, sağlık, ulaşım, eğitim ve diğer temel ihtiyaçları dikkate alarak belirlediği bu ücretin de 4 kişilik bir ailenin ihtiyaçlarını karşılamaya yetmeyeceğini belirtiyor. Bu nedenle talep edilen ücretin “makul” olduğunu söylüyor. Bangladeş Hazır Giyim Üreticileri ve İhracatçıları Birliği’nin (BGMEA) işçilerin grev ve protestolarına neden olan teklifi ise önce 90 dolar oldu.
Çalışma ve İstihdamdan Sorumlu Devlet Bakanı, 7 Kasımda gerçekleştirilen işveren, işçi ve hükümet temsilcilerinden oluşan ücret kurulu toplantısı sonrası 1 Aralıktan itibaren geçerli olacak yeni asgari ücretin 113 dolara çıkarıldığını açıkladı. Günlerdir geçinebilecekleri bir ücret için mücadele eden işçiler bu artışı da kabul etmediklerini duyurdular. Bu zam yapıldığında bile Bagladeş’in, tekstil işçilerinin en ucuza çalıştığı ülke olmaya devam edeceğini ve geçinemeyeceklerini belirttiler.
Bangladeşli tekstil patronları, rekabet gücünü korumak ve dünya pazarını kaybetmemek için ücretleri düşük tutmaları gerektiğini söyleyerek suçu uluslararası firmalara atıyorlar. Uluslararası firmalarsa işçilerin ücret artışı taleplerini haklı bulduklarını söylüyorlar fakat bunun için kendilerine düşen yükümlülüğün altına girmiyorlar. Ucuz işçiliğin ve aşırı kazançların tadını çıkarıyorlar. İkiyüzlü patronlar yüksek kârlarından ödün vermek istemiyorlar.
Bangladeş’te hazır giyim işçilerinin ücreti 2019 ile 2022 arasında yüzde 1’den az arttı. Enflasyon ise son 12 yılın en yüksek ortalamasına çıkarak 2022-23 yıllarında yüzde 9,02’ye yükseldi. Greve katılan ve operatör olarak çalışan bir işçi 50 saat fazla mesai yapmasına rağmen ayda yaklaşık 125 dolar kazanabildiğini ve bu paranın ancak oğlunun okul masraflarıyla temel giderlere yettiğini söylüyor. Hastalandıklarında sağlık masraflarını karşılayamadıklarını ya da ancak borç alarak karşılayabildiklerini belirtiyor.
Son yıllarda hazır giyim sektöründe tüketimi arttırmak için icat edilen “hızlı moda”, şirketlerin ürünlerini olabilecek en düşük fiyata en hızlı şekilde üretmesine dayanıyor. Bunun için de maliyet olarak görülen iş güvenliği önlemleri alınmıyor, işçi ücretleri düşük tutuluyor. Bangladeş dünyanın en düşük maliyetli ve bu kapsamda en büyük “hızlı moda” üreticisi. Pandemi döneminde talep düşüklüğünü bahane eden Zara, H&M ve GAP gibi şirketler Bangladeş’teki üretici şirketlere pazardan çekilme tehdidiyle maliyetin altında fiyat dayattılar. Bangladeş’te tekstil işçilerinin bağlı olduğu sendikalar, uluslararası şirketlere aracı şirketlerle sözleşmeler yapmayıp doğrudan üretim yapmaları teklifinde bulunuyorlar fakat dünya devi şirketler kendi markalarının sömürü ve kölece çalışma koşullarıyla anılmasını istemedikleri için buna yanaşmıyorlar.
Bangladeş’te yaklaşık 3 bin 500 fabrikada çalışan çoğu kadın 4 milyon tekstil işçisi yılda yaklaşık 55 milyar dolarlık bir ihracat hacmi üretiyor. Bu rakam Bangladeş’in ihracatının yüzde 85’ine denk düşüyor. 2013 yılında Rana Plaza’da çıkan yangın sonucu 1129 tekstil işçisi ölmüş, 2500’den fazlası yaralanmıştı. Bangladeş’te Rana Plaza faciasından sonra da onlarca büyük iş kazası yaşandı. Pandemi dönemi ve sonrasında ücretleri ve çalışma koşulları daha da kötüleşen işçiler son yıllarda artan enflasyondan da etkilendiler. Ne var ki kârlarından başka bir şey düşünmeyen patronlar işçilere düşük ücret ve sefalet koşulları dayatmaya devam ediyorlar. Ülkenin ekonomik kriz içinde olduğunu söyleyerek işçileri grevden vazgeçirmeye çalışıyorlar. Bangladeşli işçilerse köleliği kabul etmeyeceklerini, talepleri karşılanana kadar mücadeleye devam etmekte kararlı olduklarını vurguluyorlar.
Tosyalı Demir Çelik’te İş Cinayeti
- İngiltere’de İşçiler Kemer Sıkma ve Savaş Politikalarına Karşı Meydanlarda
- İsveçli Liman İşçileri İsrail Zulmüne ve Sendikal Baskılara Hayır Diyor!
- Madrid Ayakta: “Sağlık Haktır, Satılamaz!”
- Hollanda’da 100 Bin Kişi Filistin Halkı İçin Yürüdü
- Nakba’nın 77. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Meydanlara Çıktı
- Peru ve Almanya’da Grev, İspanya’da Protesto
- Arjantin’de İşçiler Üçüncü Kez Genel Grevde!
- Yunanistan’da Kemer Sıkma Politikalarına Karşı Genel Grev
- ABD, İspanya ve İtalya’da Emekçiler Meydanlarda
- İşçilerin Kemer Sıkma Politikalarına ve Anti-Demokratik Uygulamalara Karşı Mücadelesi Sürüyor
- Sırbistan’da Hükümet Düştü!
- Sırbistan’da Tarihi Protesto Gösterisi
- İngiltere’de On Binler Yeniden Meydanlarda!
- Örgütlüysek Her Şeyiz!
- Almanya’da Havayolu İşçileri Uyarı Grevi Yaptı
- Dünya Meydanlarında Emekçi Kadınlar: Şiddete, Baskıya, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Son!
- Gürcistan’da Maden İşçileri Ayakta!
- Kadınıyla Genciyle İşçi Sınıfı Mücadeleyi ve Umudu Büyütüyor!
- Finlandiya’da Birçok Sektörden İşçiler Grevde
- İngiltere’de Yükselen Ses: “Gazze’den Elinizi Çekin!”
Son Eklenenler
- İngiltere hükümeti işçi haklarına yönelik saldırılarını arttırdı. 7 Haziranda başkent Londra’da bir araya gelen işçiler, öğrenciler, sendikalar ve kampanya grupları, hükümetin kemer sıkma ve savaş politikalarını protesto etti. “Savaşa Değil Emekçiye...
- Bir sabah uyandığımızda tekerleğin icadı sonrası hayatımıza giren tüm icatlar ortadan kalkmış, unutulmuş olsa ne olurdu? Şöyle bir düşünelim; tekerlek icat edilmeseydi çark olmazdı, çark olmasaydı değirmen olmazdı. Ne üretim ne ulaşım gelişirdi....
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...