Buradasınız
Bir İşçi Önderini Anmak, Bugünü Anlamak
Bir grup UİD-DER’li metal işçisi
Bizler metal fabrikalarında çalışan UİD-DER’li işçileriz. Vardiyalarımız uygun oldukça bir araya geliyor, İşçi Dayanışması’nı okuyup sohbet ediyoruz. 22 Temmuz yaklaşırken Maden-İş’in ve onursal genel başkanımız Kemal Türkler’in bugüne mirası üzerine sohbet etmek için bir araya geldik. Sohbetimize genç metal işçisi kardeşlerimiz de katıldı. Genç kardeşlerimiz sınıfımızın tarihsel deneyimlerini dinlemekten, öğrenmekten çok mutlu olduklarını söylediler. Yaşı daha büyük olan bizlerse Maden-İş ve Kemal Türkler’in bu sene bizler için daha önceki yıllardan çok farklı bir anlam ifade ettiğini hissettik. Duygularımızı, düşüncelerimizi kısaca da olsa sizinle paylaşmak istedik.
Maden-İş ve Kemal Türkler bizler için bir dönemin, 1960’larda başlayan ve 1980’e kadar devam eden işçi hareketindeki yükselişin sembolüdür. O yıllarda işçilerin ortaya koyduğu mücadele, metal işçilerinin üstlendiği öncü rol bizi her zaman gururlandırmıştır. Fakat bu sene hem sohbetimizde hem de 22 Temmuzda Kemal Türkler’i mezarı başında anarken çok farklı duygular yaşadık. Kemal Türkler gibi işçi önderlerinin, Maden-İş gibi mücadeleci sınıf sendikacılığı çizgisini izleyen sendikaların eksikliğinin ne anlama geldiğini çok daha derinden hissettik. Çünkü gerçekten canımızı yakan sorunlarla boğuşuyoruz ve bu sorunlardan bir çıkış yolu arıyoruz. MESS grup toplu iş sözleşmesi sürecimiz yaklaşıyor. Seçim döneminde iyice kışkırtılan yapay ayrımların etkisini fabrikalarımızda hâlâ hissediyoruz. Patronlarımız son derece pervasız, siyasi iktidar ekonomik yıkımın faturasını sırtımıza yıkmaya kararlı. İşte bu koşullarda Kemal Türkler’in mirasına sahip çıkmak, bugün ihtiyaç duyduğumuz mücadeleci sınıf sendikacılığı anlayışını yeniden canlandırmak, Maden-İş’in geleneğini bugüne taşımak sorumluluğu omuzlarımızda duruyor. Çünkü bugün işçi sınıfının bir güç olması ve saldırıları göğüsleyebilmesi için bize gereken budur.
- Bu Ülkenin Gündeminde Ne Var?
- Su Tasarrufu Çözüm mü?
- Haksızlığın Karşısında UİD-DER Var
- “Burada Ne İşiniz Var, Gidin Evinizde Dinlenin”
- “İşçiye Verilen Değer” Bu mu Olmalı?
- Bize Yokluk, Milletvekillerine Bolluk
- Bandın Hızı mı İşçilerin Birliği mi?
- Tarım İşçileri, Devrilen Traktörler, Market Rafları
- Yoğun Bakım Tavanı Çöktü, Kaza Değil Cinayet!
- Bu Düzen İnsana da Canlılara da Değer Vermez
- Bir Kuş Konar, Bir Kuş Yer…
- Bu Kadarı Olmaz Demeyelim!
- Örgütlenmeye İhtiyacımız Var
- Tatili Bile Çok Görüyorlar Bize
- Dönme Dolap Gibiyiz
- Medyanın Gösterdikleri mi, Yaşadığımız Gerçekler mi?
- Duymadıysan Öğren, Unuttuysan Hatırla!
- Telefona Yansıyan Çaresizlik: Asıl Çözüm Nerede?
- Eğitimde Kemer Sıkılamaz
- İsraftan Tasarruf Edilir, Sağlıktan Değil!
Son Eklenenler
- Soma Katliamında sorumluluğu olan ve daha önce yargılanmayan 28 kamu görevlisinin 10 yıl sonra yargılanmaya başlandığı davanın ikinci duruşması 12 Eylülde Soma 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görüldü. Sanıklar bir kez daha mahkemeye getirilmezken, sanık...
- 78’liler Hareketi, 12 Eylül askeri faşist darbesinin 44. yılında İstanbul Taksim Kazancı Yokuşunda basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamaya 20’nin üzerinde kurum temsilcisi ve UİD-DER’li işçiler katıldı. “12 Eylül Tekçi Rejimle İç İçe Sürüyor”...
- İşçi sınıfının genç ve çalışkan evlatları, hepinize sınıfımızın samimi sıcaklığıyla merhabalar. Her birinizin mutlaka duyduğu, gördüğü, alıp okuduğu, hatta belki arkadaşlarınıza da önerdiği kişisel gelişim kitapları üzerine sizlerle hasbihâl etmek...
- Zaman hızla akıp gidiyor. Gündemimiz de aynı hızla değişiyor. Hiç düşündük mü, nasıl oluyor da yaşanan büyük olaylar, felaketler bile çok kısa sürede hiç olmamışlar gibi gündemden çıkıyor? Mesela Haziran ayında Diyarbakır ve Mardin’de çıkan orman...
- 12 Eylül askeri faşist darbesinin üzerinden 44 yıl geçti. Darbeyle hesaplaşamayan Türkiye işçi sınıfı uğradığı hak kayıplarını telafi edemediği gibi yeni kayıplar yaşadı, yaşıyor. Sınıfsal hafızaya vurulan ağır darbe yüzünden 1980 sonrası işçi...
- 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesiyle egemenler geçmişle gelecek arasındaki köprüleri yıkmak, işçilerin mücadele deneyimlerini unutturmak istediler. Toplumu baskı ve şiddetle susturdular, yıllarca sürecek bir karanlığa hapsettiler. Çekilen tüm...
- DİSK’in “Artık Yeter! Geçinemiyoruz! Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet” şiarıyla düzenlediği eylemler devam ediyor. 10 Eylülde Gebze Kent Meydanında gerçekleşen eyleme DİSK’e bağlı sendikalarda örgütlü işçiler, DİSK Yönetim Kurulu, DİSK Birleşik Metal...
- Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe mahallesinde 21 Ağustostan beri kayıp olan 8 yaşındaki Narin, 19 gün sonra yapılan bir ihbar sonucunda, öldürülmüş ve cansız bedeni bir torba içinde dere kenarına bırakılmış olarak bulundu. Narin’in...
- Polisin saldırılarına, Emniyet Müdürünün tehdidine boyun eğmeyen direnişçi Polonez işçileri halaylarla, türkülerle, sloganlarla, dayanışmayla direnişlerini sürdürüyorlar. Tüm emek dostlarını direnişleriyle dayanışmaya çağırıyorlar.
- Hayat pahalılığı, yüksek enflasyon, reel ücretlerin düşmesi işçilerin yaşamını her geçen gün daha da zorlaştırıyor. Siyasi iktidarın ekonomik yıkımın faturasını işçi ve emekçilere kesen ekonomi programları ise sorunlarımızı katlanarak büyütüyor. Bu...
- İstanbul Büyükşehir Belediyesine bağlı İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaptı. Hem su sarfiyatını azaltacak hem de aile bütçesine katkı sağlayacak tasarruf önerilerini sıraladı. Aşırı kurak bir dönem...
- Tuzla Kimyacılar Sanayi Sitesinde bulunan, Selüloz-İş Sendikasının örgütlendiği MKB Rondo grevinin 11. gününde, UİD-DER coşkulu bir dayanışma ziyareti gerçekleştirdi. “İşçiler Boyun Eğmiyor Mücadele Ediyor” pankartı taşıyan UİD-DER’li işçiler, “...
- Yüzyıllar evvel yaşamış bir Alman filozof, şöyle demişti: “Sarayda yaşayan başka, kulübede yaşayan başka düşünür.” Bu sözler zenginlerle yoksulların dünyasının, düşünce ve hareket tarzlarının birbirinden çok farklı olduğunu anlatır. İnsanlar bu...