Buradasınız
Bizlere Sunulan Bir Günlük Yaşam
Kâğıthane’den bir işçi
Gündelik yaşamımıza bir göz atalım kardeşlerim. Her gün önümüze çıkan yeni bir hastalık, yarı aç yarı tok yetersiz ve dengesiz beslendiğimiz bir gün, yine çalışma koşullarının ağırlığı sırtımızda taş dolu bir çuval gibi sürekli duruyor hiç sorgusuzca. Niye taşıdığımız, kimin için taşıdığımız, gerekliliği ve gereksizliği bilinmeden duruyor ağır. Bunu taşırken sana sunulan, yemene içmene bağlı olan ve o yükü tutabilmen için gerekli olan enerji yarı yarıyadır. Ama yarı yarıya, sadece o işyerinde patron için var olacağın süre kadar. Bu beslenmeye bağlı olarak vücut dengenin gün geçtikçe daha da bozulması ve bu durumun var olan yorgunluğunu ikiye katlaması, vücut direncinin düşmesi ve yine bu yorgunluğa bağlı olarak geliyorum diyen iş kazaları (kesilmeler, kopmalar, delinmeler, yanmalar vs.). Mesai saatlerinin uzatılması ya da patronların aç gözlülüğüne bağlı vardiyalar. Bunların getirisi ise, uykusuzluk, sindirim sistemi, dolaşım sistemi, sinir sistemi, solunum sistemi bozuklukları vb. Mesai bittikten sonra eve gelirsin dinlenmek için; ya yorgunluğun getirdiği sızılardan, ağrılardan uyuyamazsın ya da dinlenmek için ve uyumak için zaman kalmamıştır.
İşte 24 saatlik bir günün ve bu günlerin getirilerinin bir kesiti. Zaman gelince sabah erkenden kalk ve yine yürü, koş servise. Nereye? İşe! Ay sonu alacağımız 403 YTL’lik asgari ücrete hücum. Bir değerlendirme yapalım. 403 YTL’nin 400’ü kira, 3’ü ise diğer ihtiyaçlarımız olmalı herhalde. Çünkü ben başka düşünemiyorum. Bu parayla yetinen varsa buyursun bana da anlatsın. Her gün sömürü devam ediyor bu sistemde; her gün bir işçi kardeşimizin bedenindeki bir uzvu işlevini yitiriyor; her gün düşünme yetimiz daha bir güdük hale geliyor, işlevsizleşiyor. Sorumlusu sistemdir. Başka bir şeyde aramamak gerekir. Hemen iç içeyiz, hemen şuracıkta, görmek için uzağa bakmaya gerek yok. Evet! Sonuç olarak, günler günleri kovalar ve yaşadığın bu yorgunluğun, açlığın, bitkinliğin sonu olarak vücut iflas etmiştir.
Ama artık söz sırası bizde! Böyle yaşamaya devam mı edelim? Yoksa bunların temel sebebi olan bu sömürü sistemini örgütlü mücadeleyle yok mu edelim? Tercih işçi sınıfı olarak hepimizin kardeşlerim. Bizim gücümüz birliğimizdir. Biz bir oldukça, tek vücut oldukça, patronların kendi cepleri için var ettiği bu koşulları patronlarıyla ve sistemleri olan sermayeyle birlikte tarihe gömeriz. Bizim bu sistemde kaybedeceğimiz şey, yaşadığımız koşullardır; her gün bizi biraz daha eriten bu koşullar. Birleşen işçiler yenilmezler. Örgütlüysek her şeyiz, örgütsüzsek hiçbir şey!
“İşte şimdi zamanı, kozamızdan çıkalım artık; bir kelebek gibi dans edelim ve kanatlarımızı çırpıştırırken yol alalım, kızıl çiçeklerin olduğu mücadele tarlalarına…”
Hasat günleri!
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
Son Eklenenler
- Gaziantep’teki Zeugma Mozaik Müzesinde dünyaca bilinen bir mozaik yer alıyor. “Çingene Kızı” adı verilen ve 1800 yıllık geçmişe sahip bu mozaiğin göreni etkileyen, güçlü bir yanı var. Farklı renk ve dokulardaki binlerce küçük taşın birleşiminden...
- 1 Mayıs yaklaşıyor. Ankara’dan emekçi kadınlar olarak sizlerle 1 Mayıs’a hangi taleplerle katılacağımızı paylaşmak istedik. Bu vesileyle tüm emekçi kadın kardeşlerimizi kendi taleplerini, ortak taleplerimizi birlikte dile getirmek için 1 Mayıs’ta...
- Geçtiğimiz günlerde yandaş medyada tam anlamıyla “yersen” cinsinden bir haberle karşılaştım. Manşeti oldukça cafcaflıydı: “60 bin maaşla çoban bulamıyorlar!” Bu “hadi canım” dedirten cinsten haber, kandırılmaya açık olanlara “köyümüze dönelim,...
- 19 Mart’tan bu yana artan baskılara, gözaltılara, tutuklamalara ve proje okullarındaki keyfi atamalara karşı protestolar devam ediyor. Bursa Demokrasi Bileşenleri ve Anne-Baba Dayanışma Ağı öncülüğünde yüzlerce kişi 19 Nisanda “Hak, Hukuk, Özgürlük...
- Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün fabrikalarında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 1700 işçi greve çıkmıştı. İşçilerin grevi 12 Nisanda kazanımla sonuçlandı. Doruk Madencilikte çalışan...
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.