Buradasınız
Burjuvaziye inat başardık…
UİD-DER Tiyatro Kulübü üyesi bir kadın işçi
Derneğimiz açılalı yaklaşık iki yıl oldu. Dernek üyeleri olarak bu süre içinde pek çok işler yaptık. Bu işlerden bir tanesi de UİD-DER’in işçi tiyatrosunu yaratmaktı. Tiyatro Kulübü üyesi işçiler olarak, 1886’da idam edilen Albert Parsons ve arkadaşlarının onurlu mücadeleleri sayesinde doğan 1 Mayıs’ı, yani kendi tarihimizi anlatan “1Mayıs Karanfilleri” adlı oyunu sahneye koyduk.
Oyunu sahneye koyan yönetmeninden oyuncusuna, kostümcüsünden makyajcısına, dekorcusundan ışıkçısına ve teknik ekibine kadar herkes işçilerden oluşuyordu. Provalarda birçok sıkıntı yaşadık. Bu sıkıntıların en kötüsü de bazı arkadaşların çalışma sistemlerinin vardiyalı oluşu idi. Kimisi gece vardiyasından çıkıp provalara katılırken, kimi de provalardan sonra işe gidiyordu. Oyunda kullanılan kostümleri, dekorları yani her şeyi kendi ellerimizle bizler yaptık. Provalar dışında iş çıkışlarında bir araya gelerek çalışmalarımızı sürdürdük. Yaşamış olduğumuz sıkıntılara rağmen bizler bunları sorun etmedik. Çünkü bizler yaptığımız işin sorumluluğunun ve öneminin bilincindeydik. Kendi sınıf kardeşlerimize kendi sınıf tarihimizi bu oyunla anlatacaktık.
Bizler işçiyiz. Burjuvazi tarafından hor görülen, en pis işlerde, düşük ücretle, uzun çalışma saatleri altında çalıştırılan işçileriz. Profesyonel anlamda bu işi yapmasak da burjuvazinin profesyonellerinden daha iyi, onlara meydan okurcasına bu işi çok iyi yaptığımıza inanıyorum. Dünyada var olan her şeyi biz işçiler kendi ellerimizle üretiyoruz. İşçiler hiçbir işten anlamaz diyen burjuvaziye inat bunu başardık. Emeğimizin boşa gitmediğini bizleri izlemeye gelen işçi kardeşlerimiz alkışlarıyla ve oyun sonrasındaki sohbetleriyle gösterdiler bizlere. Böylece UİD-DER işçi tiyatrosu geleneğini yaratmada önemli bir adım attı.
YAŞASIN 1 MAYIS!
YAŞASIN İŞÇİLERİN MÜCADELE BİRLİĞİ!
Kazanacağımız koskoca bir dünya var!
Hayatı yaratan bizsek…
Son Eklenenler
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...
- Türkiye’de siyasal gelişmelerin hızlandığı, her bakımdan zorlu, her bakımdan ağır bir süreçten geçiyoruz. İşçi ve emekçiler, emekliler, gençler olarak enflasyonun hız kesmesini, hayat pahalılığının son bulmasını, geçim derdinin hafiflemesini...
- Sosyal medya platformlarında her gün yeni bir trend beliriyor, insanlar yeni bir akımın peşinden koşturuluyor. Dün “lokma dünyası”, yakın zamanda “Dubai çikolatası” peşinde koşan insanlar, yarın farklı bir yiyecek ya da akımla tüketim sarmalına...
- Toplumun itirazının güçlenmesi, işçi sınıfının kendi talepleriyle, kendi örgütleriyle, kendi mücadele yöntemleriyle sahneye çıkmasıyla mümkün olabilir. Bunun yolu işçi sınıfının sendikal ve siyasal örgütlülüğünün, bilinç düzeyinin ve dolayısıyla...