Buradasınız
Bütçe Açığı ve Üzerimizdeki Vergi Yükü
Ankara’dan bir sağlık işçisi

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığının raporuna göre yılın ilk yarısında devlet bütçesindeki açık 483 milyar liraya ulaştı. Bütçedeki açık giderek büyüyor ve iktidar bütçe açığını sırtımızdaki vergi yükünü arttırarak kapatmaya çalışıyor. Bunun için dolaylı vergileri arttırıyor. 7 Temmuzda KDV ve ÖTV oranları arttırıldı, harçlar zamlandı, akaryakıttan alınan ÖTV 3 katına çıkarıldı, motorlu taşıtlar vergisinin (MTV) bu yıl iki kere alınmasına karar verildi. Böylece Temmuz ayında yüzde 76’sı dolaylı vergiler olmak üzere toplam 450 milyar lira vergi ödedik. Ödediğimiz ÖTV, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 130, harçlar yüzde 183, gelir vergisi yüzde 116 arttı! Yılın ilk 7 ayında ödediğimiz vergi miktarı ise 2 trilyon lirayı aştı! Ama bütçe dengesi öyle bozulmuş durumdaki bu fahiş artışlara rağmen açık kapanmıyor. Bizi yeni vergi artışları ve zamlar bekliyor. Peki, bütçe açığının sorumlusu biz miyiz ki yükünü biz çekmek zorunda bırakılıyoruz?
Vergi adı altında emekçilerden toplanan paralar yap-işlet-devret usulü projeler üzerinden dövize endeksli garantilerle sermayeye aktarılıyor. Vergilerimizle Kur Korumalı Mevduat (KKM) sahiplerine Hazineden milyarlarca lira ödeniyor. Sadece Temmuzda Hazineden KKM’ye aktarılan miktar 34,5 milyar lira! İktidarın ekonomi politikaları sonucu artan iç ve dış borçlar da bütçedeki açığı büyütüyor. Yılın ilk 6 ayında sadece faiz ödemeleri 275 milyar lira tutuyor! Bize tasarruf edin diyenler “itibarlarından” da tasarrufa yanaşmıyor. Bütün bunların bedelini de biz emekçiler ödüyoruz!
İşçiler, emekçiler, emekliler zaten gelirlerinin büyük bir bölümünü gelir vergisi adı altında devlete bırakıyorlar. Artan vergiler yüzünden her şey zamlanırken işçiler çocuklarının yemeğinden bile kısmak zorunda kalıyor. İşyerlerinde suyumuzu çıkarıp emeğimizi sömürenler daha da zenginleşirken biz giderek yoksullaşıyoruz. Siyasi iktidar seçimden önce ekonomik sorunların çözüleceğini, örneğin doğalgazın ve akaryakıtın ucuzlayacağını vaat ediyordu. Seçimden sonra ise ekonomik krizin faturasını bütün ağırlığıyla emekçilerin omuzlarına yıktı.
Geçtiğimiz günlerde sendikalar çeşitli kentlerde, işyerlerinde artan vergi yüküne karşı protestolar düzenlediler. Pek çok işyerinde düşük ücretlere karşı eylemler yapılıyor. Bu eylemleri birleştirerek kitlesel bir eyleme dönüştürmek saldırılara karşı durmanın yoludur. İşçi sınıfının örgütlü birliğini büyütmeli, sesimizi güçlendirmeliyiz.
- Derdimiz Neden Başımızdan Aşkın?
- Engelli de Saralı da Olsa Çalışacak!
- İmamoğlu’nun Gözaltına Alınması Protesto Ediliyor
- İyi İnsanların İsyanı…
- Başka Bir Sağlık Sistemi Ortak Mücadeleyle Mümkün!
- Mesele Doktorlar Değil Sağlık Sistemi
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Asgari Ücret Zammından Sonra…
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Rakip Değiliz
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- Metal İşçileri Yasak Tanımıyor, Grev Coşkusu Sürüyor
- Metal Sektöründe Bir Kez Daha Grev Yasağı
- Grevlerden Direnişlere İşçilerin Mücadelesi Büyüyor
- Direniş Çadırına Tezek Döktüren Korku
- Grev ve Direnişler Dayanışmayla Büyüyor
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- EYT’liler Emeklilik Haklarını Mücadeleyle Kazandılar
- Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
Son Eklenenler
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi grevinde yaşananlar hakkında Marksist Tutum’da bir makale okudum. Tam da içimden geçenleri, cümlelere dökemediklerimi noktasına virgülüne kadar yansıtan bir yazıydı. Konuyu derinlemesine ele alan bu yazı her mücadelede...
- Zeytinlik alanları maden ve enerji işletmeciliğine açacak yasa teklifine karşı tepkiler sürüyor. Çeşitli illerden Ankara’ya gelen köylüler, talan yasasına karşı TBMM yakınında bulunan Cemal Süreya Parkı’nda direniş nöbetindeler.
- Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli mücadeleler, dönemeç noktaları vardır. 1970 Haziran’ı bu tarihte önemli bir yere sahiptir. Bugün halen aşılamamış bir zirve olan 15-16 Haziran direnişi sürecinde, işçi sınıfı yapay kutuplaştırma...