Buradasınız
Çay Üreticileri: “Servetiniz Bizden Çaldıklarınızdır”
Siyasi iktidarın çay üreticilerini mağdur eden ama özel sektörü ihya eden politikalarına tepkiler büyüyor. 17 Mayısta, Cumhurbaşkanı Erdoğan yaş çay alım fiyatının kilo başına destekleme ile birlikte 4 lira olacağını açıklamış ve şöyle demişti: “Çiftçilerimizden tek isteğimiz bir karış toprağı dahi boş bırakmadan, ekmeleri, biçmeleri, üretmelidir. Destek bizden, gayret çiftçimizden, bereket Allah’tandır.” Ne var ki Çaykur, çiftçilerin ürettiği çayın en fazla yarısını alıyor. Çaykur’un kota uygulaması, belirli bir süre içinde çayı hasat etmek zorunda olan üreticileri, mahsullerini daha düşük fiyattan özel sektöre satmaya mecbur bırakıyor. Çay üreticileri iktidarın çiftçiyi yoksulluğa mahkûm eden bu politikalarına isyan ediyor.
17 Mayısta birinci sürgün yaş çay alımına başlayan Çaykur, ilk sürgünün daha beşinci gününde dekar başına günlük kontenjanı 15 kilograma kadar düşürünce çay üreticileri isyan etti. Rize ve Artvin’de eylemler yaparak durumu protesto eden üreticiler aynı zamanda taleplerini tekrarladı. 24 Mayısta Artvin Kemalpaşa’da, Çaykur fabrikası önünde bir araya gelen çay üreticileri “Biz bu gidişle koronadan değil Çaykur’un kota ve kontenjanından öleceğiz” diyerek kota ve kontenjan uygulamasını protesto ettiler. Çaykur’un hem kontenjan uyguladığını hem de “acele etmeyin çayınızı alacağız” dediğini belirten üreticiler tepkilerini şu sözlerle dile getirdiler: “Nasıl acele etmeyelim? Toplama zamanı gelen çayı dalında nasıl bekletelim? Çayı toplamadığımız zaman, çay kartlaştığı zaman bu çayı kime satacağız? Çay üreticisi aç, çay üreticisi perişan. Çayımızı devlete satamadığımız zaman özel sektör firmaları çayımızı devletin verdiği 4 liranın altında 2 lira 80 kuruşa satın alıyor. Çaykur’un kota ve kontenjan uygulaması bizi özel sektörün kapısına mahkûm ediyor. Özel sektör devletin verdiği fiyatın altında çay satın almasın.”
27 Mayısta ise Rize Fındıklı’da “Servetiniz Bizden Çaldıklarınızdır”, “Çayda Sömürüye Son” dövizleri taşıyan üreticiler bir araya gelerek eylem yaptılar. Artvin-Rize karayolunda yaş çayları yola dökerek yolu bir süreliğine trafiğe kapattılar. Her yıl çay sezonuna aynı sorunlarla girdiklerini söyleyen çay üreticileri çayda kota ve kontenjan uygulamasının üreticileri özel sektöre mahkûm ettiğini belirttiler. Henüz hasadın ilk günlerinde olmalarına rağmen özel sektöre çayın kilosunu 2,80 liraya vermek zorunda bırakıldıklarına isyan eden üreticiler şunları söylediler: “Çay üreticisi isyandadır. Bir an önce bu sorunlarımızın çözüme kavuşması için yetkililer üreticiyle bir araya gelmeli ve çay kanunu çıkartılmalıdır. Çayda kota ve kontenjan kaldırılmalı, açıklanan taban fiyatın altında çay alımına izin verilmemelidir.”
Aynı gün Hopa’da Metin Lokumcu Meydanında bir araya gelen çay üreticileri Çaykur Müdürlüğü önüne yürümek isteyince polisin müdahalesiyle karşılaştı. Köylülerin üzerine biber gazı sıkan polis 32 kişiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanlar gece saatlerinde serbest bırakıldı. 28 Mayısta ise Rize Ardeşen’de üreticilerin protesto eylemi vardı. Çay üreticileri her sene aynı sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını, bugün burada yarın ve daha sonraki günlerde çay üretiminin olduğu her yerde eylemler gerçekleştireceklerini vurguladılar. Çaykur’un zarar ettiği iddiasının gerçekçi olmadığını belirttiler, Çaykur’un kota uygulamasını kaldırmasını talep ettiler. Eylemi çayda kontenjan istemediklerini anlatan şarkılarla bitirdiler.
Çay üreticileri protestolarına devam edeceklerini belirtiyorlar. Yıllardır bir türlü çıkarılmayan çay kanununun çıkarılmasını ve devletin açıkladığı fiyatın altında çay alımının yasaklanmasını istiyorlar. Üreticileri mağdur eden kota ve kontenjan uygulamasına son verilmesini talep ediyorlar. Siyasi iktidarın çay politikalarının sadece büyük sermayeye yaradığını, çay üreticilerinin ve küçük ölçekli çay fabrikalarının mağdur edildiğini belirtiyorlar.
Ya Onlar Ya Biz!
- Soma’dan Bugüne Acımız ve Öfkemiz Büyüyor!
- Öğretmenler Ülke Genelinde Şiddete Karşı İş Bırakarak Eylem Yaptı
- Ebe ve Hemşirelerden Hastane Önünde Eylem
- Amasra Maden Katliamı Davasında 3 Tutukluya Tahliye
- Soma Katliamından 10 Yıl Sonra Kamu Görevlileri İlk Kez Hâkim Karşısında
- Hak Gasplarına Karşı Mücadele Sürüyor
- Çorlu Tren Katliamı Davası Sonuçlandı: “Üst Düzey Sorumlular da Yargılanmalı”
- İş Cinayetlerine, Düşük Ücretlere, Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- Bursa’dan Bir Özel Okul Öğretmeniyle Söyleşi
- Sağlık Çalışanlarından Sağlıkta Şiddete Karşı Eylem
- Ücret Gasplarına, Düşük Ücretlere ve Baskılara Karşı Mücadeleler Sürüyor
- 2024: Emeklilere Zulüm Yılı
- İşçiler Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor, Kazanıyor
- Tahsin İncirci Yaşamını Yitirdi, Besteleri Yaşayacak
- Faruk Türkoğlu Sonsuzluğa Uğurlandı
- “Emekli Boş Durmasın, Çalışsın Diyenlerdir” Bu Toplumun Sırtına Yük!
- 84 Yaşında Bir İnsan Neden İş Arar?
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Çıkışsızlık Sarmalındaki Gençler
Son Eklenenler
- Arjantin’de sendikaların çağrısıyla işçiler 9 Mayısta 24 saatliğine genel greve gitti. Faşist devlet başkanı Javier Milei ve hükümetine karşı yapılan genel grev çağrısına çeşitli sektörlerden işçiler karşılık verdi. Genel İş Konfederasyonu’nun (CGT...
- Zorlu bir yıldan geçerken işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ı, heyecan ve coşku içinde karşıladık. UİD-DER olarak 1 Mayıs’a işçi kentleri Lüleburgaz ve Bursa’da katıldık. Lüleburgaz’da geçirdiğimiz ilk 1 Mayıs’ımız...
- Emekli bir işçi: Bu 1 Mayıs’ta da sınıf kardeşlerimizle kol kola yürüdük. Sınıfımızın taleplerini hep birlikte haykırdık. İyi ki önümüzde bizlere yolu açan sınıfımızın mücadele örgütü UİD-DER var. Kendini, sınıfın taleplerine ve sadece sınıfın...
- Bugün 13 Mayıs 2024. Soma madenci katliamının 10. yıldönümü. 10 yıldır dinmeyen bir acı ve öfkedir Soma Türkiye işçi sınıfının kalbinde. Çünkü Soma’nın hesabı sorulmadı, çünkü Somalar devam ediyor, çünkü kapitalistlerin kâr hırsı yeni Somaların...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan maden ocağında faaliyet gösteren ODAŞ Elektrik bünyesindeki Yel Enerji’de çalışan işçiler patronun sendika düşmanlığına karşı 9 Mayısta direnişe başladı. Yel Enerji işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük...
- Sınıfımızın uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Mücadele örgütümüz UİD-DER, bu sene 1 Mayıs’ı işçi kentleri olan Bursa ve Lüleburgaz’da kutlama kararı aldı. Bizler de bu doğrultuda tüm hazırlıklarımızı yaparak...
- Öz İplik-İş Sendikası, Başkanlar Kurulunu, direnişteki Durak Tekstil işçileriyle dayanışmak amacıyla Bursa’da gerçekleştirdi. Kurulun ardından sendika yöneticileri direnişlerinin 83. gününde Durak Tekstil işçilerini ziyaret etti. Burada yapılan...
- 1 Mayıs işçi sınıfının uluslararası birlik ve mücadele günü. Her 1 Mayıs’ta UİD-DER’li mücadeleci işçiler bir gelincik tarlasını andırır gibi dolduruyorlar meydanları. Her 1 Mayıs’ta, işçi sınıfının bu çalışkan evlatları coşku dolu, disiplinli...
- Merhaba dostlar, uzun zamandan beri çalışma şartlarım nedeniyle birçok etkinliğe katılamıyordum. Yaşımın genç olmasına rağmen heyecanımı yitirmiştim. Hem yaşadığım şehirlerde etkinliklerin olmaması hem de maddi imkânsızlıklar yüzünden uzak kalmıştım...
- İstanbul Eyüpsultan’da özel bir lisenin müdürü 74 yaşındaki emekli öğretmen İbrahim Oktugan öğrencisi tarafından silahla vurularak öldürüldü. Öğretmenler “Can Güvenliğimiz Sağlansın, Gerekli Tedbirler alınsın!” talebiyle İzmir’den Bursa’ya, Mardin’...
- 21-28 Nisan Ebeler Haftası ve 12-18 Mayıs Dünya Hemşireler Haftası vesilesiyle 10 Mayısta İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde bir araya gelen hemşire ve ebeler basın açıklaması gerçekleştirdi.
- Bu sene 1 Mayıs’a UİD-DER’le birlikte bir işçi kenti olan Lüleburgaz’da katıldım. 1 Mayıs heyecanımız sabah saatlerinde başladı. Yol boyunca türkülerimizle, marşlarımızla 1 Mayıs alanına gittik. Tabii içimizde İstanbul’da kitlesel ve birleşik bir 1...