Buradasınız
Cerrahpaşa Taşeron İşçileri: “Güvenceli İş, Güvenceli Yaşam İstiyoruz!”
İşçi sınıfına yönelik baskılar ve hak gaspları giderek artıyor. Emperyalist ve haksız savaşların gün geçtikçe azgınlaştığı, işçi sınıfına yönelik saldırıların yoğunlaştığı böyle bir dönemde, savaşların ve ekonomik krizin yarattığı yıkımlardan en çok da emekçi kadınlar etkileniyor. Böyle bir süreçten geçerken, çeşitli işyerlerinde, fabrikalarda, meydanlarda emekçi kadınlar 8 Mart Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü’nü mücadele coşkusu ile karşılıyor.
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi’nde çalışan taşeron işçisi kadınlar, 8 Martta erkek işçilerle birlikte hastane önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdiler. DİSK’e bağlı Dev Sağlık-İş ve Dev Turizm-İş Sendikası’na üye işçiler, esnek ve güvencesiz çalışmaya karşı mücadele çağrısını yükselttiler. Basın açıklamasından önce, Dev Sağlık-İş Sendikası adına Zeynep Çelik konuştu. Çelik, 8 Mart’ın tarihi öneminden bahsederek bugün işçi sınıfına 1800’lü yılların çalışma koşullarını dayatan patronlar sınıfına, 8 Mart’ı yaratan sınıf kardeşlerimizin mücadele ruhuyla karşı çıkılması gerektiği üzerinde durdu. Kazanılan haklardan vazgeçmeyeceklerini, dayatılan yaşam ve çalışma koşullarını kabul etmeyeceklerini, geleceklerine ve yaşamlarına sahip çıkacaklarını söyleyerek konuşmasını sonlandırdı.
Çelik’in konuşmasının ardından işyeri temsilcisi ve taşeron işçisi Hülya Berktaş basın açıklamasını gerçekleştirdi. Berktaş, konuşmasına “2016 yılının 8 Mart’ında bizler, çalışma hayatında yaşadığımız sorun ve sömürüleri arttıracak yeni düzenlemeler karşısında mücadele kararlılığımızı bir kez daha haykırıyoruz” diyerek başladı. İşyerinde kriz durumunda ilk vazgeçilenin kadın işçiler olduğunu, kıdem tazminatının kaldırılmasıyla kadınların sürekli iş arama, işsiz kalma döngüsüne mahkûm edileceğini, geçici ve güvencesiz çalışmanın kadınlar için doğal çalışma biçimi haline geleceğini vurguladı. Taşeron işçiler olarak taşeron düzenine boyun eğmeyeceklerini belirten Berktaş son olarak, “8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde bir kez daha haykırıyoruz: Esnek ve güvencesiz çalışmaya karşı mücadeleye devam edeceğiz. Tüm kadınlara güvenceli iş istiyoruz. Ayrımsız, şartsız taşeron işçilere kadro istiyoruz” diyerek basın açıklamasını sonlandırdı.
Eylem, “Yaşasın 8 Mart”, “Güvenceli İş Güvenceli Gelecek İstiyoruz”, “Kiralık Köle Olmayacağız”, “Köle Değil İşçiyiz Örgütlüysek Güçlüyüz!” sloganlarıyla son buldu.
“Siz Benimsiniz”
- Gelişen Ufkumuz, Değişen Dünyamız
- İşçilerin Canının Hiçe Sayılmasına Birlikte Karşı Duralım!
- Kadına Yönelik Şiddete Karşı Dünyadan Eylemler
- Anastasya, Dilan ve Hafızamız
- Gerçek Adalet Mücadelemizle Gelir
- Geleceğe Dönüşmek, Geleceği Büyütmek
- UİD-DER Kadın Komitesi’nden Polonez Direnişine Dayanışma Ziyareti
- Ağıt Yakmasın Analar, Umut Türküleri Söylesin
- Nurten Abladan Bugünün Emekçi Kadınlarına
- “Kendimiz İçin Yürüdük…”
- Direnç Çiçekleri İşçi Sınıfının Bağrında Filizlenir
- Anne Karnında Başlayan Eşitsizlik
- Clara Zetkin ve Ölümsüz Mirası
- Değişen Dünyam ve Dünyayı Değiştirme İsteğim
- Acımız Öfkeye, Öfkemiz Mücadeleye Dönüşsün!
- Emekçi Kadın Mücadeleyle Güzelleşir
- Emekçi Kadınlar Haydi 1 Mayıs’a!
- Yaşıyoruz Sanıyoruz
- Her İşyerine, Her Mahalleye Kreş İstiyoruz!
- UİD-DER’de Bir Kez Daha 8 Mart Coşkusu
Son Eklenenler
- İşçi Dayanışması yayınlandığı ilk günden bu güne biz işçilere kocaman bir sınıf olduğumuzu, yaşamlarımızın, sorunlarımızın ve çözüm yollarının ne kadar yakın olduğunu anlatmaya devam ediyor. Yazıların kaleme alınmasından görsellerin hazırlanmasına,...
- İstanbul Planlama Ajansının (İPA) Ekim ayı araştırmasına göre, İstanbul’da ortalama stres seviyesi 10 üzerinden 6,9 çıktı. Aslında bu veri sadece İstanbul’u yansıtmıyor. Mersin olsun, İstanbul olsun hiç fark etmiyor: Stres seviyemiz artıyor,...
- Sevgili işçi kardeşlerim, başlıktaki sözlere gelmeden meramımın tamamını anlatmak için 6 ay geriye gitmem gerekiyor. Mayıs ayının son haftasında iki azı dişime kanal tedavisi için Dokuz Eylül Üniversitesi diş bölümüne randevu alarak gitmiştim. İki...
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...