Buradasınız
Çin’de ve Pakistan’da Sel Felaketi: Doğal Afet mi?
Çin’in Chongqing kentinde şiddetli yağışlar nedeniyle sel felaketi yaşandı. Demiryollarının çöktüğü, evlerin sular altında kaldığı felakette 17’den fazla insan yaşamını yitirdi, birçok insan halâ kayıp. 10 binden fazla kişi selden etkilendi, insanlar botlarla şehirden tahliye ediliyorlar. Emekçiler yaşam savaşı verirken egemenler ise aşırı sıcakların, tufanların, sel gibi “doğal afetlerin” devam edeceğini ve halkın bunlara karşı önlem alması gerektiğini söylüyorlar.
Sanki kâra dayalı kapitalist üretim tarzı doğayı talan etmiyormuş gibi, iklim değişikliklerine sebep olmuyormuş gibi, plansız kentleşmeyle şehirler beton yığınlarına dönüştürülmüyormuş, milyonlarca insanın bir arada yaşadığı şehirlerde alt yapı sorunları yokmuş gibi yaşanan felaketlere “doğal afet” diyorlar. Birkaç ay içinde aynı bölgede hem aşırı sıcakların hem tufanların hem sel felaketlerinin öngörülüyor olması normal midir? Bir yanda kuraklık yaşanırken öte yanda aşırı yağışların felakete dönüşmesi doğal olabilir mi? Üstelik tıpkı deprem konusunda olduğu gibi bu felaketlere karşı da halkın kendi imkânlarıyla önlem alması gerektiğini söylemek emekçileri ölüme terk etmektir.
Öte yandan Pakistan’da 25 Haziranda başlayan muson yağmurları yine sel felaketine dönüştü ve can aldı. Çoğu Pencap eyaletinin Lahor kentinde ve 8’i çocuk olmak üzere en az 50 kişi öldü. Güney Asya’da Haziran-Eylül arasında yağan muson yağmurları coğrafyanın yıllık yağışının yüzde 70-80’ini oluşturuyor. Milyonlarca çiftçi bu yağmurların getirdiği bereketle tarımsal üretim yapıyor. Fakat emeğin sömürülmesi ve doğanın yağmalanmasına dayanan, toprağı çimento ve betonla kaplayan, canları korumak için alınması gereken önlemleri maliyet olarak gören kapitalizm her yıl muson yağmurlarını felakete dönüştürüyor. Geçtiğimiz yıl seller Pakistan’ın üçte birini vurmuş, 1700 kişi ölmüş, 2 milyon insan evsiz kalmış, milyonlarca insansa geçim araçlarından yoksun kalmıştı. Ekolojik kriz nedeniyle bu felaketler yıldan yıla daha da ağırlaşıyor ve bedelini yoksul emekçiler ödüyor.
Kapitalist sömürü düzeninin egemenleri için işçi ve emekçilerin savaşlarda, deprem-sel gibi felaketlerde, iş cinayetlerinde, göç yollarında yaşamını yitirmesi hiçbir şey ifade etmiyor. Tersine yıkılan şehirler, yenilenmesi gereken alt yapı ve binalar, yağmalanacak zenginlikler iştahlarını kabartıyor. İşçi ve emekçiler olarak bizi başımıza gelen en büyük felaketten, kapitalist sistemden ve bu yağmacı soyundan kurtaracak önlem birleşip örgütlenerek mücadele etmektir.
Sınav Bitti, Ya Sonra?
İngiltere’de Mücadele Devam Ediyor
- Fransa’da Demiryolu İşçileri İş Bıraktı
- Gürcistan’da Binlerce Maden İşçisi İşsiz Bırakıldı
- İspanya’da Emekçiler: Bizim Üzerimizde Çamur, Sizin Elinizde Kan Var!
- İngiltere’de On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlara Çıktı
- İspanya’da Sel Felaketinde Can Kaybı Yükseliyor
- Dünya İşçi Sınıfının Yoksulluğa, Hak Gasplarına ve Emperyalist Savaşa Karşı Mücadelesi Devam Ediyor!
- Yunanistan Liman İşçileri İsrail’e Silah Sevkiyatını Engelledi
- İtalya’da Ulaşım, Liman ve Otomotiv İşçileri Grev Yaptı
- İspanya’da Emekçiler Yüksek Kiralara Karşı Meydanlara Çıktı
- Avrupa İşçi Sınıfı Emperyalist Savaşı Protestoya Devam Ediyor
- Savaşın Birinci Yılında Dünya İşçi Sınıfı “Emperyalist Savaşa Hayır’ Diyor
- ABD’de Liman İşçilerinden Kitlesel Grev
- Fransa’da İşçiler Greve Gitti
- İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki Saldırıları Dünyanın Dört Bir Yanında Protesto Edildi
- İşçiler Yoksullaştırma Politikalarına Karşı Mücadele Ediyor
- İran’da Maden Faciası: Kapitalizm Can Almaya Devam Ediyor
- ABD’de Binlerce Otel İşçisi Greve Gitti
- Dünya İşçi Sınıfı, Düşmanlaştırma Politikalarına, Hak Gasplarına ve Saldırılara Karşı Mücadeleyi Büyütüyor
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
Son Eklenenler
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...
- Fransa’da devlet demiryolu şirketi SNCF’de örgütlü CGT-Cheminots, UNSA-Ferroviaire, SUD Rail ve CFDT-Cheminots sendikaları, 11 Aralıkta süresiz grev kararı aldı. Dört demiryolu sendikası, grev kararını SNCF’nin yük taşımacılığı birimi olan SNCF Fret...
- Gürcistan’ta madencilik şirketi Georgian Manganese’e ait Zestafoni ferroalyaj tesisi ve Chiatura manganez madeni 1 Kasımdan Nisan 2025’e kadar üretimi durdurduğunu açıkladı. Gürcistan’ın en büyük madencilik şirketi Georgian Manganese’in tesislerinde...
- Çocukların mutlu olduğu, gelecek endişesi taşımadığı, ayrımcılığa maruz kalmadığı; eşitlik, özgürlük, barış dolu bir dünyada yaşamalarını kim istemez ki? Fakat biliyoruz ki dünyamız çocuklar için sıcak bir yuva değil. Kol kanat gerdiğimiz...
- Gebze’de bulunan Grid Solutions ve Schneider Elektrik, İstanbul’da bulunan Hitachi Energy ve Bursa’da bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikaları için Birleşik Metal-İş Sendikası ile MESS arasında yürütülen toplu iş sözleşmelerinde anlaşma sağlanamaması...
- Gün geçmiyor ki her gün bir öncekine rahmet okutacak, canımızı yakan bir olay olmasın. Sistemin iyice çürümesi ve tarifsiz bir bataklığa dönmesiyle birlikte, bu çürümüşlük toplumda derin yaralar açıyor. Bunun sonuçlarından bir yenisi de İzmir’de...
- Bir film sahnesi: İngiltere’de bir madenci bandosu, Rodrigo’nun gitar konçertosunu çalmaktadır. Madencilerin emektar ellerinden ahenkli melodiler akıp giderken arka planda hükümet tarafından kapatılmak istenen bir madenle ilgili toplantılar, yürüyen...
- Bugün 18 Kasım. Türkiye işçi sınıfının mücadele tarihinde önemli bir yer tutan Netaş Grevinin yıldönümü… Netaş işçileri, 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesinin baskı koşullarında bile işçilerin örgütlülüğünün patronları alt edebilecek güçte olduğunu...
- UİD-DER, grevlerinin 81. gününde MKB Rondo işçilerine dayanışma ziyaretinde bulundu. “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Birlikte Karşı Duralım” pankartı ile grev yerine yürüyen işçiler; “MKB İşçisi Yalnız Değildir”, “Yaşasın Sınıf Dayanışması”...
- Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) ilk olarak 2001 yılında gündeme getirildi ancak AKP iktidarı 2018’de işçilerin iradelerinin dışında bu sistemi zorunlu hale getirdi. 2018 yılından beridir işçilerin maaşlarından her ay bu kandırmacaya para...