Buradasınız
Deri-İş Sendikası 29. Kongresi Yapıldı
diğer yazarlar
Deri-İş sendikası 11-12 Ağustos tarihlerinde, Petrol-İş genel merkezinde kongresini topladı. Kongreye çeşitli sendikalardan ve kitle örgütlerinden katılımlar oldu. Kongre, Deri-İş sendikası genel başkanı Yener Kaya’nın veda konuşması ile başladı. Yener Kaya, 35 yıllık Deri-İş sendika üyeliğinde, 30 yıllık başkanlıkla 29. kongreye geldiğini ifade etti. Çeşitli sendika ve kurumlardan temsilcilerin birer konuşma yaptığı kongrede tüzük değişikliğine ilişkin önergeler verildi. Temel olarak iki değişiklik önerildi. Birincisi, sendika maddi açıdan sıkıntıya girmiş olduğundan genel merkezin yönetici sayısının düşürülmesine dairdi. Sunulan öneri kabul edildi. Ardından tüzük değişikliği ile şube sekreterliğinin 1500 olan üye kotasının 800’e indirilmesi önerisi yapıldı. Böylelikle amaçlanan, mevcut durumda üyesi 1500’den az olduğundan dolayı amatör olması gereken bazı şube sekreterliklerinin profesyonel kadrosuna taşınması idi. Bu talep Tuzla şubesinden gelmişti, İzmir delegeleri buna karşı çıktı. Kendilerinin çok zor koşullarda mücadele ettiklerini, önerinin bu yüzden desteklenir bir tarafı olmadığını, halihazırda merkezin uzman kadrosu daraltılırken şubeler için ayrı kadro açmanın yanlış olduğunu dile getirdiler. Öneriyi getirenler ise, bugün elle tutulur tek sağlam yerin Tuzla şubesi olduğunu ve bir tek şube başkanı ile bu işin yürütülemeyeceğini söylediler. Salonda Tuzla ve İzmir delegeleri arasında karşılıklı tartışmalar yaşandı. Oylamada çoğunluk sağlanamadı ve tartışmalar büyüdü. Sonuçta her iki öneri de ayrı ayrı tekrar oylandı, fakat ikinci öneri, öneri sahiplerince geri çekildi. Ardından delegelere söz verildi. İkinci gün yapılan seçimin ardından, başkanlığa aday olanlardan Musa Selvi 135 oy, Bayram Ateşoğlu 51 oy, vekillikte ise Gürsel Menteşe 91, Yusuf Gökçe 43, Hasan Sonkaya 60 oy aldı.
Genel olarak bakıldığında oldukça hararetli geçen kongrede, sınıf mücadelesi açısından sorgulanması gereken birçok nokta bulunmaktadır. En başta, işçi hareketinin bugünkü dibe vurmuşluğu içerisinde nispeten mücadeleci çizgi izleyen bir sendika olarak bilinen Deri-İş’in mevcut durumu gelmektedir. Bu, sınıf hareketinin genel durumuyla birlikte, enine boyuna sorgulanması ve cevaplanması gereken bir konudur. Ancak bu sayede deri işçileri geçmiş günlerdeki gibi örgütlü ve mücadeleci bir ruha kavuşturulabilir.
- Eğitim Sendikaları Proje Okullara Yapılan Keyfi Atamaları Protesto Etti
- İşçiler, Emekliler Mücadele Ediyor, Mücadele Kazandırıyor
- “Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz” Diyen Sağlık Emekçileri Bir Kez Daha İş Bıraktı
- SES: Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!
- İşçiler, Kamu Emekçileri, Çiftçiler Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Tokat’tan Diyarbakır’a Maden Şirketlerine Karşı Köylüler Mücadele Ediyor
- Çiftçiler Düşük Fiyat Dayatmasına Karşı Çıkıyor
- 112 Acil Sağlık Çalışanlarından Eylem
- Tüm Emeklilerin Sendikası: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Kazandı!
- Mersin Dizge Okulu Öğretmenleri Düşük Ücretlere Karşı Eylem Yaptı
- Manisa Gördes’te Madene Karşı Direniş Nöbeti Sürüyor
- Özel Sektör Öğretmenleri Hakları İçin Eylemde
- Bursa ve İzmir’de İşten Atma Saldırılarına Karşı Eylemler
- Hak Gasplarına Karşı Mücadeleler Sürüyor
- Sendikal Baskılar Mücadeleyle Aşılıyor
- IFFCO Türkiye Fabrikasında Sendika Düşmanlığı
- Sendikalaşma Hakkı Engelleniyor, İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Sağlık İşçileri Haklarını İstiyor
- Antep’ten Ankara’ya İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
Son Eklenenler
- Gerek dünyada gerekse yaşadığımız ülkede öyle olaylar, öyle gelişmeler yaşanıyor ki ilk bakışta her şey çok bilinmeyenli bir matematik denklemi gibi karmaşık ve anlaşılmaz görünebilir. Nasıl ki matematikte karmaşık problemleri çözebilmek için...
- İrfan Yalçın’ın “Ölümün Ağzı” romanı, 1940’lı yıllarda Zonguldak köylüsünün “mükellef” adı altında bedavaya çalıştırıldığını belgeleyen bir tanıklıktır. Dönemin tek partili rejiminde, İsmet İnönü madeni teftişe gittiğinde, karşısına dizilen...
- Ha geldi, ha gelecek, yok yok bu sene gelmeyecek derken Yaren leylek Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Uluabat Gölünün kıyısında balıkçı Âdem amcayla buluştu. On dört yıllık dostluk! Adı gibi yarenlik yapıyor Âdem amcaya. Aslında kimsenin haberi...
- 11 Nisan’da Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Emek ve Demokrasi Güçleri ve öğrenciler birçok ilde tutuklu öğrencilerin serbest bırakılması talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İstanbul’da KESK İstanbul Şubeler Platformunun...
- Yunanistan’da işçi ve emekçiler bir kez daha kamu ve özel sektörde 24 saatlik genel grev gerçekleştirdi. Tembi tren felaketinin ikinci yıldönümü olan 28 Şubatta tarihindeki en büyük grev ve protestolara sahne olan Yunanistan’da, 9 Nisanda bir kez...
- KESK’e bağlı Eğitim Sen, Birleşik Kamu-İş’e bağlı Eğitim-İş ve Hürriyetçi Eğitim Sen, 10 Nisanda birçok ilde Milli Eğitim Müdürlükleri önünde, kent meydanlarında, sendika şubelerinde proje okullara yapılan keyfi atamalara karşı basın açıklamaları...
- Üzerine sayfalarca yazı yazılabilecek, saatlerce sohbet edilebilecek bir konunun en öz, en çarpıcı halidir sloganlar… Hele ki işçi sınıfının sloganları! Birkaç kelimeyle büyük anlamlar sırtlanırlar. Kimisi somut bir talebi anlatır, kimisi bir...
- Ankara’nın Beypazarı ilçesinde bulunan Çayırhan Maden Ocağında 10 Nisanda gece vardiyası sırasında meydana gelen patlamada 2’si ağır olmak üzere 14 işçi yaralandı.
- Evrensel sağlık kapsamı; tüm insanların ihtiyaç duydukları sağlık hizmetlerine, ihtiyaç duydukları yer ve zamanda, mali sıkıntı çekmeden erişebilmeleri anlamına gelir. Sağlığın geliştirilmesinden, hastalıkların önlenmesine, rehabilitasyon ve...
- Gençlik yılları insanın en güzel, en verimli, en dinamik yılları olarak tanımlanır. Fakat gençlerin dinamizmleri yok ediliyor, gelecekleri ve hayalleri çalınıyor, toplum nefessiz bırakılıyor. Kapitalizm genç kuşaklara bir gelecek vaat etmiyor....
- Ruhunda özgür bir dünyanın umudunu taşıyan, yüreği bencil çıkarlarla değil, toplumsal kurtuluş özlemiyle çarpan sevgili büyüklerimiz ve değerli genç arkadaşlarımız, merhaba!
- Rejimin 19 Martta başlattığı saldırı dalgasına karşı başlayan protestolarda öğrenci gençler kitlesel katılımıyla dikkati çekmişti. Günlerce süren eylemlerde, polis barikatlarına, polisin şiddetli müdahalesine rağmen alanları terk etmeyen yüzlerce...
- Çünkü büyük kapitalist ülkeler, milyonlarca emekçinin vergileriyle oluşan bütçeleri sağlık, eğitim, barınma gibi temel ihtiyaçlara değil daha fazla silahlanmaya akıtıyorlar. Baskıcı ve otoriter uygulamaları arttırıyor, demokratik hak ve özgürlükleri...