DİSK 15-16 Haziran Anma Etkinlikleri Gerçekleştirdi

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) 15-16 Haziran 1970 Büyük İşçi Direnişinin 54. yılı kapsamında “Şanlı 15-16 Haziran İzinde, Ekmek Adalet Hürriyet Mücadelesine” başlığıyla çeşitli eylem ve etkinlikler gerçekleştiriyor. 12 Haziranda DİSK’in örgütlü olduğu işyerlerinde bildiriler okundu. Okunan bildirilerde, Türkiye işçi sınıfının bugün yaşadığı sorunlara karşı verdiği mücadelede 15-16 Haziran deneyiminin önemi vurgulandı. DİSK’in anma programları 13 Haziranda İstanbul ve Ankara’da yapılan ortak basın açıklamalarıyla devam etti.

İstanbul Kadıköy’de Yoğurtçu Parkında bir araya gelen DİSK’e bağlı sendikalar, DİSK üyesi işçiler ve grevde olan MERSEN işçileri “Şanlı 15-16 Haziran İzinde, Ekmek Adalet Hürriyet Mücadelesine” yazılı pankart arkasında toplandılar. Burada bir açıklama yapan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu bugün tüm baskılara rağmen emeğine, ekmeğine sahip çıkmak için mücadele eden işçileri selamladı. Çerkezoğlu, 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişinin örgütlü işçi sınıfının gücünü göstermesi açısından önemini vurguladı: “Sermaye ve iktidarlar ne kadar güçlü olursa olsun, elinde hangi baskı araçları olursa olsun işçi sınıfının ve emeğin haklı mücadelesinin ve onun örgütlü gücünün asla ve asla ortadan kaldırılamayacağının en önemli göstergesidir 15-16 Haziran.”

2024-06-13_15-16_haziran_anma_ankara_ulus.webp

Ankara

Konuşmasında Türkiye’de işçilerin bugün içinde olduğu duruma değinen Çerkezoğlu, işçilerin emekçilerin, emeklilerin çok zor günlerden geçtiğini, yüksek enflasyon karşısında maaşların eridiğini, gelirde ve vergide adaletsizliğin, zenginle yoksul arasındaki farkın arttığını, sendikal haklar başta olmak üzere özgürlüklerin kısıtlandığını belirtti. Bu zorlu günlerin nasıl aşılacağını 15-16 Haziran’ın gösterdiğini söyledi.

Çerkezoğlu, 15-16 Haziran 1970’de sermayenin ve iktidarın DİSK’in önünü kesmek için neden yasa çıkarmak istediğine şu sözlerle değindi: “Çünkü DİSK 1967’deki kuruluşuyla beraber işbirlikçi sarı sendikacılığa karşı sınıf ve kitle sendikacılığı çizgisiyle her gün daha fazla güçlenmekteydi. DİSK güçlendikçe ücretler yükselmekte, işçiler yeni haklar elde etmekteydi. DİSK güçlendikçe işçi sınıfı güçleniyordu, sömürü düzeninin çarklarını bir bir kırıyordu, işçiler işyerlerinde ve ülkede söz ve karar sahibi oluyordu. Patronlar ve iktidar bu gelişmelerden rahatsız olduğu için DİSK’i yok etmek istiyordu. İşçileri sarı sendikalara mahkûm etmek için hazırladıkları yasal düzenlemeyi kolayca hayata geçireceklerini düşündüler. DİSK’in çağrılarına, çabalarına kulaklarını tıkadılar. İşçilerin tepkilerini dinlemediler. Biz yaparız olur, dediler. Ama yanıldılar.” Çerkezoğlu konuşmasının devamında 15-16 Haziran’da yüzbinlerce işçinin katıldığı mücadele sonucunda meclisten çıksa da yasanın fiili olarak uygulanamadığını, sonrasında da iptal edilmek zorunda kalındığını söyledi. Çerkezoğlu, konuşmasını 15-16 Haziran direnişinin izinde örgütlü mücadeleye çağrı yaparak sonlandırdı.

Basın açıklamasının ardından 15-16 Haziran direnişi sırasında katledilen Yaşar Yıldırım, Mustafa Bayram ve Mehmet Gıdak anısına Yaşar Yıldırım’ın öldürüldüğü yere kısa bir yürüyüş gerçekleştirilerek karanfiller bırakıldı, saygı duruşunda bulunuldu.

Açıklama ve yürüyüş sırasında “Yaşasın 15-16 Haziran Direnişimiz”, “Haziranın İzinde Kurtuluş Ellerimizde”, “Yaşasın Örgütlü Mücadelemiz”, “Gelirde Adalet Vergide Adalet”, “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiç Birimiz”, “Direne, Direne Kazanacağız”, “Yaşasın Ekmek Hürriyet Mücadelemiz”, “Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği”  sloganları atıldı.