Buradasınız
DİSK’in 15. Olağan Genel Kurulu Gerçekleşti

DİSK’in 15. Olağan Genel Kurulu 12-13-14 Şubat tarihlerinde Pendik Green Park Otel’de gerçekleşti. Program, Ruhi Su Dostlar Korosu’nun seslendirdiği ezgilerle başladı. Müzik dinletisinin ardından kongre salonuna gelen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu, salondaki delegelerin protestosuyla karşılaştı. Salondan yükselen “Tazminata Uzanan Eller Kırılsın”, “Katiller Dışarı!” sloganları üzerine Soylu salonu terk etmek zorunda kaldı.
Başta DİSK’in kurucu Başkanı Kemal Türkler olmak üzere, iş cinayetlerinde, emek, demokrasi ve özgürlük mücadelesinde, sermaye eliyle katledilenleri anmak için saygı duruşunda bulunuldu. Saygı duruşunun ardından DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, açılış konuşmasını yapmak üzere DİSK Genel Başkanı Kani Beko’yu sahneye davet etti. Beko, Türkiye’nin şu an içinde bulunduğu duruma dikkat çekerek şöyle konuştu: “İşçilerin haklarını daha iyi savunmak ve ilerletmek için ülkemizin bağımsız, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devleti olması gerekmektedir. Bu hakları daha iyi savunmak ve ilerletmek için işçilerin birliğinin sağlanması gerekmektedir.” Geçtiğimiz dönemde örgütlenme hakkının, düşünme ve ifade özgürlüğünün, toplantı ve gösteri hakkının, grev hakkının ayaklar altına alındığını ifade eden Beko, hukuk ve adalet mücadelesinin zorunluluk olduğunu söyledi ve işçi sınıfının barışa ve kardeşliğe ihtiyacı olduğuna dikkat çekti. Beko, hükümetin kıdem tazminatını fona devretmesini kabul etmeyeceklerini, çünkü bugüne kadar kurulan fonlardaki paraların işçilere verilmediğini söyledi. Beko, sözlerini “Yaşasın İşçilerin Birliği, Yaşasın Halkların Kardeşliği, Yaşasın DİSK!” diyerek sonlandırdı.
Beko’nun konuşmasının ardından kurulu yürütmek üzere divan seçimi yapıldı. Divanın seçilmesiyle birlikte kürsü konuklara bırakıldı. İlk söz CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na verildi. Düzen partisi lideri Kılıçdaroğlu, sosyal devletin nasıl olması gerektiğinden dem vurdu. Konuşmasında Ecevit’e övgüler düzen Kılıçdaroğlu, ülkede yaşanan sorunların çözümü için kendi partisini öne çıkardı.
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardından HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş söz aldı. Demirtaş, “kapitalizmi kendine mabet görenlerden, paranın önünde secde edenlerden işçiye değer vermesi beklenemez” diye konuştu. “Sıradan bir dönemden geçmiyoruz” diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Savaştan yana olanlar tek bir çıkar etrafında birleşiyorsa bu ülkenin solcuları, ilericileri, aydınları, işçileri temel ilkelerde bir araya gelmelidir.” Emek, demokrasi ve barışın birbirinden ayrılamayacağını ifade eden Demirtaş; barışın sadece silahların susması demek olmadığını, emek sorunu, kadın sorunu, kıdem tazminatının gaspı, taşeron işçilik, iş cinayetleri gibi sorunların da çözülmesi demek olduğunu belirtti.
DİSK’in genel kuruluna uluslararası sendikalardan da konuklar katıldı. ITUC (Uluslararası Sendikalar Konfederasyonu) Genel Başkanı João Antonio Felicio ve Genel Sekreter Vekili Jaap Wienan birer konuşma yaptılar. Konuşmalarında, Türkiye’de yaşanan olumsuz süreci gördüklerini ve adaletsizliğe, eşitsizliğe, anti-demokratik uygulamalara karşı DİSK ile birlikte mücadele edeceklerini ifade ettiler. Ankara katliamını unutmayacaklarını söyleyerek, barışın yoksulların çıkarına olduğunu, bu nedenle barışı ancak yoksul kitlelerin savunabileceğini vurguladılar. Uluslararası dayanışmanın altını çizerek konuşmalarını sonlandırdılar.
Uluslararası sendika temsilcilerinin konuşmalarının ardından, KESK Genel Başkanı Lami Özgen, TMMOB Genel Başkanı Mehmet Soğancı, İstanbul Tabip Odası Başkanı Selçuk Erez, TTB Merkez Konsey Üyesi Hüseyin Demirdizen ve çeşitli demokratik kitle örgütlerinden temsilciler konuşmalarını yapmak üzere kürsüye çıktılar. Yapılan konuşmalardaki ortak vurgu; demokrasi ve emek mücadelesinde ortaklaşarak mücadeleyi büyütmek yönündeydi.
İkinci gün
Genel kurulun 2. günü DİSK’in kuruluşundan bugüne uzanan faaliyetlerinden derlenen video ile başladı. Videonun ardından tüzük değişiklikleri oylamaya sunuldu ve raporlar okundu. Raporların okunmasından sonra delegelere söz verildi. DİSK’e bağlı sendika yöneticilerinin delege olarak yaptıkları konuşmalarda genel olarak; dünyada yürüyen emperyalist savaşların ve ekonomik krizin faturasının işçi sınıfına kesildiği ve işçi sınıfının bu saldırılara karşı mücadele etmekten başka çaresinin olmadığı vurgusu yapıldı. Kürt illerinde yürütülen savaşa da değinen konuşmacılar, bu savaşın işçi sınıfının çıkarına olmadığını söyleyerek işçilerin birliği ve halkların kardeşliği mesajı verdiler. İşkolu barajı altında kalan sendikalardan yöneticiler, örgütlenme konusunda DİSK’in tarihine yakışır bir şekilde dayanışma içerisinde olunması gerektiğini, bu konuda bazı “güçlü” sendikaların yeterli dayanışmayı göstermediğini ifade ettiler. Türkiye’de işçi sınıfının haklarına yönelik saldırılara dikkat çeken sendikacılar, “Kıdem tazminatımız kırmızıçizgimizdir” diyerek mücadelede kararlı olduklarını söylediler.
Kani Beko ve Adnan Serdaroğlu’nun Genel Başkanlık için yarışacağı 3. gün gergin başladı. Kurulda ilk sözü Arzu Çerkezoğlu aldı. Çerkezoğlu, son güne kadar Dev-Sağlık-İş olarak yönetime aday olmayı düşünmediklerini, Adnan Serdaroğlu’na genel sekreterliği önermek için görüşme talep ettiklerini fakat ret cevabı almaları üzerine genel sekreterliğe aday olduğunu söyledi. Çerkezoğlu, konuşmasına “Adnan Bey ile kendisinin içinde bulunduğu, benim içinde bulunmadığım yönetim kurulu için konuşmak istedik. Adnan Bey benimle asla görüşmeyeceğini söyledi. Birbirimizi sevmeyebiliriz de. Hırsızlık mı yaptık? Arsızlık mı yaptık, neden bizimle konuşulmuyor? Neden böyle bir tavır gösteriliyor? Kadın olduğumuz için mi solcu olduğumuz için mi” şeklinde devam ederken, BMİS, Nakliyat İş, Sosyal-İş delegeleri Çerkezoğluna tepki gösterdiler.
Serdaroğlu adaylıktan çekildiğini açıkladı ve BMİS, Nakliyat İş, Sosyal-İş sendikalarının delegeleri salonu terk etti. Daha sonra kürsüye çıkan Kani Beko, DİSK’e bağlı 22 sendikanın bütünüyle ortak mücadele yürütmek istediklerini söyledi. Yıllardır işçilerle birlikte mücadele ettiğini söyleyen Beko kendisine yönelik “fazla siyasete karıştığı” yönündeki eleştirilere de cevap verdi. Arzu Çerkezoğlu ve kendisine milletvekilliği teklifi yapıldığını, bu teklifleri kabul etmeyerek DİSK içinde mücadeleye devam ettiklerini ifade etti. Beko, Genel-İş ve Lastik-İş sendikaları olarak tüm sendikaların çıkarına bir liste hazırladıklarını belirterek yönetime yapılan eleştirilerin haksız olduğunu söyledi. Kani Beko’nun kürsüdeki açıklaması sırasında, salonu terk eden delegelerle bir basın açıklaması gerçekleştiren Serdaroğlu seçilecek yönetime karşı mücadele yürüteceklerini söyledi.
Serdaroğlu’nun adaylıktan çekilmesiyle kalan tek genel başkan adayı Kani Beko, 282 geçerli oyun 257’sini alarak yeniden DİSK Genel Başkanı oldu. Genel Sekreterliğini Arzu Çerkezoğlu’nun yapacağı DİSK’in yeni yönetim kurulu üyeleri de Cafer Konca, Mustafa Safvet Yahyaoğlu, Cemal Poyraz, Aladdin Sarı, Kamber Saygılı oldu.
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- İşçiler, Emekçiler, Emekliler Eylemde
- Kamu Emekçileri ve Belediye İşçilerinden Eylemler
- Tez-Koop-İş’ten Çalışma Bakanlığı Önünde Eylem
- TPI Compozit’te Grev Başladı
- Emek Örgütlerinden Çalık Holding Önünde Eylem
- Emekçiler Baskılara ve Hak Kayıplarına Karşı Mücadele Ediyor
- TÜPRAŞ İşçileri Sefalet Zammını Kabul Etmiyor
- İzmir’den Kocaeli’ye İşçiler Grev Diyor
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Belediye İşçileri Sendikal Baskılara, İşten Atma Saldırısına, Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
- Eğitim Sen: “Öğretmenler Sizin Projeniz Değil! Sürgüne Hayır!”
- Belediyelerde Grev Sesleri Yükseliyor
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- “Tutuklu Öğrencileri Serbest Bırakın” Eylemleri
- DİSK: “Emeğimiz, Haklarımız, Geleceğimiz ve Demokrasi İçin Ayaktayız”
- Manisa’da Mercan Makina’da Direniş Başladı
- Sağlık Çalışanları Tıp Bayramında İş Bıraktı
- Tersane ve Belediye İşçileri Ücret Gaspına Karşı Mücadele Ediyor
Son Eklenenler
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...
- Kısa bir zaman öncesine kadar direnişte olan, direniş boyunca pek çok kez polis saldırılarıyla yüz yüze gelen bir işçi kardeşimizle 19 Mart’tan sonra yaşanan protestolarla ilgili haberleri izliyor, sohbet ediyorduk. Bir anda öfkeyle, “şunlara bak,...
- Siyasi iktidar yoksullaştırma politikalarını sürdürüyor. Enflasyon balyozunu işçi ücretlerine, emekli aylıklarına, kamu çalışanlarının maaşlarına indiriyor, ücretleri tuzla buz ediyor. İşçilerin, kamu emekçilerinin, emeklilerin cebinden çalınan...