Buradasınız
Ekim Devrimi İşçileri Birleştiriyor!
Topkapı’dan bir işçi
Merhaba Dostlar!
İşçilerin birliğini sağlamaya çalışan ve bunun için durmaksızın çalışan derneğimiz UİD-DER, Ekim Devriminin yıldönümü olan 7 Kasımda, Bostancı temsilciliğinde, çeşitli sektörlerden işçileri bir araya getirdi. UPS direnişinden dostlarımız ve geleceğin işçileri olan öğrenciler de aramızdaydı. İlk önce, kendi ellerimizle hazırladığımız yemeklerimizden güzel bir sofra kurduk ve hep birlikte yemeklerimizi yedik. Daha sonra dernek temsilcimiz, kısa bir konuşma yaptı. Konuşmadan sonra, Ekim Devrimiyle ilgili bir video izledik. Marşlarımızın, türkülerimizin söylenip, şiirlerimizin okunmasından sonra, sıra sınıf kürsüsü bölümüne geldi. Konuşmak isteyen işçi arkadaşlar, içlerinden gelenleri bizlerle paylaştılar. En sonunda da, halaylarla etkinliğimize son verdik. Yani kısacası dostlar, dopdolu bir gün geçirdik. Ancak, benim dikkat çekmek istediğim bir husus var. Bizi bir araya getiren, güzel bir gün geçirmemize vesile olan Ekim Devrimi ne idi ve ne için yapılmıştı?
Aslında dostlar, Ekim Devrimi tarihteki en önemli dönemeçlerden birisidir. İşçi sınıfının tarihte ilk kez sömürücü azınlığa karşı şaha kalkıp iktidarı fethettiği bir devrimdir. Ekim Devrimi, bütün ülkelerin işçilerinin umut ışığıdır ve bu ışık bugün de yanmaya devam etmektedir. O dönemin Rusya’sının patronlarına, büyük toprak sahiplerine ve Çarlığa karşı indirilen bir şamardır aynı zamanda. Ve sadece Rusya’da değil, bütün dünyada yankılanmış ve devam etmekte olan Birinci Dünya Savaşına da son vermiştir. Devrimle birlikte işçiler kendi içlerinden seçtikleri temsilciler aracılığıyla “Sovyet” denilen kendi meclislerini oluşturmuşlardır. Son derece demokratik bir işleyişe sahip olan işçi sovyetleri, istendiği anda temsilcilerin görevden alınması sağlayan bir yapıya sahip olmuştur. Yani bugünkü demokrasiden kat kat yüksek olan bir demokrasi uygulanmıştır: İşçi Demokrasisi.
1917 Ekim Devrimiyle o dönemin işçileri bizlere patronsuz bir düzenin nasıl kurulabileceğini göstermişlerdir. Ancak unutmamak gerekir ki, bu kendi kendine olan bir şey değildi. Öncesinde, işçi sınıfının örgütlülüğü yolunda muazzam çalışmalar yürütülmüştü. İşçi sınıfı her düzeyde, her alanda örgütlü bir mücadele yürütüyordu. John Reed’in meşhur kitabı “Dünyayı Sarsan On Gün”de söylediği gibi, trenlerde yolculuk süresince bile örgütlülük sağlanıyordu. Yolculuk boyunca trendeki işçiler kendi aralarında yolculuk komitelerini kurup, tren içinde düzeni tahkim ediyorlardı. Ekim Devriminin bize bıraktığı en önemli miraslarından biri de, işçilerin patronlara karşı mücadelesinde örgütlü hareket etmesi, omuz omuza, kardeşçesine birlikteliğin sağlanmasıdır.
Bugün, bizlere umut aşılayan Ekim Devrimi gibi devrimlere şiddetle muhtacız. Bunun sağlanması için durmak yorulmak bilmeksizin, ter akıtarak ve adeta iğne ile kuyu kazar gibi işçi sınıfının örgütlü mücadelesinin sağlanması gerekmektedir. Örgütlü bir işçi sınıfı, neler yapabileceğini bize tarihte gösterdi. Biz de bu yolda emin adımlarla yürüyerek, UİD-DER gibi işçi derneklerinde örgütlenmeliyiz. Patronların kâr hırsına, bizleri sabahtan akşama kadar çalıştırmasına son verebilmek için; örgütlenelim, bir araya gelelim, hep birlikte mücadele edelim. Dostlar! Sizleri, Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği çatısı altında mücadele etmeye çağırıyorum.
Yaşasın örgütlü mücadelemiz!
Ellerinize Ve Yalana Dair
Son Eklenenler
- Türkiye’de seçimler öncesinde çok sayıda emekli eylemi gerçekleşti. Emeklilerin yaşadığı sorunların sandığa yansıyarak yerel seçimleri etkilediği herkesin malumu… Sorunlarımız bitmedi ve seçim sonrasında da emekliler olarak taleplerimizi haykırmaya...
- Merhaba dostlar; bizler İstanbul’dan bir grup öğretmeniz. 1 Mayıs’a yaklaşırken duygularımızı siz işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik. Öncelikle her sene olduğu gibi bu sene de 1 Mayıs coşkusunu haftalar, aylar öncesinden hissetmeye başladık. O...
- Öz Gıda-İş Sendikasında örgütlü işçilerin 7 Marttan beri grevde olduğu Abalıoğlu Lezita fabrikasında 16 Nisanda jandarma işçileri ve sendikacıları darp etti ve ters kelepçeyle gözaltına aldı. Yaralanan 8 işçi hastaneye kaldırıldı. İzmir Kemalpaşa’da...
- 17 Nisan Sağlıkta Şiddete Karşı Mücadele Günü kapsamında Türkiye’nin pek çok kentinde sağlık emekçileri basın açıklamaları gerçekleştirdi. 12 yıl önce Gaziantep’te görev sırasında katledilen Dr. Ersin Arslan ve sağlıkta şiddet sonucu yaşamını...
- Bursa’da faaliyet gösteren Durak Tekstil’de 6 işçi Öz İplik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılmış ve fabrika önünde direnişe geçmişlerdi. 6 Şubattan itibaren direnişlerine kararlı bir şekilde devam eden Durak Tekstil işçileriyle dayanışma...
- Sermaye sınıfı ve iktidar bizi bir birey, bir insan olarak değil sadece ucuz işgücü kaynağı olarak görüyor. Çok çocuk doğurmamızı, gelecek işçi kuşaklarını yetiştirmemizi beklerken, kadın istihdamını teşvik ettiklerini söylerken, doğum ve emzirme...
- Adıyaman’ın Besni ilçesinde bulunan Mega Polietilen fabrikasında 2 aylık ücretleri gasp edilen işçiler 8 Nisanda iş bırakarak direnişe başladı. 15 Nisanda BİRTEK-SEN’in çağrısıyla fabrika önünde bir dayanışma eylemi yapıldı. 5 Nisandan bu yana...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü için mücadelesinden doğan 1 Mayıs’ın 138 yıllık bir tarihi var. Kuşaklar boyunca kadın ve erkek işçiler işgününü 8 saate indirmek için mücadele ettiler ama bu mücadele işgününün kısaltılması talebiyle sınırlı kalmadı...
- Hepimiz artan hayat pahalılığından şikâyet ediyoruz. Geçimimizi sağlamakta, ay sonunu getirmekte zorlanıyoruz. Çarşı-pazarda, marketlerde hep aynı sohbeti yapıyor, aynı dertten yakınıyoruz: Hayat çok pahalı! Çoğumuz için tatil yapmak, hafta sonu...
- İsrail’in Gazze’ye saldırıları altıncı ayını geride bırakırken altı aydır meydanları dolduran İngiltereli işçi ve emekçiler “acil ve kalıcı ateşkes” ve “İsrail’e silah satışının sonlandırılması” talepleriyle bir kez daha meydanlara çıktı. 13 Nisanda...
- Otuz yıl boyunca kesintisiz çalışmış, ücreti daha cebine girmeden SGK primleri ve vergileri kesilmiş, EYT’li emekli bir işçiyim. 2024 yılı Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından emekliler yılı ilan edildi ama emekliler sefalet içinde yaşamaya mahkûm...
- Ezilenlerin safında mücadele eden, şiirlerini ve oyunlarını işçi sınıfına adayan Bertolt Brecht, “Yarının Büyüklerine Şiirler” kitabında, beşiğinin başucunda oğluna seslenen bir ananın ninnisine yer verir. Geçmişten bugüne ninniler, çocukların...
- Sevgili işçi kardeşlerim, hepinize merhaba. Bu mektubumda sizlerle sözü eğip bükmeden konuşmak ve gerçekler üzerine hasbihal etmek istiyorum. Yani gerçekleri olduğu gibi konuşalım. Biliyorum ki kursağınıza giren her lokmayı alın teriniz, elinizin...