Buradasınız
Emekçilerin Sabır Taşı Çatlıyor

Siyasi iktidar ve patronlar, koronavirüs perdesiyle gizlemeye çalıştıkları ekonomik krizin faturasını işçilere kestikçe yoksulluk da, yoksulların sayısı da artıyor. Türk-İş’in açıkladığı 2020 Eylül raporuna göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 2 bin 447 lira, yoksulluk sınırı ise 7 bin 983 lira oldu. Türkiye’de işsizlerin sayısı 10,4 milyonu, ücretsiz izinde olup günlük 39 lirayla yaşamaya çalışanların sayısı ise 2 milyonu buluyor. Kısa çalışmada olan 1,2 milyon işçi var. Henüz bir işi olup da çalışanların neredeyse yarısı asgari ücret alıyor, geri kalanların büyük kısmı asgari ücrete yakın bir ücretle çalışıyor. 8 milyondan fazla emekli asgari ücretin altında emekli maaşı alıyor. Bu yılın Ocak ayından bu yana asgari ücret 100 dolar eridi. Liranın dolar karşısındaki yüzde 31’lik değer kaybı, iğneden ipliğe her şeye gelen zamlarla kendisini gösterdi. Enflasyon yüzde 30’lara dayanmış durumda. Durum ortada: Yoksulların ve açlık sınırının altında bir gelirle yaşamaya çalışanların sayısı artıyor, zaten bu durumda olanların yoksulluğu ise daha fazla derinleşiyor. Hal böyleyken iktidar ortağı Devlet Bahçeli, bu tablodan kendisi de sorumlu değilmiş gibi “komşusu açken tok yatan bizden değildir” diyerek “askıda ekmek” kampanyası başlatırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan “mümin yoklukta sabredendir” diyerek yoksullara sabretmelerini öğütlüyor.
Ama artık emekçilerin sabır taşı da çatlıyor! Pandemiyi fırsat bilen Systemair HSK patronunun ücretsiz izne çıkardığı işçiler sessizce evlerine gitmeyi reddediyor, direniyorlar. Yıllardır alacakları ödenmeyen Somalı maden işçilerinden birinin eşi duruma isyan ederek “askıya ekmek asıyorlar. Ekmek asmayacaksınız arkadaşım, iş vereceksiniz, alın terini vereceksiniz ki millet kendi ekmeğini kendi götürecek” diyor.
Geçirdiği iş kazasının ardından engelli kalan Somalı maden işçisi haykırıyor: “Eşimin eline pazar parası veremiyorum. Evimin giderlerini karşılayamıyorum. Bana 525 lira engelli maaşı bağladılar. Bu mudur adalet? Bu mudur işçiliğin bedeli?” Denizli’de Valinin neden maske takmadığını sorduğu esnaf “gebermek istiyorum” diyerek isyan ediyor. “Ayağımızda çorap yok, maske takmışız… Maske benim son derdim. Benim asıl derdim geçim. 2-3 aylık kiram birikmiş durumda, 3 tane elektrik faturam birikti” diyor.
Patronlara her türlü destek ve teşvik verilirken, işsizlik fonu peşkeş çekilirken, işçilere grev yasaklarını, polis ve jandarma saldırısını, esnek ve güvencesiz çalışmayı, günlük 39 liralık sefalet ücretini reva gören siyasi iktidarın nasıl bir zihniyete sahip olduğu açıktır. Düşünün ki, sarayın sadece bir günlük harcaması 10 milyon lira, yani 4 bin 300 asgari ücretlinin bir aylık geliri kadardır. 4 bin 300 işçi ailesinin evine giren bir aylık parayı bir günde harcamayı kendisinde hak görenler, işçilere “sabredin” diyorlar. Boğazımızdan çekip aldıkları ekmeğimizi askıya asarak bir de utanmadan “komşusu açken tok yatan bizden değildir” sözünü hatırlatıyorlar. Evet, haklılar! Onlar bizden değiller! Hiçbir zaman da olmadılar. Bu gerçeği her geçen gün daha fazla sayıda emekçi görüyor ve sabır taşı artık çatlıyor!
Şilili Emekçiler Yeniden Meydanlarda
Yıllar Sonra 1. Sınıfa Tekrar Başlamak
- İzmir Belediye İşçilerinin Grevinin Gösterdikleri
- Tüm İnsanlık İçin Atan Kalplerin Anısına
- Enflasyonun Bize Faturası
- Örgütlü Gücümüzden Korkuyorlar Kardeşlerim
- TPI Compozit Grevcilerinin Anlattıkları
- İşçiler Grevi Nasıl Yürütmeli?
- Yönetmen ve Senarist Ali Özgentürk’e Veda
- Sırrı Abi, Beynelmilel ve İşçi Sınıfının Enternasyonali
- Yaşasın Sınıf Dayanışması
- Soma Katliamının 11. Yılında 301 Madenci İçin Eylemler Yapıldı
- Erol Eğrekler Katlediliyor, Holdingler İşçilerin Kanıyla Büyüyor!
- Benim Onurlu ve Dirençli Devrimci Hasan Dayım
- ERLAU Direnişinde İşçinin Gücü
- Koca Yürekli İnsan, Güle Güle…
- “Gerçek Enflasyonun Altındaki Zammı Kabul Etmiyoruz!”
- “Deprem Siyaset Üstüdür” Yalanına Kanmamak İçin Örgütlü Mücadeleye
- On Binler Sırrı Süreyya Önder’i Sonsuzluğa Uğurladı
- Sırrı Süreyya Önder’i Kaybettik, İşçi Sınıfı Anısını Yaşatacak
- 1 Mayıs 1977’de Yaşamını Yitirenler Anıldı
- İSİG Meclisi ve İTO’dan Ortak Açıklama: “Çocuk İşçiliğiyle Mücadeleye!”
Son Eklenenler
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...
- Toplumda gelecekle ilgili düşünceler ve planlar genellikle maddiyat üzerinden oluşuyor. İyi bir eğitim, iyi bir iş, iyi bir kariyer… Bunları yerine getirince ekonomik ve sosyal açıdan rahat yaşamak mümkünmüş gibi düşünülüyor. Ama sömürü düzeni olan...
- Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinin örgütlü olduğu Kocaeli Çayırova’da bulunan Portakal Plastik ve Porvil fabrikalarında 7 Mayısta başlayan grev 3 Haziranda anlaşmayla sona erdi. Petrol-İş Sendikası Genel Merkezinde Petrol-İş Genel Merkez...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikasının öncülüğünde 29 Mayıs’ta greve çıktı. Grev yedinci gününde sürerken, grevi ve işçilerin mücadelesini...
- İzmir Büyükşehir Belediyesine ait İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir’de çalışan Genel-İş üyesi yaklaşık 23 bin işçi, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde düşük ücret dayatılmasına karşı ve eşit ise eşit ücret talebiyle 29 Mayısta greve çıktı. Belediye...
- Her 1 Mayıs sabahını gecesinde uyuyamadığım, bir an önce sabahı karşılamanın heyecanıyla beklerim. Tüm dünyada milyonlarca işçi renk, ırk, ülke gözetmeksizin alanlara meydanlara çıkıyor ve tek yürek oluyor! Taleplerimiz ve mücadelemizde ortaklaşıyor...
- Neden “UİDER” değil, UİD-DER” dediğimi anlatmak istiyorum size. Geçtiğimiz günlerde bir işçi kardeşimiz bana UİD-DER’in açılımını sordu. Yanıtladım: “Uluslararası İşçi Dayanışması Derneği, kısaca UİD-DER.” Fakat internette arama yaparken kısaltmayı...
- Son yıllarda egemenlerin ekonomik ve siyasi krizlerden söz ederken “fırtına” ya da “kasırga” benzetmesine çok sık başvurduklarına şahit oluyoruz. Mesela JP Morgan CEO’su 2022’de yaklaşan ekonomik belirsizlikleri tarif etmek için “ekonomik kasırga”...
- Bazı insanlar vardır, kalpleri sadece kendileri için değil, tüm insanlık için, yeryüzünün tüm canlıları için özgürlük tutkusuyla çarpar. Tıpkı Haziran ayında sonsuzluğa uğurlanan üç yürek işçisi gibi. 3 Haziran 1963’te Nâzım Hikmet’in, 2 Haziran...
- UİD-DER’de emekçi kadınların bir araya geldiği bir etkinlikte çocuklarla ilgilenmek için kreşte görevliydim. Yaşları 3 ile 10 arasında değişen 7-8 çocuk vardı. Hangi oyunları oynamak istediklerini sorduğumda, içlerinden biri oyun oynamak...
- ABD’de yaşıyor olsaydık, muhtemelen Türkiye’de olduğu gibi, en çok konuşacağımız konuların başında gelecekti ekonomi. Son yıllarda ABD’den Türkiye’ye işçi ve emekçiler düşük ücretlerden kamu hizmetlerinin kısıtlanmasına benzer sorunlarla...