Buradasınız
Gazi’de Komün ruhu
Gazi mahallesinden bir sağlık emekçisi
Dostlar merhaba,
UİD-DER Gazi Temsilciliği olarak açılış günümüzden bu yana çok çeşitli filmi gösterimleri, tiyatro çalışmaları, seminerler vb. düzenledik. Amacımız sınıfımızın tarihinden ve günümüzde yaşanan gelişmelerden bu mahallede yaşayan emekçi kitleleri de haberdar edebilmektir.
Paris Komünü konulu seminerimiz de faaliyetlerimizden biriydi. Bundan 136 yıl önce Parisli işçi ve emekçilerin yürüttükleri devrim mücadelesi, o dönemi gösteren slaytlar, şiirler ve UİD-DER işçi korosundan arkadaşlarımızın seslendirdiği marşlar ve şarkılarla bir bütünlük içerisinde bize aktarıldı. Başarısızlıkla sonuçlanmasına rağmen bu önemli deneyim işçi sınıfının mücadele tarihine şunu bir kez daha kazımıştır: İşçi sınıfı mücadele ettiğinde kazanacağı çok şey var!
Paris işçi sınıfı asıl düşmanın kim olduğunun bilincine vararak silahlarını Prusyalı işçilere değil, kendi sınıf düşmanlarına çevirmeyi başarmıştır. Parisli Komünarların zaferleri sonucunda Fransız burjuvaları hükümeti, belediyeyi vb. terk etmek, Paris’ten kaçmak zorunda kalmışlardır. Parisli işçiler 72 gün boyunca “yaşasın komün” şiarına bağlı kalarak korumuşlardır kentlerini. Komün, “üreten bizsek yöneten de biz olmalıyız” sloganını hayata geçirmeyi başarmıştır. Kurulan komiteler yönetimi ellerine almış ve işçi-emekçi kitleler kendi kendilerini yönetmişlerdir.
72 gün boyunca ayakta kalabilen Paris Komünü dönemin burjuvalarını kıvrandırmıştı. Bir sinek kadar değersiz gördükleri işçi sınıfı ne muazzam bir başarı sağlamıştı. Bu yüzden tüm Avrupa burjuvazisi (başta Alman ve Fransız burjuvaları) Komüne karşı kin kustu ve işçi sınıfına açılan savaş sonucunda 30 bin Komünar hunharca katledildi.
Paris Komününü yaratanlar burjuvazinin hunhar katliamı sonucunda öldürüldüler. Ama onların uğruna mücadele verdikleri soylu amaç yok edilemedi, yok edilemeyecek. 72 gün boyunca ayakta durabilen Komün yenildi, ama bizler, gerek Paris Komününden, gerek 1917 Ekim Devriminden gerekse diğer tarihsel deneyimlerden doğru sonuçlar çıkartarak, Marksizmin ışığında mücadeleyi yükseltme şansına sahibiz. Tarihten doğru dersler çıkarak, tuğlalarımızı sağlam örerek yürüyeceğiz dünya sosyalist devrimine…
Yaşasın Komün!
Yaşasın İşçi Sınıfının Enternasyonalist Mücadelesi!
Devrim aydınlatır!
Son Eklenenler
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...
- DİSK 24-27 Aralık tarihleri arasında bölge temsilciliklerinin olduğu şehirlerdeki vergi daireleri önlerinde, Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde “İnsanca Ücret Vergide Adalet” talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İşyerlerinde...
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...
- Merhaba, ben Polonez işçisiyim. Daha doğrusu işçisiydim. Direnişimizin 163. günündeyiz, son 21 gündür direnişimizi Çatalca Adliye Sarayı önünde yürütüyoruz. Geçenlerde bir gazeteci arkadaşımız “2025’ten beklentiniz nedir?” diye bir soru sordu. “...
- Sendikalı, sendikasız, hatta sigortasız çalıştırılan işçi kardeşlerim, her yılın son ayında hepimizin kulak kesildiği asgari ücret tiyatrosu başlar. Bu sene de aynı şekilde adeta bir tiyatro izledik. Sınıf temelinde örgütlü mücadelenin bir parçası...
- Yıllar önce fabrika önlerine gidip işçi kardeşlerimize vardiya çıkışlarında İşçi Dayanışması’nı ulaştırıyorduk. Bu fabrikalar arasında sendikalı olan da vardı olmayan da. Amacımız sendikalı ya da sendikasız olsun fabrikalardaki işçi kardeşlerimize...
- Kocaeli’de Gebze Organize Sanayi Bölgesinde üretim yapan Betek Boya (Filli Boya) işçileri Petrol-İş Sendikası Gebze Şubesinde örgütlendiler. Çoğunluğu sağlayarak yetki belgesini alan sendika, toplu sözleşme görüşmeleri için haftalardır patrona çağrı...
- 24 Aralıkta Balıkesir’de ZSR A.Ş’de meydana gelen patlamada 11 işçi hayatını kaybetti. Katledilen işçilerin kimi henüz hayatının baharında fidan, kimi ana, kimi babaydı. Hepsi bir ananın evladıydı. Patlamanın ardından şirket internet sitesinde...
- Birleşik Metal-İş’in Aralık ayında grev kararı aldığı işletmelerden beşincisi olan Green Transfo Energy’de 25 Aralıkta grev başladı. Kocaeli Çayırova’da bulunan fabrikada çalışan 263 işçi, “sefalet ücreti dayatmasına boyun eğmiyoruz” diyerek şalteri...