Buradasınız
Gebze’de İşçiler Torba Yasayı Tartıştılar
Gebze’den bir kadın metal işçisi
Derneğimizin Gebze temsilciliğinde 20 Şubat Pazar günü “Patronların Torbasına Girmemek İçin Birleşelim” konulu bir seminer düzenlendi. Seminere farklı sektörlerde çalışan pek çok işçinin yanı sıra, Bericap direnişçileri de katıldılar.
Seminerde, torba yasanın patronların saldırı planlarının bir parçası olduğu anlatıldı. Torbadan çıkan yasaların ne olduğu, bizim hayatımızı nasıl etkileyeceği tartışıldı. Etkinlikte slayt gösterimlerine yer verildi. Sunum sırasında bir torba dolaştırıldı ve içinden tek tek saldırı maddeleri çıktı. Patronların saldırı maddeleri tek tek tartışıldı.
Asıl işin taşeronlara devredilmesi, işsizlik fonundaki paralarımızın patronlara peşkeş çekilmesi, stajyer öğrenci sömürüsünün katmerlenmesi, kamu işçilerine yönelik saldırılar, tartışılan maddelerden bazılarıydı. Söz alan bir metal işçisi, “patron babasından korkmaz grevden korktuğu kadar” dedi. Kürsümüzün üzerindeki UİD-DER ambleminin içindeki anahtarı göstererek şöyle konuştu: “Bizler anahtarı unuttuk, problem bu. Eskiden bir patron işçinin yanına korkarak giderdi. Çünkü işçinin elindeki anahtarı kafasına yemekten korkardı. Ama şimdi o kadar pervasızlar, o kadar rahatlar ki. Bunun sebebi de bizlerin örgütsüz oluşu, sendikasız oluşudur. Benim babam yıllarca sendikacılık yapmış. Ondan duyardım. Sendika üyesi olmayanları birliklerini bozmamak için gerektiğinde zorla sendikaya üye yaparlarmış. Sendikalarına sahip çıkarlarmış.” Bir başka işçi ise, “Bu yasanın adı neden torba yasa?” diye bir soru yöneltti ve cevapladı: “Çünkü patronlar biz işçilerin aydınlığa giden yolunu kapatmak için kafamıza torba geçirdiler.”
Tartışmalar sonucunda hepimiz, patronların kâra doymayacağı ve yeni saldırılarla karşımıza çıkacakları konusunda hemfikir olduk. Bu nedenle mücadeleyi yükseltmek görevinin omuzlarımıza düştüğünü vurguladık. Sendikalarımızda, UİD-DER gibi işçi örgütlerinde bir araya gelmemiz ve mücadeleyi yükseltmemiz gerekiyor.
Seminerde Haklarımı Öğrendim
Son Eklenenler
- Merhaba, ben Elazığ’dan Ankara’ya gelmiş genç bir işçi ve uidder.org takipçisiyim. Bir Elazığlı olarak Eti Krom AŞ işçilerinin mücadelesi karşısında duygularımı sizlerle paylaşmak istiyorum.
- Ekonomik yıkım, işsizlik, barınma sorunu, artan siyasi baskılar, din, dil, ırk, cins ayrımcılığı, savaşlar, göç sorunu, toplumsal ilişkilerin yozlaşması, iklim krizinin getirdiği aşırı sıcaklar, yangınlar, seller… Dünyanın neresine gidersek gidelim...
- İşçi ve emekçi kardeşlerim, bu satırları yazarken bile gözlerim doluyor, boğazım düğümleniyor. Daha birkaç gün öncesi çalıştığım fabrikada korkunç bir iş kazası oldu. Aynı bölümde çalıştığım bir arkadaşım ne yazık ki enjeksiyon kalıbının mapasının...
- Bu düzende tüm gerçekler baş aşağı edilip çarpıtılıyor, adeta gözümüze perde iniyor. Gerçekler bir sis perdesinin arkasına itiliyor, biz de olanı göremez hale geliyoruz. Kapitalist sistemin yarattığı sorunlara karşı durabilmemiz ancak gözümüzdeki...
- Fabrikalarda, işyerlerinde şans ve bahis oyunları oynayarak “kolay yoldan para kazanma” hayaline kapılan işçilerin sayısı giderek artıyor. “Bahis oyunlarıyla çok para kazananların” hikâyeleri kulaktan kulağa yayılsa da etrafımızda böyle işçileri...
- Elazığ/Alacakaya’da bulunan ve Yıldırımlar Holding bünyesinde faaliyet gösteren Eti Krom AŞ’de çalışan maden işçilerinin 1 Temmuzda başlattığı iş bırakma eylemi şirketle yapılan anlaşma üzerine 16 Temmuzda sonlandırıldı.
- 31 Mart seçimleri sonrası onlarca belediye “tasarruf tedbirleri”, “borcumuz çok”, “işçilerin maaşını ödeyemiyoruz”, “seçim öncesi işe alınan işçiler” gibi bahanelerle işten atma saldırısına başladı. Belediye işçileri bu saldırılara boyun eğmeyerek...
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa, Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte eylemler yapıldı.
- İstanbul Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde çalışan sağlık emekçisi Merve Kınar, geçtiğimiz günlerde erkek kardeşi tarafından defalarca bıçaklanarak vahşice katledildi. Bunun üzerine 16 Temmuz Salı günü hastanenin başhekimliği...
- İran’da 1979’dan beri hüküm süren zalim molla rejimi can almaya devam ediyor. Molla rejimi son olarak 45 yaşında bir kadına, Şerife Muhammedi’ye (Sharifeh Mohammadi) idam cezası verdi. Şerife’nin 10 sene önce yasal bir sendikaya üye olması, sendikal...
Bizler çeşitli fabrikalarda çalışan sendikalı kadın işçileriz. Çalıştığımız işyerlerinde birbirine benzeyen birçok sorunla mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Bunlardan bir tanesi yıllık izinlerimiz. Bazı fabrikalarda işveren...
- Sokak ortasında yürürken elektrik kaçağından ölmek kaza olarak görülemez. Gencecik insanların ölmesinin nedeni kamu hizmetlerine insan, toplum odaklı değil kâr odaklı bakan, parayı insan canının önüne koyan kapitalist zihniyettir. Bu zihniyet...
- Güney Kore merkezli Samsung Electronics’te toplu iş sözleşmesinde anlaşma sağlanamaması üzerine 8 Temmuzda 3 günlük greve çıkan binlerce işçinin mücadelesi sürüyor.