Buradasınız
İnşaat İşçileri Sorunlarını Konuşuyor
UİD-DER’li inşaat işçileri

Merhaba arkadaşlar,
Son zamanlarda inşaatlarda ve madenlerde yaşanan iş cinayetlerine karşı UİD-DER’li inşaat işçileri olarak bir araya gelip sorunlarımızı konuştuk. Bu yaşanan iş cinayetlerine karşı biz inşaat işçilerinin de mutlaka söyleyecekleri bir şeylerin olduğunu düşünüyoruz.
Bizler çeşitli şantiyelerde çalışan inşaat işçileriyiz. Kimimiz demirci, kimimiz tesisatçı, kimimiz sıvacı, kalıpçı, duvarcı vs. ama bütün yaşadığımız sorunlar aynı. Biz inşaat işçilerinin en büyük sorunu taşeron sorunudur. Bu taşeron sorununa bağlı olarak diğer sorunlarımızı da şöyle sıralayabiliriz: İş güvenliği önlemleri tam alınmıyor, işçiye verilmesi gereken koruyucu malzemeler genellikle ucuz oluyor veya verilmiyor (ayakkabı, eldiven, baret, gözlük vb.), ücretler eksik ya da geç ödeniyor, sigorta primleri eksik yatıyor ya da hiç yatmıyor, iş saatleri oldukça uzun ve yorucu oluyor, yatılı kalan işçi arkadaşların yattıkları yer genellikle soğuk ya da havasız oluyor, yemekler iyi çıkmıyor. Bu gibi birçok sorunu var biz inşaat işçilerinin.
Bir arkadaşımız, çalıştığı inşaatta bir işçinin iş güvenliği önlemleri alınmadığı için asansör boşluğuna düşerek öldüğünü anlattı. Daha sonra patron yandaşları düşen işçiye baret atarak düştüğünde bareti varmış gibi göstermişler. Bir başka şantiyede çalışan inşaat işçisi arkadaşımız ise şantiyedeki iş güvenliği ihlalini şöyle anlattı: “Bizim şantiyede yemekhane ve işçilerin kaldıkları koğuşlar şantiye sahasına çok yakın. Kule vinç sürekli malzeme taşıyor işçilerin üzerinde. Şantiye tam olarak denetlenmiyor. Çünkü şantiye sahibi o bölgedeki semt karakolunun tadilatını ücretsiz yapıyor.”
Dış cephede sıva yapan diğer bir inşaat işçisi arkadaşımız ise çalıştığı inşaatın koşullarını şöyle anlattı: “Çalıştığım inşatta yabancı uyruklu inşaat işçileri çalışıyor. Bu işçiler oldukça düşük ücretlere çalışıyor. Hiçbir şekilde sigortaları yapılmadığı için kayıtdışı çalıştırılıyor. Herhangi bir iş kazasına maruz kaldıklarında hiçbir hakları olmuyor. Patron da bu işçiler üzerinden çok yüksek kâr elde ediyor.”
Bizler inşaat işçileri olarak acilen bir araya gelmeli ve örgütlenmeliyiz. İşçiler olarak sorunlarımızı konuşup çözüm üretmediğimiz sürece bu gibi sorunlara her zaman maruz kalacağız ve iş cinayetlerine kurban gitmeye devam edeceğiz. UİD-DER’li inşaat işçileri olarak bütün işçi arkadaşları haklarımıza sahip çıkmaya ve örgütlenmeye çağırıyoruz.
Acil taleplerimiz şunlardır:
Taşeron sistemi kaldırılsın.
İş güvenliği önlemleri eksiksiz alınsın.
Sigorta primleri eksiksiz ödensin.
İş saatleri düzenlensin.
Şantiyeler denetlensin.
- Patronlar “Kullan At” İşçi İstiyorlar!
- İşçi Sınıfı Olarak Ders Çıkaralım
- Grönland’ın Buzulları ve Egemenlerin Kâr Arzusu
- Dünü Unutmadan, Bugüne ve Geleceğe Bakabilmek…
- Emekliliği Kim Bitirdi?
- Servis mi Eziyet mi?
- Yamyam Fareler Gibi Olmamak İçin…
- “Keşke Bizim de Bahçeli Bir Evimiz Olsaydı”
- “Polonez İşçileri Kazanmış”
- Kumarla Köşeyi Dönenler Neye Dönüyor?
- Düşük Ücret Dayatmasına Karşı Örgütlü Mücadeleye
- “Geçinemiyorsan Memleketine Dön”
- Neden Hayattan Sıkılıyoruz?
- Rakip Değiliz
- Savaşı Kınamak Sorumluluktan Kurtulmaya Yeter mi?
- Sağlık Alanında Birleşik Mücadele Şart!
- İyi ki Varsın UİD-DER
- Her Şeyin İçinde ve Her Şeyin Dışındayız
- Her Şey Karşıtıyla Vardır
- Çocuklar Öldürülmesin Şeker de Yiyebilsinler
Son Eklenenler
- Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu rüzgâr tribünleri için kanat üretimi yapan Amerikan menşeli TPI Compozit’in İzmir Menemen ve Çiğli’de bulunan fabrikalarında 13 Mayısta grev başladı.
- Somayı hatırlamak demek haksızlıklara, adaletsizliğe, sömürü düzenine karşı örgütlenmek demektir. Soma’yı hatırlamak demek hesap soracağımız günleri yakın eylemek için mücadele etmek demektir.
- Soma Katliamının üzerinden 11 yıl geçti. Soma’nın ardından Ermenekler, Torunlar, Hendekler, Amasralar, İliçler devam etti, ediyor. Erol Eğrekler katlediliyor, holdingler işçilerin kanıyla büyüyor. Patronlar siyasi iktidardan aldıkları güçle iş...
- DİSK, KESK, TMMOB, TTB, İstanbul Barosu ve İstanbul Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, güvenlik görevlileri tarafından dövülerek katledilen işçi Erol Eğrek için 12 Mayısta Çalık Holding önünde eylem düzenlendi. Eyleme sendikalar,...
- Merhaba dostlar. 1 Mayıs’ı geride bıraktık. Bizler de genç işçiler olarak 1 Mayıs’ta UİD-DER’le birlikte alanlardaydık. Sınıfımızın saflarında olmanın heyecanını yaşadık. Duygularımızı sizlerle de paylaşmak istiyoruz.
- Erol Eğrek’in katledilmesinin sorumlusu yalnızca Çalık Holding değildir. Mahkeme kararına rağmen işçinin kazanılmış hakkını 10 yıldır ödemeyen Çalık Holding’e hiçbir yaptırım uygulamayan; patronları denetlemeyen, adaletsizlik ve cezasızlığı temel...
- Yaşanan her türlü baskı ve zorbalığa karşı, işçi sınıfı kendi saflarında gücünü birleştirmeli ve öfkesini doğru adrese yönlendirmelidir. 1 Mayıs bu birliğin ortaya çıktığı uluslararası bir mücadele günü olarak önemli bir yere sahiptir.
- 1980 darbesinin üzerinden 45 yıl geçti ama bıraktığı karanlık hâlâ silinmedi. O darbe devrimci hareketi ve örgütlü işçi sınıfını ezmek için yapıldı. Bugün hâlâ baskılarla karşı karşıyayız. Ama nasıl ki o karanlık günlerde Hasanlar, Haticeler...
- Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs’a da büyük bir titizlik ve ciddiyetle hazırlandık. UİD-DER ailesi olarak çocuklarımızla, gençlerimizle kadın erkek hep birlikte kapitalizmi teşhir ettik. Ekonomik, sendikal ve siyasal taleplerimizi dosta düşmana...
- İstanbul Sultangazi’de bulunan Bezmialem Validesultan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Okul Müdürü Refik Albayrak’a, İBB’nin dağıttığı ücretsiz yemeğin öğrencilere ulaştırılmasını sağladığı için Milli Eğitim Bakanlığı tarafından kınama cezası...
- Gebze Organize Sanayi Bölgesinde bulunan Alman sermayeli ERLAU Metal fabrikasında işçilerin direnişi sürüyor. Birleşik Metal-İş Sendikası Gebze 1 No’lu Şubede örgütlenen işçiler kod 46 ile işten atıldı. Direnişin 26. gününde UİD-DER’li işçiler...
- Bazı kayıplar vardır ki ifadesi mümkün olmaz, sanki bir parçamızı alıp götürür. Pazar günü emekçi bir abimizi, bir değerimizi, bir rengimizi, “bu ülkede barışı savunan bir kişi bile kalsa umut vardır” diyen, savunduğu değerlerin bedelini...
- Bu yıl 1 Mayıs’ta Kadıköy’de yan yanaydık! Yağmur da yağdı, çamur da vardı ama biz çocuk, yaşlı, genç, engelli, üniversiteli, liseli, emekli, kadın, işçi, emekçi oradaydık. Omuz omuza, yürek yüreğeydik…