Buradasınız
İranlı İşçilerden Çağrı
Sınıf kardeşlerimiz!
İranlı işçiler olarak bizler, bu yıl da geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi 1 Mayıs’ı hiçbir örgüte ve hakka sahip olmadığımız koşullarda kutluyoruz. Bugün İran işçilerinin ve öğretmenlerinin geleceğine zorlu koşullar egemen olmuş durumdadır. Düşük yaşam standartları, iki yakayı bir araya getirmenin zorluğu, yoksulluk sınırının altındaki ücretler, geçici sözleşmeler ve son derece düşük olan ücretlerin bile gecikmeli (bazı durumlarda 32 aya kadar uzayan gecikmelerle) ödenmesi, işçileri bir cehennem hayatının derinliklerine itmiştir. Bu koşullar altında yine de İranlı işçiler türlü baskıya rağmen 1 Mayıs’ta sokaklara çıktılar ve diğer istemlerinin yanı sıra özgür işçi örgütleri talebini yükselttiler.
ILO’nun 87 ve 98 sözleşmelerini kabul eden İran hükümeti bu sözleşmenin hedeflerini yerine getirmek zorunda olmasına rağmen, işçilerin durumları budur. Bu sözleşmelerin kabul edilmesine ilişkin vaatlerinin tersine, hükümet herhangi bir bağımsız gösteriye tahammül edememekte ve tüm mücadele alanlarında işçilere son derece sert davranmaktadır.
Bu yıl 1 Mayıs’ta, Tahran, Kirmanşah ve Senendec dahil olmak üzere çeşitli İran şehirlerinde işçiler, tıpkı geçtiğimiz yıllardaki gibi, çok yoğun polis varlığı altında da olsa kendi bağımsız gösterilerini düzenlemeye azmettiler. Her zamanki gibi kolluk kuvvetlerinin saldırısına uğradılar. Ama Senendec’teki (İran Kürdistan’ında) saldırı tam bir vahşete dönüştü.
1 Mayıs’ta işçiler aileleriyle birlikte 1 Mayıs’ı kutlamak üzere Senendec’teki Çalışma İlişkileri Ofisinin önünde toplandılar. Polisin yoğun varlığını gören ve bir polis müdahalesinden çekinen işçiler, hazırlamış oldukları kararı kutlamanın başında okumak zorunda kaldılar. Kararın son maddesinin okunduğu esnada kolluk kuvvetleri gösteriye katılan kalabalığa saldırdı ve bu gösteriyi örgütleyenleri tutuklamaya girişti. Bu, diğer işçilerin ve ailelerinin direnişiyle karşılaştı. Kavga bir buçuk saat devam etti.
Ardından alana özel bir muhafız gücü (bastırma muhafızı) geldi. O andan itibaren işçiler dizginsiz bir vahşetle yüz yüze kaldılar. Özel muhafız, işçilerin eşlerini ve küçük çocuklarını dağılmaya ve yan sokaklara sığınmaya zorlayarak işçileri ezdi. İşçi düşmanı özel muhafız gücü, işçilerin gözüne ve yüzüne biber gazı ve şuur kaybına yol açan kimyasallar sıktı ve sonra onları coplarla dövmeye devam etti. Biber gazı, kimyasallar ve cop darbeleri yüzünden bayılan yaklaşık 20 işçi tutuklanarak hapse atıldı. İnsanlar diğer yaralılardan bazılarını polisin pençesinden kurtardılar ve ardından tedavi ettiler. Bazı işçilerin yaraları çok ciddi: kol ve bacak kırıkları vb. Senendec’deki işçiler kolluk kuvvetleri tarafından hazırlanan bir karalisteye uygun olarak hâlâ tutuklular.İşçi örgütleri ve aktivistler!
Bizim her geçen gün artarak ilerleyen mücadelemizi ve İran toplumunun diğer katmanlarının mücadelelerini dikkate alarak, biz İranlı işçiler uluslararası işçi dayanışması yolunda sizlerin uluslararası desteğinize güveniyoruz. Böylece uluslararası işçi dayanışmasının gücüyle bize baskı uyguyanları geriletebilir ve aynı zamanda hapisteki işçileri özgür kılarak taleplerimizi çok daha güçlü bir şekilde savunmaya devam edebiliriz.
İşçi örgütleri ve aktivistler!
Biz İranlı işçiler sizlerden, uluslararası işçi sınıfı dayanışması adına, mümkün olan her şekilde İranlı işçilerin mücadelesine destek vermenizi istiyoruz. İşçilerin, öğretmenlerin ve İran işçi sınıfının diğer kesimlerinin haklarını elde etmeleri; 2004 yılındaki 1 Mayıs gösterisine katılmakla suçlanan ve şu anda hapiste bulunan Mahmut Salehi’nin serbest bırakılması; bu yılki 1 Mayıs gösterisi sırasında tutulananların koşulsuz serbest bırakılmaları; her türlü baskı ve işkencenin, işçi ve emek aktivistlerinin gözaltına alınmasının, tutuklanmasının yasaklanması; özgür örgütlerin inşa edilmesi ve vahşi baskının engellenmesi yolunda desteklerinizi bekliyoruz.
İşçi Örgütleri ve Aktivistleri Konseyi İşbirliği
UİD-DER’le futbol başka
Kaynak:
- İngiltere’de İşçi Sınıfı Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Doro-Çiba: Hiroşima’dan Gazze’ye Emperyalist Savaşlara Hayır!
- İngiltere’de Filistin Halkıyla Dayanışma Büyüyor, İşçi Sınıfı Faşizme ve Irkçılığa Geçit Vermiyor!
- Nijerya’da Emekçiler Hayat Pahalılığına Karşı Ayakta!
- İngiltere’de Göçmen Düşmanlığı, Irkçı ve Faşist Yükseliş Protesto Edildi
- İşçilerin Kapitalist Sömürüye ve Emperyalist Savaşa Öfkesi Büyüyor!
- Bangladeş’te Gençler, Emekçiler Ayakta!
- Şerife Muhammedi’ye Özgürlük!
- Samsung Electronics’te Tarihi Greve Çıkan İşçilerin Mücadelesi Sürüyor
- İngiltere’de Seçimlerin Ardından On Binler Filistin Halkı İçin Yeniden Meydanlarda
- Kapitalizmde Sorunlar da Dünya İşçilerinin Mücadelesi de Büyüyor!
- Güney Kore’de Fabrika Yangını: Kâr Hırsı Öldürüyor
- İngiltere’den ABD’ye Yüzbinler Filistin Halkı için Meydanlarda
- Güney Kore’de Tarihi Grev: Samsung Elektronik İşçileri İlk Kez İş Bıraktı
- Avrupa’da Tarım Emekçilerinin Mücadelesi Sürüyor
- İranlı Emekçiler Her Şeye Rağmen Mücadeleyi Sürdürüyor
- İsrail’in Gazze’deki Saldırıları Sürüyor, Filistin Halkıyla Dayanışma Eylemleri Büyüyor
- Nakba’nın 76. Yılında İngiltere’de Yüzbinler Yeniden Meydanlarda
- Arjantin’de 24 Saatlik Genel Grev
- 1 Mayıs’ta Dünyanın Dört Bir Yanında Meydanlar İşçi ve Emekçilerin Talepleriyle Yankılandı!
Son Eklenenler
- Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu Türk-İş, 20 Ağustosta Türkiye genelinde bölge temsilcilikleri önünde ve kent meydanlarında kitlesel basın açıklamaları gerçekleştirdi. Basın açıklamalarına Türk-İş’e bağlı sendikaların yöneticileri ve üyesi...
- Antep’te Akcanlar Tekstil’de vergi kesintileri ve 7’li vardiya sistemine geçilmesi nedeniyle 17 Ağustosta iş bırakan işçilerin direnişi sürüyor. CarrefourSA’nın İstanbul Esenyurt’ta bulunan deposunda 12 Ağustosta başlayan direniş devam ediyor....
- KESK ve emekli örgütlerinin çağrısıyla 16 Temmuzda Ankara, İstanbul, Eskişehir, Antalya, Bursa ve Diyarbakır gibi büyükşehirler başta olmak üzere pek çok kentte “Sefalete Teslim Olmayacağız!” eylemleri gerçekleştirildi. Ankara ve İstanbul’daki...
- Siyasi iktidarın vergi politikası doğrudan emekçileri hedef alıyor. Hemen her şeye yapılan fahiş zamlar yetmiyormuş gibi bir de durmaksızın vergi ödemek zorunda bırakılıyoruz. Açlık sınırındaki ücretlerle geçim mücadelesi verenleri vergi rekortmeni...
- Dükkânda televizyon açıktı ve haber bülteninde “Kenya’da halk sokaklarda” haberi dönüyordü. O sırada içeri giren bir müşteri bir süre televizyona baktıktan sonra “Ya abi! Şu Kenyalılar bile sokağa çıkıyor, biz halen sesimizi çıkaramıyoruz” dedi ve...
- İzmir, Aydın, Bolu, Uşak, Manisa ve Karabük’te toplam 8 ayrı bölgede çıkan yangınlar nedeniyle ormanlar yine küle döndü. Günlerdir süren orman yangınları, müdahalenin de gecikmesiyle birlikte yerleşim yerlerine sıçradı; çok sayıda ev ve sanayi...
- “Sağlıkta dönüşüm” adı altında gerçekleştirilen saldırı politikalarının sonucu olarak sağlıkta özelleştirmenin önü alabildiğine açıldı. Zamanla kamu hastanelerinde verilen sağlık hizmeti niteliksiz ve yetersiz hale getirildi. Böylelikle iktidarın...
- 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 25 yıl geçti. Marmara depremi bu toprakların gördüğü en büyük felaketlerden biriydi. Deprem kuşağında olduğu bilinen Türkiye’de egemenler yine emekçilerin canını hiçe saymıştı. ‘99 depremine kadar irili...
- UİD-DER, 15-16 Haziran Genel Direnişinin 54. yılında adına yaraşır bir anma gerçekleştirmişti. Ben de o salonu dolduran ve yüreği mücadele için atan işçilerle aynı heyecanı yaşamıştım. Etkinlik sonrasında her yaştan UİD-DER’li işçilerin sohbetlerini...
- Bursa’da Gemlik Gübre Sanayi A.Ş’de çalışan 6 işçi DİSK’e bağlı Lastik-İş Sendikasına üye oldukları için işten atıldı. Lastik-İş Sendikası, işverenin işçilerin sendikalı çalışma hakkına saldırarak işçi atmasını ve içeride baskıyı arttırmasını...
- Polonez işçileri Çatalca’da sürdürdükleri direnişlerinin 28. gününde şirketin Ataşehir’deki Genel Müdürlüğü önünde düzenledikleri eylemle taleplerini bir kez daha haykırdılar.
- Bizim için bu filmin bir anlamı da filmi göçmen bir işçi arkadaşımızla beraber izlememiz oldu. Arkadaşımız filmde yalın bir dille anlatılan gerçeklerin benzerlerini yaşadığını aktardı. Filmdeki bir sahne önemliydi. Filmin ana karakterlerinden biri...
- Zafer Açıkgözoğlu, İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi Hastanesinde taşeron olarak çalışan 26 yaşında gencecik bir işçiydi. Henüz 1 aylık işçi olduğu hastanede altyapı eksikliği yüzünden patlayan kanalizasyonda temizlik yapması istendi. İtiraz...