Buradasınız
İTO Başkanı Buyurdu: “Bir Cumartesi Bedava Çalışın!”
31 Martta Türkiye genelinde saatler süren elektrik kesintisi yaşandı. Bu kesinti nedeniyle tabiri caizse hayat durdu, milyonlarca insan sıkıntı yaşadı. Ulaşım aksadı, metrobüsler, tramvaylar çalışmadı. İşyerlerinin bir kısmında jeneratörlerle üretim faaliyeti ve çalışma devam ederken pek çok işyerindeyse iş durdu. Elbette bu kesintilerin nedeni, enerji sektöründe özelleştirme ve taşeronlaştırma nedeniyle hizmet kalitesinin düşmesi, üretimin akıldışı şekilde parçalanması, enerji hatlarının bakımının yapılmaması, eksik istihdam gibi pek çok faktörün sistemi zayıflatmasıdır. Yani kesintilerin asıl nedeni patronların taşeronlaştırma ve ucuz işçilik hevesi, insan ihtiyaçlarına değil kâra dayalı üretim sistemidir. Patronların sömürü düzeninde bu uygulamaların bedelini işçiler en ağır şekilde ödüyorlar.
Durum bu kadar açıkken patronlar neredeyse bir işgünü süren bu kesintinin de bedelini işçilere ödetmek istiyorlar. İzmir Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, tüm patronların arzusunu dile getiren şöyle bir açıklama yaptı: “Milli ekonomimizden kayıp hesabı yapılmıştır ama ‘ekonomik zararın içerisindeyiz, ihracat taahhütlerimizi yerine getiremedik, malları üretemedik’ diye herhangi bir şey yok. Bunu çok fazla abartmamak gerekiyor. Eğer bir kayıp varsa bunu telafi etmek için Cumartesi çalışma yapılır. Sendikalarımız bu konuda anlayış içine girer. İşçilerimiz firmalarımıza destek verir, Cumartesi çalışma yaparak ekonomimizdeki bu sıkıntıyı, kaybı telafi etmiş olabiliriz. Ekonomik krizlerde Türk işçisi sendikanın almış olduğu zammı uygulamadı. ‘Ekonomi sıkıntıda, biz bu zammı istemiyoruz’ dedi. Yani bilinçli sendikalarımız ve çalışan kitlemiz var. Bu konuda bütün işçilerimiz, çalışanlarımız ‘Cumartesi günü çalışıyoruz ve ücret almıyoruz, çalışmadığımız günün üretim eksiğini tamamlayacağız’ diyebilir. Tüm taraflara bu konuda çağrıda bulunuyorum.”
Bu akıllara zarar açıklama karşısında isyan etmemek mümkün değil: Milli ekonominin o kadar da kayıp yaşamadığını, patronların zor duruma düşmediğini itiraf eden bu zat, hangi yüzle zaten üç kuruş parayla geçinmek için çırpınan işçilerden bir gün bedava çalışmasını istiyor? Madem zarar yok, neyin telafisini istiyor? Hangi yüzle Türk işçisinin “bilinçli” olduğunu söyleyerek bizden köleliğe boyun eğmemizi istiyor? Hangi yüzle işçilerin mücadele örgütleri olması gereken sendikaları alenen sınıf işbirlikçi olmaya çağırıyor?
Demirtaş, aynı zamanda Trakya Doğalgaz Santralleri Derneği DOĞSANT’ın başkanı. Yani doğalgaz ile çalışan ve elektrik üreten santral patronlarının derneğinin başında yer alıyor. Bu zat, DOĞSANT’ın 10 bin megawat elektrik üretme kapasitesi olduğunu, ama bu yolla elektrik üretmenin pahalı olduğunu, kesinti karşısında onlara devletten “çalışın” talimatı gelmediğini anlatıyor. Büyük bir “dürüstlük” göstererek şöyle diyor: “Güç yetmezliğinden kaynaklanan bir sorun değil. Bir defa herkesin bunu bilmesi gerekiyor. Ülkemizde 70 bin megawat kadar üretim gücümüz var. Şu andaki tüketim ise 28 bin-30 bin megawat. Yani Türkiye’nin ihtiyacının iki katı elektrik üretecek potansiyele sahibiz. O nedenle enerji açığından kaynaklanan sıkıntı yok.”
Hem “enerjide dışa bağımlıyız” diye veryansın edeceksin hem de elektrik enerji hatlarını neoliberal politikalarla son derece riskli hale getireceksin! Hem “ekonomide yapısal dönüşüm” programlarıyla tam bir yağmaya girişeceksin hem de enerji açığın olmadığını itiraf edeceksin! Doğrusu patronlar sınıfı ve onların hükümeti ikiyüzlülükte sınır tanımıyor.
İşçileri insanı tüketerek uzayıp giden iş saatlerine, kölelik anlamına gelen taşeronlaştırmaya, sefalet ve açlık anlamına gelen ücretlere mahkûm eden patronların aymazlığı karşısında söylenecek tek söz var: Öyle yağma yok! Elektrik kesintisinin sorumlusu işçiler değil, patronlar sınıfının kâr hırsıdır. İşçiler bir kez daha bedel ödemeyi reddetmelidirler. Fabrikalarda, işyerlerinde bu bahaneyle angarya çalışma dayatmasına karşı çıkmalıdır. Elbette bu karşı koyuş örgütlülükle ve kararlılıkla hayata geçirilebilir.
Çaycumalı Cuma
- 2021 Tüm Emekliler Sendikası’ndan Tekirdağ’da Eylem
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Gözaltılara Karşı Eylem
- Kadınlar Şiddete, Eşitsizliğe, Yoksullaştırma Politikalarına Boyun Eğmiyor
- BES Kandırmacası ve İptal Eziyeti
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Polonez Direnişçileri: 100 Gündür Buradayız Kazanmadan Gitmeyiz!
- 5 Kardeş Neden Öldü?
- Esir miyiz?
- Hesap Sormadıkça İş Cinayetleri Devam Edecek!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- “Şehrin En Güzel Yerindeki Mezar”
- Toplumu Zıvanadan Çıkarttılar
- Ne Kadar Örgütlüysek O Kadar Nefes Alırız
- Bursa’da Gelirde ve Vergide Adalet Eylemi
- Belediye İşçileri ve Sağlık Emekçileri Ücret Gasplarına Karşı Eylemler Yapıyor
- Sesimizi Duyurmak İçin Grevdeyiz
- Bunlar Bu Cesareti Nereden Alıyorlar?
- Filistin Sendikalarından Eylem Çağrısı
- Taksim’de İsrail’in Saldırıları Protesto Edildi
- Direnişçi İşçilerle Omuz Omuza!
Son Eklenenler
- 30 Kasımda KESK tarafından Ankara’da düzenlenecek miting öncesi 2021 Tüm Emekliler Sendikası çeşitli kentlerde “Emekliler Ankara’ya Yürüyor” başlıklı basın açıklamaları gerçekleştirdi. Tekirdağ’da Hasan Ali Yücel Meydanı’nda gerçekleştirilen...
- Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarının özelleştirilmesine karşı yeraltında ve yer üstünde eylemler yapan Türkiye Maden İşçileri Sendikası ve Tes-İş Sendikası üyesi işçiler, Enerji Bakanlığıyla yapılan görüşmelerden olumlu sonuç alınamaması...
- Emek, Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla, başta İstanbul olmak üzere pek çok kentte, sendika yöneticilerinin, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü üyelerinin, gazeteci ve yazarların aralarında olduğu 200’den fazla kişinin gece yarısı...
- Türkiye’nin dört bir yanında, ücretlerini yükseltmek, sendikalaşmak istedikleri için mücadele eden işçiler çeşitli engellerle karşılaşıyor, işten atılıyor, baskıyla sindirilmek isteniyor. Siyasi iktidarın desteğini arkasına alan patronlar işçilerin...
- İspanya’nın Barcelona kentinde on binlerce emekçinin katılımıyla 23 Kasımda yüksek kira fiyatlarına karşı bir protesto gösterisi düzenlendi. Konut kiralarının düşürülmesi ve daha iyi yaşam koşulları talepleriyle bir araya gelen işçi ve emekçiler,...
- 25 Kasım Kadına Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında 23 ve 25 Kasımda dünyanın dört bir yanında emekçi kadınlar meydanlara çıkarak öfkelerini haykırdı. Kapitalizm altında çifte ezilmişliğe maruz kalan emekçi kadınlar, kadına şiddetin...
- Bizim mahallenin gençlerinin her birine okuyacakları kitaplar almak için Konak’tan Kemeraltı’na girdim. Kitabın adı Küçük Kara Balık, yazarı Samed Behrengi. Kitap her yaştan işçilere ve işçi çocuklarına dereden çaya, çaydan ırmağa, ırmaklardan...
- Yıllar önce çok sevdiğim, dertlerimizi, sevinçlerimizi paylaştığımız ama hayata dair fikirlerimiz ayrı olan bir arkadaşımla aynı dönemde hamile kaldık. Onu hamile olduğu için işten çıkardılar ve buna karşı çok fazla direnemedi. Patron bana da,...
- DİSK Genel Başkan Yardımcısı ve Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan ile Genel-İş Sendikası Mersin Şube Başkanı ve DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi Kemal Göksoy’un 26 Kasımda sabaha karşı bir ev baskınıyla gözaltına alınmaları üzerine DİSK...
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...