Buradasınız
Japonya ve Kore Demiryolu İşçilerinin Özelleştirmeye Karşı Ortak Açıklaması
Bu mitinge Kore Demiryolu İşçileri Sendikası (KRWU) Seul Bölge Şubesi’nden 3 delege de katıldı. Doro-Çiba’nın ve Kore Demiryolu İşçileri Sendikası Seul Bölge Şubesinin yaptığı ortak açıklama mitingde oybirliğiyle kabul edildi. Kamu sektöründeki özelleştirme ve kuralsızlaştırmaya ve neoliberal emek politikalarına son verme ve tüm dünyada kapitalist saldırılara karşı mücadele eden işçilerle dayanışma iradesini ortaya koyan bu açıklamayı yayınlıyoruz.

Kore Demiryolu İşçileri Sendikası (KRWU) Seul Bölge Şubesi
Çiba Ulusal Demiryolu Lokomotif Sendikası (Doro-Çiba)
Bizler, Japon ve Koreli demiryolu işçileri, kamu sektöründeki özelleştirme ve kuralsızlaştırmaya ve neoliberal emek politikalarına son verme ve tüm dünyada kapitalist saldırılara karşı mücadele eden işçilerle dayanışma irademizi ortaya koymak üzere ortak bir açıklama yapmaya karar verdik.
Kendi azgın uygulamalarının ürettiği çelişkili gelişmeleri kontrol edemeyen neoliberal politika, çöküşün eşiğindedir. Önümüzdeki dönemde dünya işçilerinin birleşik güçleriyle mücadelenin ön saflarında birlikte hareket etme zamanı gelmiştir.
Neoliberalizm, var olma ve gelecekten tad alma hakkından mahrum bırakılmış devasa bir geçici işçi kitlesi yarattı. Artan eşitsizlik ve yoksulluk yaygınlaşıyor ve toplumun tüm yapısı çöküyor. Neoliberalizm aynı zamanda sosyal yaşamın tüm araçlarını (toplu ulaşım, sosyal güvenlik sistemi, eğitim ve sağlık vb.) tahrip eden vahşi gücü serbest bırakmıştır. Kaşarlanmış bir açgözlülük tüm toplumun kontrolünü ele geçirmiştir. Bu, Kore’de yakın zamanda gerçekleşen ve çoğunluğunu lise öğrencilerinin oluşturduğu 304 yolcunun öldüğü Ferry Sewol felâketinde ve Japonya’da 2005 yılında gerçekleşen, 107 canın yitirildiği Amagasaki demiryolu kazasında ortaya serilmiştir.
Mali deregülasyon, dünya çapında spekülatif para hareketleri selini tetiklemiş, bu da her seferinde kitlesel işsizliğin eşlik ettiği iş ve ücret yıkımları üreten tekrar eden balonlar ve balon patlamalarıyla sonuçlanmıştır. Ayrıca, bankaları ve tekelleri korumak için para piyasasına devasa ulusal finans fonları akıtılmıştır. Bunun kaçınılmaz sonucu mali çöküş olmuştur. Krizin üstesinden gelme bahanesiyle daha da hızlandırılan toplu özelleştirme girişimleri ve sosyal güvenlik sisteminin parçalanması, yoksulluğun ve ulusal baskının artması ve savaşın tırmanması eşliğinde hayata geçirilmiştir
1987 yılında, neoliberalizm, Japon Ulusal Demiryollarını Bölme ve Özelleştirme fırtınasıyla tüm Japon toplumunu zaptetti. Kore’de de bu saldırı 1990’ların ikinci yarısı boyunca tam gaz devam etti: Vahşi özelleştirme rüzgârları ve Yapısal Uyum Programları, başta Kore Ulusal Demiryolları olmak üzere toplumun tüm kesimlerine korkunç bir güçle vurdu.
Şu dakikada bile, yırtılan sesler “Artık yeter!” diye haykırıyor. Bu öfke sesleri dünyanın dört bir yanında yankılanıyor.
20 yıl önce Kore Sendikalar Konfederasyonu KCTU’yu kurmakla işe başlayan Kore işçi hareketi, pek çok zorluğun üstesinden geldi ve büyük bir güçle ilerliyor.
2015’te, işgücü piyasasında yapısal reform adı altında işçilere yönelik azgın saldırıları ve zorla özelleştirmeleri ateşleyen Kore, Başkan Park Guen-hye’ın istifasını isteyen muazzam bir genel grev dalgasının ortasındadır. Bu gelişmeler, KRWU’nun 2013 Aralığındaki özelleştirme karşıtı 23 günlük greviyle tetiklenmiştir. Bu mücadele, medya haberlerinde dile gitirildiği gibi, bütün durumun değişmesinde bir dönüm noktasıydı: “Tek bir işçi sendikasının grevinin özelleştirmeye karşı güçlü bir kamuoyu oluşturarak tarih yazması oldukça şaşırtıcı ve olağandışı bir durumdur.”
Bu büyük mücadele karşısında dehşete kapılan Park Guen-hye yönetimi, sendika liderlerini topluca tutuklama, 130’dan fazla sendika üyesini haksız ve kanunsuz şekilde işten atma, 8600 işçiyi çalıştıkları bölümlerden uzaklaştırma, on milyarlarca wonluk tazminat talep etme ve sendika mallarına geçici olarak el koyma gibi azgın baskılara girişti. Ancak biz sarsılmaz dayanışmamızı güçlendireceğiz, “İkinci Normalleştirme Planı”na ve demiryollarını özelleştirmek için yan şirketlere kaydırma ve bölgesel yapılandırmaya yönelme (kâr odaklı yaklaşım) girişimlerine karşı güçlü bir mücadele örgütlemeye devam edeceğiz. Park Guen-hye hükümeti bizlere bu tür neoliberal saldırılarla baskı uygulamayı sürdürürse, bizler demiryolu işçileri olarak, 2013 başkaldırısını aşan güçlü bir genel grevle karşılık vereceğiz.
Kore Sendikalar Konfederasyonu, 24 Nisandaki ilk genel grevi takiben şimdi Haziran sonunda ya da Temmuz başında gerçekleştirilmesi planlanan ikinci genel greve hazırlanıyor. Genel grevin sloganları şunlar: “İşçi düşmanı, anti-demokratik ve çürümüş hükümeti ezmek için işçilerin ve tüm emekçilerin büyük genel grevi!”, “Kahrolsun Park!”, “Haydi genel greve!”
Japon Ulusal Demiryollarının bölünmesi ve özelleştirilmesi, savaş sonrası süreçte Japon işçi hareketini parçalamaya dönük en büyük saldırıydı. Demiryolu çalışanları toplu olarak işten atıldı ve ardından özelleştirilmiş yeni şirketler ya da Japon Demiryolları tarafından seçilerek “yeniden işe alındı”. Sonuç olarak 200 bin demiryolu işçisi işten atıldı. Demiryolu sendikalarına yönelik bu eşi görülmemiş saldırı, 240 bin üyeli Kokuro’nun (Ulusal Demiryolu İşçileri Sendikası) üye sayısının 40 bine kadar gerilemesine sebep olan Ulusal Demiryolu Reformu Kanunuyla yasalaştırıldı. Bundan iki yıl sonraysa, Sohyo’nun (Japonya Sendikaları Genel Konseyi) tasfiyesine yönelindi. Bu süreçte 15 milyondan fazla işçi düzensiz çalışmaya itildi. Böylelikle anayasaya ve kolektif öz savunma hakkının uygulanmasına yönelik değişikliğin yolu döşendi.
Bununla birlikte Doro-Çiba, Japon Ulusal Demiryollarının Bölünmesi ve Özelleştirilmesine karşı iki grev dalgası yürüttü ve demiryollarının birliğini savundu. O günden bu yana Doro-Çiba, 1047 demiryolu işçisinin işten atılmasına ve taşeronlaştırmaya karşı 30 yıldır mücadele yürüterek Japon Demiryolları rejimini sarsmaktadır.
Bugün Japonya’da, Japon Demiryolu Şirketlerinin tam gaz taşeronlaştırma ve sendikasızlaştırmayla birlikte yürüttükleri Bölme ve Özelleştirme saldırısının ikinci raundu ile karşı karşıyayız.
Bu arada Abe yönetiminin Anayasa revizyonu ve savaş doğrultusundaki azgın yönelimi Japon halkının büyüyen öfkesi ile karşılandı. Okinawa halkının öfkesi patlamaya başlıyor. Genel grev yaklaşıyor. Osaka’da, belediyenin demiryollarıyla aynı şekilde tamamen özelleştirilmesini amaçlayan “Osaka-Büyük Şehir Projesi” referandumla reddedildi.
Aynı saldırılara maruz kalan ve aynı umut için ileri atılan işçilerin dünyanın dört bir yanında yankılanan güçlü seslerini duyuyoruz. Şu anda tarihin dönüm noktasında bulunuyoruz. Bitmek bilmez rekabetin içinde amansız bir yarışa zorlanan ve hakir görülen biz işçiler için onur, birlik ve dayanışmayı yeniden tesis etmek üzere ayağa kalkma zamanıdır.
Bizler bu çağrıyı, neoliberalizm canavarını yenmek için işçilerin sınırları ve işkollarını aşan birliğini güçlendirme umuduyla yaşamlarını mücadeleye adayan ve azimle mücadelenin ön saflarında yer alan demiryolu işçilerinin gururuyla yayınlamaya karar verdik. Yalnızca işçilerin birleşik mücadelesi tarih yapabilir ve toplumu değiştirebilir. Tüm dünyada işçilerin gücünü birleştirelim! Yolumuzda birlikte yürüyelim!
Polimer Grevi Sona Erdi
Opsan’da İşçiler Mücadeleye Devam Ediyor
- UİD-DER’den FENASOL ve Lübnanlı Emekçilerle Dayanışma
- Japonya İşçi Sendikalarından Savaşa ve Hak Gasplarına Karşı Eylemler
- UİD-DER’in Lübnan Sendikalar Birliğinin Dayanışma Çağrısına Yanıtı
- UİD-DER’in 6 Ağustos Hiroşima Büyük Eylem Organizasyon Komitesi’ne Dayanışma Mesajı
- UİD-DER’den Doro-Çiba’ya Dayanışma Mesajı: Kahrolsun Hiroşima’da G7 Zirvesi Düzenleyen Emperyalist Güçler!
- Doro Çiba’dan UİD-DER’e 1 Mayıs ve 14 Mayıs Mesajı
- 19 Mayıs G7 Hiroşima Zirvesini Ezmek İçin Mücadele Çağrısı
- Fransa’dan Yeni Anti-Kapitalist Partiden Dayanışma Mesajı
- Japonya Doro Çiba Sendikasından Türkiyeli Emekçilere Dayanışma Mesajı
- Partido Manggagawa: Filipinler’de İşçi Sınıfına Saldırılar Artıyor!
- Fumiaki Hoşino Ölümünün 3. Yıldönümünde Anıldı
- UİD-DER’den İngiltere’de Grevci Demiryolu İşçilerine Dayanışma Mesajı
- Japon Doro Çiba Sendikasından Çağrı
- Akiko Hoşino’dan UİD-DER’e Teşekkür Mesajı
- Akiko Hoşino’dan Yanıt ve Teşekkür
- Daha Söylenmedi Şarkımız
- İtalya’daki Fedex/TNT Grevcilerine Dayanışma Mesajı
- İtalya’da Kargo İşçilerinin Polis Saldırısına Yanıtı: FEDEX/TNT’de Yeni, Güçlü Bir Grev
- Doro-Çiba: Güney Kore’ye Karşı İhracat Kısıtlaması Derhal Geri Çekilsin!
Son Eklenenler
- Bugün dünyanın pek çok ülkesinde büyük kitleler, sömürüye, baskılara, emperyalist savaşa karşı meydanlara çıkıyor, isyan ediyor, genel grevler örgütlüyor. Tarih gösteriyor ki sömürüye ve faşizme son verebilecek, kitlelerin isyanını başarıya...
- 1 Mayıs işçilerin çalışma koşullarını düzeltmek için bir araya geldiği tarihsel bir günün adıdır. Bizler de her yaştan, her meslekten işçiler olarak çalışma koşullarımızı düzeltmek için 1 Mayıs’ta bir araya gelmeli, taleplerimizi hep bir ağızdan...
- UİD-DER’li gençler 1 Mayıs’a hazırlanıyor. İstanbul Anadolu Yakasından genç kardeşlerimiz neden 1 Mayıs alanında olacaklarını anlatıyorlar.
- Zenginlerin milyonlarca dolar ödeyerek kendilerine “kıyamet sığınakları” inşa ettirdiklerini biliyor muydunuz? Sığınak deyince aklınıza öyle soğuk ve karanlık, daracık mahzenler gelmesin. Bu sığınaklarda yok yok! Yapay zekâ destekli tıbbi bakımdan...
- Sırrı Süreyya Önder, Türkiye’de önemli bir siyasi figür. Ama biz UİD-DER’li işçiler, onu, önce temsilciliklerimizde, ev buluşmalarımızda izlediğimiz Beynelmilel filmiyle tanıdık ve sevdik. Sonra “Kıdem Tazminatımızı Gasp Ettirmeyeceğiz!”...
- Mersin’de “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” adlı etkinliğimizin ardından biz emekçi kadınlar olarak 1 Mayıs’ta alanlarda haykıracağımız taleplerimizi dile getirdik. 1 Mayıs coşkumuzla tüm emekçi kadınları 1 Mayıs’ta birlik olmaya, dayanışmaya...
- Hizmet-İş Sendikasında örgütlü Ankara Altındağ Belediyesi işçilerinin 21 Nisanda başlayan grevi devam ediyor. İstanbul Şişli Belediyesi işçileri alacakları ödenmediği için 24 Nisanda belediye önünde eylem yaptı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, 1886’dan günümüze inatçı bir gelenek olarak yaşamaya devam ediyor. Türkiye’de 1 Mayıs’ın sembolü haline gelen 1 Mayıs Marşı, “Günlerin bugün getirdiği baskı zulüm ve kandır...
- UİD-DER, “Umut Örgütlü Mücadelede” şiarıyla işçi sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs hazırlıklarını sürdürüyor. UİD-DER temsilciliklerinde düzenlenen “1 Mayıs: Umut Örgütlü Mücadelede” etkinliklerinde, dünya işçilerinin...
- Bizler Gebze’de yaşayan genç işçiler ve öğrencileriz. İşçi sınıfının mücadele örgütü UİD-DER ile 1 Mayıs alanında sınıfımızın saflarında yerimizi alacağız. Çoktandır başlattığımız çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. İşçi sınıfına yönelik...
- Dev-Sağlık İş Sendikası üyesi sağlık çalışanları ve Petrol-İş Sendikası üyesi petrokimya işçileri düşük ücret dayatmasına karşı mücadelelerini sürdürüyor.
- Lüks arabalara, gökdelenlere, plazalara, internette gördüğü şatafatlı yaşamlara bakıp “insanlar bu kadar çok parayı nereden buluyorlar?” diye soranımız olmuştur. Öyle ya, gece gündüz çalışarak çok para kazanılmadığını, değil lüks bir hayat sürmek en...
- “Bu devirde babana bile güvenmeyeceksin.” Bu sözü iş arkadaşlarımızdan, akrabalarımızdan, çevremizden sıkça duyuyoruz. Hâlbuki günlük hayatımızdaki birçok uğraşımız güven ilişkisine dayanıyor. Mesela hastanedeki doktordan bindiğimiz otobüsün...