Navigation

Buradasınız

Anasayfa » İşçi Hareketi » Mücadeleden kısa haberler

Marmara Üniversitesi Hastanesi İşçileri Olarak Eylemdeydik!

Marmara Üniversitesi Hastanesinden UİD-DER’li sağlık işçileri

Merhaba kardeşler, bizler Marmara Üniversitesi Hastanesinde çalışan bir grup sağlık işçisiyiz. Hastanede çalışan SES üyesi arkadaşlarımızla birlikte, 5 aydır ödenmeyen döner sermaye katkı paylarını, fazla mesai-nöbet ücretlerini alabilmek ve hastanenin Pendik’e taşınması sürecinde mağdur edilmemek için mücadele yürütüyoruz. Bu amaçla perşembe günü hastanemizde bir eylem düzenledik. Mektubumuzda, hem eylem sürecini hem de sonrasında çıkarttığımız dersleri UİD-DER’li işçi kardeşlerimizle paylaşmak istedik.

Eylem günü, SES ve Sağlık-İş üyesi arkadaşlarımızla birlikte hastanenin önünde toplandıktan sonra, aynı üniversitenin Haydarpaşa kampüsüne gitmek üzere sloganlarımızla yola çıktık. Yürüyüş sırasında, yaşadığımız sorunları hastalarımıza ve yakınlarına, etraftan bizi izleyen insanlara da anlatmayı ihmal etmedik. Marmara Üniversitesi rektörlüğü ise, eylemi ya da en azından katılımı engellemek için yürüttüğü baskı ve saldırılarına sabahın erken saatlerinde başladı. Eyleme, benzer sorunlardan muzdarip olan asistan grubunun da etkili bir şekilde katılması bekleniyordu. Ancak sabah hastane yönetimi asistanları eylem alanına inmeden toplantıya çağırdı. Aba altından sopa göstererek eyleme katılmalarını engellemeye girişti. Asistanların yeterince örgütlü olmaması ve İstanbul Tabip Odasının da örgütlenmeye hiçbir katkı sunmaması sebebiyle bu baskılar ve tehditler işe yaradı ve asistanlardan bir kişi hariç tamamı eylemden geri çekildi. Tek başına kalan bir asistan arkadaş alana gelip, orada toplanmış işçi arkadaşlarına hızlıca durumu anlattı. Bunun üzerine eylemdeki sağlık çalışanları tek başına kalan asistan arkadaşlarını korumak amacıyla eyleme katmadılar.

Hastaneden önlüklerimiz ve dövizlerimizle yola çıktığımızda yol boyunca arabalardan ve evlerden verilen destek moral vericiydi. Uzun bir yürüyüşten sonra rektörlüğün önüne geldiğimizde karşımızda hem özel güvenliği hem devletin kolluk güçlerini bulduk. Rektörlük geri adım atıp vazgeçeceğimizi düşünüyordu ama yanıldı. Temsilci arkadaşların ve işçilerin kararlı duruşları sayesinde kapıları açmak ve bahçede basın açıklaması yapılmasına izin vermek zorunda kaldılar. Eylem bittikten sonra birkaç arkadaş oturup bu mektubu birlikte yazdık. Eylemimizi ve eksikliklerimizi değerlendirdik. Bu sırada giriştiğimiz, sorunlarımızı anlatan slogan bulma çabalarımız ortaya şiirsel dörtlükler çıkardı. Bunları da sizinle paylaşmak istedik:

Sağlık sektörü baştanbaşa bir yara

Bu yaraya parmak basıyor Marmara

“Döner” alırız, almayız bilinmez ama

Yürüyelim arkadaşlar meydanlara!

Sorunlar büyüyor birer birer

Eziyorlar üçer beşer

Sırtımıza ağır geliyor bu küfeler

Patronlara hamal diye doğmadık

Gün olur, devran döner

UİD-DER’le devleşir işçiler

Diğer sektörlerde olduğu gibi sağlık sektöründe de, var olan haklarımızı korumamız için örgütlülüğümüzü büyütmek ve güçlendirmek zorundayız. Bu eylemimizden dersler çıkarıp daha güçlü ve daha örgütlü olabiliriz. Bunun için de mücadeleye girişmeden önce daha iyi bir hazırlık yapmalıyız. Diğer hastanelerde çalışan işçi arkadaşlarımızın da katılmalarını sağlayarak gücümüzü büyütmeliyiz. Sadece sağlık sektöründeki işçi arkadaşlarımızla da yetinmeyip, başta sendikalılar olmak üzere diğer sektörlerden işçi arkadaşlarımızın da desteğini kazanmalıyız. Bunun için de daha iyi bir hazırlık yapmalı ve emek vermeliyiz. Biliyoruz ki, BİRLEŞEN İŞÇİLER ASLA YENİLMEZLER!

10 Haziran 2010
  • Yazıcı için
  • e-postayla gönder

Son Eklenenler

  • SYDV İşçileri Türkiye Genelinde Greve Çıktı
    Türk-İş’e bağlı Koop-İş Sendikasının örgütlü olduğu Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) Türkiye genelindeki 1003 kurumunda çalışan 10 bin kamu işçisi 29 Ağustosta greve çıktı.
  • “Sistemsel Bir Hata” Değil İş Bırakma!
    Güvenliğin ve danışmanın olduğu katta her 5 dakikada bir “sistemsel hata ve arıza olduğu için tüm katlarda hizmet verilemiyor” şeklinde anonslar yapılıyordu. Önce güvenliğe gidip bu yapılanın yanlış olduğunu, insanlara memurların iş bıraktığının...
  • Filler, Karıncalar ve Kıssadan Hisse
    Filler Sultanı ile Kırmızı Sakallı Topal Karınca adlı romanında Yaşar Kemal, sömürülenlerle sömürücüler arasındaki büyük çelişkiyi anlatır. “Çünkü” der, “sömüren güçlü azınlıkla, sömürülen ve güçsüz sanılan çoğunluk, her çağda vardı. Ama bu çelişki...
  • “Bu Sene Hiç Kiraz Yediniz mi?”
    İktidarın “Kamu Çerçeve Protokolü” sürecindeki tutumunu protesto etmek için yapılan bir eylemin ardından bir kadın işçi çevresindeki insanlara sordu: “Bu sene hiç kiraz yediniz mi?” Bu soruya evet diyen tek bir kişi çıkmadı. Kilosu 700 lirayı aşan...
  • Başka Bir Gezegen Gibi
    Mücadele örgütümüz UİD-DER’in saflarında yer almış her işçi kardeşimizden, çoğu zaman övgü dolu sözler duyarız. Bu sözler tesadüf değil, UİD-DER’in sınıf mücadelesinin tarihsel deneyimlerinden süzülüp gelen mücadele kültürünün bir sonucudur. Ben de...
  • İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Barış Mitingi Çağrısı
    İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri, 1 Eylül Dünya Barış Günü kapsamında 31 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de bir miting düzenleyeceklerini duyurdu. Miting çağrısı, Mecidiyeköy’de bulunan Tüm Bel-Sen İstanbul Şube binasında 27 Ağustosta...
  • Kamu Emekçileri: Ne Hakem Ne Sefalet Zammı!
    Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
  • Belediye Çalışanlarından İş Bırakma Eylemleri
    İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
  • Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Yalçınkaya ile Söyleşi
    600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
  • Aşçı ya da Doktor… Çocuklarımız Ezilmekten Nasıl Kurtulur?
    Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
  • Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
    Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
  • Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
    Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
  • Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
    Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...