Buradasınız
Mersin Seçil Kauçuk’ta 14 İşçi İşten Atıldı

1983 yılından bu yana Tarsus yolu üzerinde kauçuk üretimi yapan Seçil Kauçuk fabrikasında 14 işçi işten atıldı. Petrol-İş Sendikası, 600’e yakın işçinin çalıştığı fabrikada 8 Marttan bu yana sendikal örgütlenme çalışması yürütüyor. Sendikal örgütlenmenin işveren tarafından duyulmasıyla 14 işçi işten atıldı.
Petrol-İş sendikası, işten atmalara karşı fabrika önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına, TÜMTİS, Kristal-İş, Liman-İş şube yönetimleri ile Petrol-İş üyesi işçiler ve direnişçi liman işçileri de destek verdi.
Açıklamayı gerçekleştiren Petrol-İş Şube Başkanı Murat Marangoz, Seçil Kauçuk işvereninin yanında çalıştırdığı işçilere köle gibi davrandığını belirtti. Marangoz, şöyle konuştu: “12-13 yıllık işçilere asgari ücret verilmektedir. Patronun kârı büyürken işçiler hacizlerin eline düşmüştür. İşveren üye olan arkadaşlarımızı işten çıkarmanın yanı sıra içerde çalışan arkadaşlarımıza mobbing uygulamaktadır. İşçileri tehdit ederek sindirmeye çalışmaktadır. İşçileri istifaya zorlayarak anayasal suç işlemektedir. Bu konuyla ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı’na gerekli müracaatı yaptık. Seçil Kauçuk işvereni şunu çok iyi bilmelidir ki Petrol-İş Sendikası buraya er ya da geç girecektir. Çıkarılan arkadaşlarımız derhal geri girmelidir. Aksi takdirde Petrol-İş’in 25 bin üyesini Seçil Kauçuk önüne yığarız.”
“Seçil İşçisi Yalnız Değildir”, “Atılan İşçiler Geri Alınsın!” sloganlarının atıldığı eylemde, Türk-İş’e bağlı sendikaların yöneticileri de destek konuşmaları yaptılar.Kristal-İş Mersin Şube Başkanı Ahmet Ergev, “Mersin’de bulunan 1500 arkadaşım adına konuşuyorum. Petrol-İş’in olduğu her yerdeyiz. Seçil Kauçuk’ta başarı sağlanana kadar Kristal-İş ve diğer sendikalar gerekirse burada yatıp kalkacağız” dedi.
TÜMTİS Şube Başkanı Savaş Gürkan, konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Seçil Kauçuk işçileri anayasal haklarını kullanarak sendikaya üye oldular. İşveren yasa tanımaz bir biçimde işçileri kapı önüne koydu. İnanıyorum ki Mersin’de sendikalı-sendikasız işçilerin gözü, kalbi, kulağı burada olacak. Bu sendikalaşma mücadelesinin başarıya ulaşması için, işveren bu hukuksuzluğa son verip Petrol-İş ile sorunu çözmek için gerekli adımları atmalıdır. Atılmadığı takdirde TÜMTİS olarak burada TİS imzalanıncaya kadar üzerimize düşeni yapacağız.”
Liman-İş Şube Başkanı Kadir Özçelik, “Hakkını isteyen her işçiyi ‘ben haklıyım’ diyerek kapının önüne koyuyor. Seçil Kauçuk’taki arkadaşlarımızı kesinlikle yalnız bırakmayacağız. İşçinin birlik beraberliği için mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Destek konuşmalarının ardından davul-zurna eşliğinde çekilen direniş halaylarla basın açıklaması son buldu.
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), 14 Temmuzda Ankara’da bulunan Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında 2026-2027 yıllarını kapsayan 8. Dönem Toplu İş Sözleşmesi taleplerini ve mücadele programını açıkladı. Basın...
- DİSK Emekli-Sen, 13 Temmuzda Çankaya Zübeyde Hanım Sosyal Tesisleri’nde “Emekli Buluşması” düzenledi. DİSK-AR tarafından hazırlanılan 2025 Emekli Raporu’nun kamuoyuyla paylaşıldığı etkinliğe DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK Emekli-Sen Genel...
- Haydarpaşa Dayanışması, son banliyö seferlerinin durdurulduğu 2013’ten bu yana Haydarpaşa Garında her Pazar günü “Ne Otel Ne Müze, Haydarpaşa Gardır Gar Kalacak!” pankartıyla basın açıklamaları gerçekleştiriyor. 13 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen...
- Modern tıbbın temel kurallarından biri elleri çok iyi yıkamak, el hijyenine dikkat etmektir. Peki, el yıkamanın bile geçmişte mücadele konusu olduğunu biliyor muydunuz? Ignaz Semmelweis, 1840’lı yılların sonunda, Viyana’daki bir kadın doğum...
- Hayat pahalılığı ve yüksek enflasyon karşısında işçi ücretleri erimeye devam ederken kamudan özel sektöre işçiler, düşük ücretlere karşı mücadele ediyor. Harb-İş Sendikası, 11 Temmuzda Ankara’da basın açıklaması yaparak sefalet zammı dayatmasına...
- Kamu çerçeve protokol süreci uzadıkça uzuyor. Savunma sanayi sözleşmesi hakem heyetine gönderildi. Diğer işkolları ise 3. teklifi bekliyor. Kamu çerçeve protokolü kamu işçilerinin asgari ücretini belirleyen bir protokoldür. Nisan 2024’te Anayasa...
- İspanya’nın Cadiz kentinde 23 Hazirandan bu yana süresiz grevde olan metal işçileri, 8 Temmuzda eylemlerini sonlandırdılar. Yetkili sendika UGT sendikasının işverenle imzaladığı ön anlaşmayı kabul etmeyen yaklaşık 30 bin metal işçisi, 18-19...
- 600 binden fazla kamu işçisini ilgilendiren Kamu Çerçeve Protokolü (KÇP) görüşmelerinde siyasi iktidarın dayattığı düşük zam oranları sağlık işçileri tarafından “sefalet dayatması” olarak değerlendiriliyor. Yüksek enflasyon ve ağır vergi yükü...
- Gebze Sendikalar Birliği, geçtiğimiz hafta İsrail’in Filistin’deki zulüm ve katliamını protesto etmek için bir eylem organize etti. Biz de UİD-DER’li işçiler olarak, zulme uğrayan Filistinli işçi ve emekçilerin haklı mücadelesine destek olmak için...
- 9 Temmuzda Hindistan genelinde milyonlarca işçi, emekçi, çiftçi ve genç, Modi hükümetinin işçi düşmanı politikalarına karşı ülke çapında greve çıktı. Kentlerden köylere, fabrikalardan tarlalara kadar yaşamı durduran dev grev, Hindistan’daki tüm...
- Annem, ablamla birlikte dördüncü katta oturur. Sokağa inmez ama mahallede, köyde, Almanya’daki akrabalarda ne olup bittiğini mutlaka bilir. Evden her çıktığımda balkonundadır. Selamlaşır, iki laf ederiz. Başımda bazen UİD-DER yazılı kırmızı şapkam,...
- Karanlık ve aydınlık… Ölüm ve yaşam… Emek ve sermaye… Sonsuz evrenimizde her şey karşıtıyla birlikte var. Sömürü ve zulüm varsa isyan da var. Sınır, din dil, ırk farkı tanımadan dünya meydanlarında tek ses tek yürek olan işçiler, işçi sınıfımız var...
- Emperyalist savaşın alevlerini büyüten, milyonlarca masum insanı, doğayı katleden, kentleri yok eden egemenler ne yaparlarsa yapsınlar emekçilerin birbirleriyle dayanışmasının önüne geçemiyorlar. İşçi ve emekçiler fabrikalardan limanlara,...