Buradasınız
“Milletin” Sarayı’nın Faturası

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “milletin” olduğunu iddia ettiği Ak Saray’ın elektrik faturası, muktedirlerin itibar ve güç adına işçi sınıfının yarattığı zenginliklere nasıl el koyduğunu bir kez daha ortaya koydu. Ak Saray’ın 18 Aralık 2014-21 Ocak 2015 tarihleri arasındaki elektrik faturası bedelinin 1 milyon 140 bin 567 lira olduğu ortaya çıktı. Faturaya göre 89 bin 262 kilovat elektrik tüketim bedelinin yanı sıra, enerji fonuna 8 bin, TRT’ye 16 bin, KDV matrahına 974 bin, KDV’ye ise 175 bin lira kesinti yapılması gerekiyor. Faturanın son ödeme tarihi ise 18 Şubat olarak düzenlenmiş. Faturada belirtilen bir detay da şu: Önceki dönemden 106 bin 770 liralık borç var. Yani gecikme bedeli bile bir hayli kabarık.
Elbette işçi ve emekçi aileler için böyle bir fatura bedelinin nasıl oluştuğu merak konusu. Faturanın sadece gecikme bedeli bile asgari ücretin 112 katından fazla. Asgari ücrete zam yapmaya, işçi ücretlerini arttırmaya gelince kaynak yokluğundan bahseden, dengeleri gözetmekten dem vuran egemenler, sıra kendilerine gelince bol bol kaynak buluyorlar. İşçi sınıfının kanı ve canı pahasına ürettiği zenginliklerin içinde yüzüyorlar.
Üstelik Ak Saray’a “milletin sarayı”, “Cumhurbaşkanlığı Külliyesi” diyen Tayyip Erdoğan, bu kadar şatafatı bile yeterli görmüyor, Küba’daki saraylara özeniyor. Kaçan fırsatlara hayıflanıyor. “Küba’daki saray beni adeta büyüledi. Beton yığınının içine girmiyorsunuz mesela, muhteşemdi. Yürürken duvarların arasından geçmiyorsunuz. Ağaçların, dalların, ormanların arasından geçiyorsunuz. Sanırım oraya harcanan rakam bizim Cumhurbaşkanlığı külliyesine harcanandan daha fazladır. Eskiden adalet sarayıymış. O binada oturmak istemedikleri için böyle bir yer yapmışlar. Öyle doğal falan değil. Hayli harcama yapılan bir mimariden bahsediyorum. Bizim külliyeyi yaptırmadan burayı görseydim bu şekilde yeşil ağaçlandırılmasını arzu ederdim. Ağaçlar sonradan yerleştirilmiş” diyor. Yani Ak Saray’a harcanan para yetmezmiş gibi daha çok paraya mal olduğunu düşündüğü o saray gibi bir sarayı olmamasına hayıflanıyor. Yeşil gördüğü her yeri ranta çeviren, İstanbul başta olmak üzere pek çok şehri “beton ormanı” haline getiren Erdoğan, kendisi için yeşillik de istiyor. Ak Saray’ı yaptırmak için yok edilen ağaçları unutmuş gibi davranıyor.
Barınma sorunu en temel sorun olarak işçi ve emekçilerin hayatını zehir ediyor. Ev kiralarının ortalaması neredeyse asgari ücrete yaklaşıyor. Ev almak için çekilen krediler insanların belini büküyor. İnsan sağlığına uygun bir altyapı olmadan yapılan evler emekçilerin yaşam kalitesini daha da aşağı çekiyor. Suriye’deki savaştan kaçıp gelen ve sözde burada “misafir” edilen yüz binlerce Suriyeli emekçi kara kış ile boğuşuyor. Sokaklarda yaşıyor, metro istasyonlarına, yıkık, susuz-elektriksiz binalara sığınıyor. Bu ülkede evsizler soğuktan donarak ölüyor. Ama ne bu yaman çelişkiler ne de bu çelişkilere duyulan tepki Ak Saray’larda sefa süren beylere, paşalara, bezirgânlara bir anlam ifade ediyor. Onlar hâlâ “itibardan tasarruf olmaz” diye buyuruyorlar. Büyük bir riyakârlıkla kendilerine itibarı, işçilere ise yoksulluk ve ölümü fıtrat sayıyorlar.
Ak Saray’ın faturası kabarık. Ama işçi sınıfına kan kusturan sermaye sınıfının ve onun Erdoğan gibi temsilcilerinin suç listesi de kabarık. Sermaye sınıfına faturayı işçi sınıfı kesecek. Bu fatura sermaye sınıfının saltanatının yıkılmasıyla ödenecek.
- İktidarın Muhalefete Yönelik Saldırıları Protesto Edildi
- KESK: “KHK'lı İhraçlar Görevlerine İade Edilmelidir”
- Bu Düzende İşçiler Sağlıklı Yaşayamaz!
- Kozasından Çıkmaya Çalışan Kelebek ve Çocuklarımız
- Türkiye Genelinde 1 Eylül Dünya Barış Günü Eylemleri
- Meydanlarda Barış ve Demokrasi Talebi Yükseltildi
- Başka Bir Gezegen Gibi
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nden Barış Mitingi Çağrısı
- Omsa Metal Direnişiyle Dayanışma
- Hayat Pahalı Değil Ücretlerimiz Düşük!
- Derbide Yeni Sezon Yaklaşıyor!
- KESK’ten “Gazze’de Kıtlık Yaşanıyor” Protestosu
- Digel Tekstil İşçilerinin Hak ve Onur Mücadelesi Devam Ediyor
- 17 Ağustos Depreminin 26’ıncı Yılı: Deprem Değil Yağmacı Düzen Öldürüyor!
- Evrensel Gazetesine Silahlı Saldırı
- Vergi Sorunu
- Kötü Çalışma Koşullarına ve Sendikal Baskılara Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- İşyerinde Gelen Ölümler
- 3 Pişi ve Sabrın Ödülü
- Yas Tutmuyoruz, Mücadele Ediyoruz!
Son Eklenenler
- Düşük ücretler, iş güvenliği önlemlerinin alınmaması ve ağır çalışma koşulları nedeniyle işçilerin yaşadığı sorunlar büyüyor. Çalışma yaşamını düzenleyen yasalar yalnızca kâğıt üzerinde kalıyor, patronlar hiçbir yaptırıma maruz kalmadan hukuksuz...
- Sosyal medyaya, Türkiye’nin geleneksel sermaye kesimlerinin önde gelenlerinden olan bir annenin paylaşımı düştü.
- Birleşik Metal-İş ve Türk Metal sendikaları 4 Eylülde sendika genel merkezlerinde basın toplantıları yaparak TİS tekliflerini açıkladılar.
- Rejimin toplumsal muhalefeti sindirmeye yönelik saldırıları artarak sürüyor. 2 Eylülde İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, CHP İstanbul 38. Olağan İl Kongresini iptal etti. İl Başkanı Özgür Çelik’i ve yönetimi görevden alarak yerine kayyum atadı.
- Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Ankara Adalet Bakanlığı önünde, Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atılan emekçilerin görevlerine iade edilmesi talebiyle basın açıklaması düzenledi.
- Türkiye’de her yıl 3-9 Eylül tarihleri arası Halk Sağlığı Haftası olarak kutlanıyor. Sağlık Bakanlığı, Halk Sağlığı Haftasının amacını “halkın sağlığını korumak, geliştirmek, sağlık için risk oluşturan faktörlerle (bulaşıcı hastalıklar, çevresel...
- Kozasından çıkmaya çalışan kelebeğin hikâyesini bilir misiniz? Bir adam ormanda yürürken, bir kelebeğin kozasından çıkmaya çalıştığını görür. Saatlerce, kelebeğin küçücük bir delikten çıkmak için verdiği mücadeleyi izler. Ancak bir süre sonra...
- Yalova’da bulunan Sefine Tersanesi işçileri, patronun çalışma koşullarında yaptığı tek yanlı değişikliğe karşı direnişe geçti. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın (SYDV) grevi beşinci gününde anlaşmayla sonuçlandı. Artvin Şavşat Belediyesinde...
- Milyonlarca kamu emekçisinin ve emeklisinin taleplerini boşa çıkaran 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci, Kamu Hakem Kurulu tarafından karara bağlandı. Hakem Kurulu, 2026 yılında ilk altı ay için yüzde 11, ikinci altı ay için yüzde 7; 2027 yılı için ise...
- 1 Eylül Dünya Barış Gününde Diyarbakır’dan Ankara’ya pek çok kentte eylemler düzenlendi. Ankara’da Emek Barış ve Demokrasi Güçlerinin çağrısıyla Kolej Meydanında bir araya gelen kitle sloganlar, alkışlar ve zılgıtlar eşliğinde Sakarya Meydanına...
- Bazı zenginlerin “ölmeden yapılacaklar listesi”nde dünyanın en yüksek tepesi olan Everest’e tırmanmak vardır mesela. Zaman zaman sosyal medyada bu insanların “başarı”larını anlatan çeşitli videolar, haberler çıkar karşımıza.
- Şeker-İş Sendikasının örgütlü olduğu Kütahya Şeker Fabrikasında, Mart ayından bu yana süren toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 30 Ağustosta başlayan grev, 3’üncü gününde sürüyor.
- İstanbul Emek Barış ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla İstanbul Kadıköy’de yapılan mitinge binlerce kişi katıldı. Kadıköy Söğütlüçeşme’de toplanan kitle, “Savaşa ve Sömürüye Karşı Demokrasi ve Barış Kazanacak” pankartı arkasında rıhtımdaki miting...