Buradasınız
Ne İçin, Kim İçin Yükseliyor Bu Yapılar?
Aydınlı’dan bir kadın işçi
Onlar, daha 20’li yaşlarda, sevdiklerinden, ailelerinden uzaktalar. Ceplerinde doğru düzgün para yok. O soğuk binalarda, onlarca gurbetçi genç bir yandan çalışıp, bir yandan yaşamak zorunda kalıyor. Gurbetçi işçiler her gün ölümle karşı karşıya kalırken, o yapılar işçilerin canları pahasına yükseliyor. Hayatlar ipliğin ucunda…
Şu dünyanın bolluğundan, ürettiklerimizden, var ettiklerimizden bir nebze olsun nasibimizi alamadan ölümle bu denli burun buruna çalışmamızı aklım almıyor. On dört katlı bir binanın yedinci katından moloz atarken düşen işçi arkadaşımız kim bilir ne düşünüyordu? Henüz alamadığı maaşı düşünüyordu belki de. Gencecik yaşında sefaletin, yokluğun baskısıyla sarılmış işine. 27 Kasım sabahı, işçi güvenliği önlemleri alınmadığı için bir işçi arkadaşımız patronların kâr hırsının kurbanı oldu: Yedinci kattan düştü, şimdi yoğun bakımda. Şantiyede çalışan ve arkadaşının düşüşünü gören 19 yaşındaki gencin kaygılı bekleyişi gözlerimin önünden gitmiyor.
19-22 yaşlarında onlarca genç işçi, ailelerinden uzakta TOKİ konutlarında taşeron firmalara bağlı olarak çalışıyorlar. Kimisi Şırnak’tan, Batman’dan, kimisi Dersim’den para kazanmaya gelmiş. Kimisi şantiyede çadırlarda kalıyor, kimisi ise çadırlarda yer kalmadığı için kışın ortasında, pencerelere naylon gererek inşaatlarda kalıyor. Sohbet ettiğimizde daha önce de bu tür iş kazalarının yaşandığından ve inşaattan düşünce çalışamaz hale gelen arkadaşlarının evlerine geri dönmek zorunda kaldıklarından bahsediyorlar. Bu işçiler, taşeron ve güvencesiz çalışma koşullarıyla karşı karşıya her an ölümle yüz yüze olduklarının farkında olmalarına rağmen “elden ne gelir?” diyorlar.
Bu koca koca binalar kimler için yükseliyor? Bizler daha ferah, daha sağlıklı konutlarda yaşayalım diye yükselmediği kesin. Ama bu yapıların harcına ismini bile duymadığımız nice işçinin kanının karıştığı kesindir. O halde bizler ne zaman tuğlaları bu bozuk düzeni yıkıp yeni bir dünya inşa etmek için dizeceğiz? Patronlar için daha ne kadar canımızı vereceğiz? Buna dur demek için yeterince nedenimiz yok mu?
Her yerde hazır ve nazır
Belçika’da Grev
- Gençlerimiz Ölmeye Devam Ediyor
- Kocaeli’de “MESEM’e ve Çocuk İşçiliğine Son”Eylemi
- Sağlıksız ve Kötü Çalışma Koşullarına Karşı Birleşelim
- Mesleki Eğitim mi Kâr Hırsı mı?
- Hayatımızı Değiştirecek Parolayı Unutmayalım!
- Gizli Açlık Tehlikesi Büyüyor
- Biz Mücadele Edersek Her Şey Düzelir!
- Hasköy Sanayi Sitesinden Sonra Şimdi Sıra Kimde?
- Ya Beni İşten Atarlarsa?
- İSG-SEN Ankara’da Siyah Baret Eylemi Yaptı
- Patronların Prestiji Yangın Riskinden Daha Önemli
- “El Cerrahisi 7/24 Yanınızda”
- Yangından Haberimiz Bile Olmadı!
- TMO Silosundan Fabrikalara Patlamalar ve Yangınlar Ne Anlatıyor?
- Aşırı Sıcaklar İşçi Sağlığı ve Güvenliğini Tehdit Ediyor
- Teknoloji Çağındayız Ama İşçiler Çalışırken Ölüyor!
- Örgütsüzlüğümüzün Bedeli: Artan İş Cinayetleri
- Baret Bile Olmadığı İçin!
- 28 Nisan Dünya İş Sağlığı ve Güvenliği Gününden 1 Mayıs’a
- Çıraklık Okulları ve Örgütlenme İhtiyacı
Son Eklenenler
- İşçi sınıfının kadınları olarak birçok sorun yaşıyoruz ve bu 1 Mayıs’ta bizim de yükselteceğimiz taleplerimiz var. Sohbetimiz sırasında emekçi kadın kardeşlerimiz hangi taleplerle 1 Mayıs’a katılacaklarını anlattılar.
- Bizler bir grup petrokimya işçisiyiz. Tüm sınıf kardeşlerimizi 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma coşkusuyla selamlıyoruz.
- İşçilerin sendikalaşma hakkı, ücretleri patronlar tarafından gasp edilirken bu duruma itiraz eden, hakkını arayan işçiler cezalandırılıyor, darp ediliyor. Ancak saldırılara, baskılara boyun eğmeyen işçiler mücadeleyi sürdürüyor. İstanbul Finans...
- Tekirdağ Çorlu’da 8 Temmuz 2018’de meydana gelen tren katliamında 7’si çocuk 25 kişi yaşamını yitirmiş, 300’den fazla kişi yaralanmıştı. Katliama ilişkin davanın karar duruşması 25 Nisanda Çorlu Halk Eğitim Merkezi’ne kurulan 1. Ağır Ceza...
- Emekçi kadınlar olarak hayatın her alanında çeşitli sorunlarla karşılaşıyoruz. Bu sistem bizi sokakta katledip, savaşlarda öldürüyor. Emeğimiz yok sayılıp hayatımız değersizleştiriliyor. Bizler işçi sınıfının kadınlarıyız, ellerimizdeki hünerle...
- Biz işçilerin yaşadığı sıkıntılar, zorluklar gün geçtikçe artıyor. Aldığımız ücretler açlık sınırına denk durumda. Üstelik ücretlerimizin enflasyon karşısında erimesi belimizi iyice büküyor. Çalıştığımız işyerlerinde, fabrikalarda çalışma...
- Her geçen gün yoksullaşan, hayat pahalılığıyla beli bükülen işçiler olarak vergi rekortmeni olmamız pek mümkün görünmeyebilir. Ancak gerçek bu. Milyarlarca dolarlık servetlere sahip patronlar servetleriyle kıyaslayınca tabiri yerindeyse bir kuruş...
- Bizler, Avcılar’dan genç işçi ve öğrencileriz. Kimimiz fabrikalarda saatlerce çalışıyor, kimimiz ise okul sıralarında dirsek çürütüyor. Hepimiz işçi çocuklarıyız ve bizi birleştiren, bir araya getiren ortak sorunlara sahibiz. Çünkü içinde...
- 1 Mayıs’a sayılı günler kaldı ve biz emekçi kadınlar böylesine anlamlı bir güne hep birlikte hazırlanmak üzere yan yana geldik. Sınıfımızın birlik, dayanışma ve mücadele günü için UİD-DER’de birleştik. Hep birlikte coşkulandık, umutla dolduk. 1...
- Bir haykırış duyuldu derinden/ Sanırsın dağlar kalktı yerinden/ Mahalleden, fabrika köşelerinden/ Ayağa kalktı yürüyor işçi/ Yürüyor işçi, yürüyor işçi!
- Her işçinin hayalidir bir gün emekli olmak, hayatının kalan kısmında çalışmadan mutlu mesut yaşamak ve kendini güvende hissetmek… Bunun için sigortalı bir işte çalışmaya, SGK primlerimizin gerçek ücretimiz üzerinden ödenmesine dikkat ederiz. İşe ilk...
- Geçenlerde manava yolum düştü, eve bir iki parça şey alayım diye uğradım. Alışveriş bitti, tam para ödeme esnasında 17 yaşlarında bir genç gelerek kasadaki kişinin kulağına bir şeyler fısıldadı. O ise kafasını sallayarak “tamam tamam al” dedi. Genç...
- Ramazan bayramı boyunca, insanlar birbirlerine temenni mesajları attı. Sevdiklerine onların mutluluklarını içeren dilekler ilettiler. Sevdikleri kişilerin kötü günler görmemesini, her türlü beladan ve kazadan uzak olmasını, açlık ve yoksulluk...