Buradasınız
Neden Biz İsteyince Suçlu Oluyoruz?
Beylikdüzü’nden bir Brillant işçisi
![](https://uidder.org/sites/all/modules/lazyloader/image_placeholder.gif)
Ben BRİLLANT fabrikasından atılmış bir işçiyim. Bir taraftan BRİLLANT patronunun haksız uygulamalarını protesto etmemiz, bir taraftan işçi arkadaşlarla sorunlarımızı ve çözümlerimizi paylaşmamız biz işçilere çok şey katıyor. Biz işçiler aslında mücadele ettikçe çok şey öğreniyoruz, işten atıldığım süreçte bunu daha iyi kavradım. Bugüne kadar işçi arkadaşlar atıldıkları zaman sessiz sedasız çekip gidiyordu, ayrıca kimileri tazminatlarını bile almıyordu ve ben de hep bu işçilere kızıyordum. Fakat işçinin tek başına ve bilinçsiz olması, patrona karşı yapabileceklerini de sınırlıyor. Bir işçi örgütlenip mücadele etmedikçe, tek kaldığı sürece yenilmeye mahkûmdur. İnsanın içinde haksızlıklara karşı durma isteği ne kadar çok olursa olsun, eğer ki tek başına ve sınıf bilinci yoksa hiçbir şey yapamaz. Ben de zamanında UİD-DER’le tanışmamış olsaydım, bu haksızlıklar karşısında çaresiz kalacaktım.
İşçi düşmanı BRİLLANT patronu, bizden sürekli daha fazla iş çıkarmamızı ister. Pazar günleri işe gelmeyince tehdit ediliriz, neden her gün yemekte patates çıkıyor desek “beğenmiyorsan yeme” derler, izin ya da zamanında maaş istesek bize düşman gözüyle bakarlar. İş kazası geçiren arkadaşlarımızı, çok ağır olmazsa hastaneye götürmezler, götürseler de özele götürürler ki rapor tutulmasın. Yazın sıcaktan yanarak, kışın soğuktan donarak çalışırız. BRİLLANT patronu yeni fabrikalar kurarken biz işçiler havamızı alırız. Yıllarını fabrikaya vermiş işçi ağabeylerimiz veya ablalarımız, en ufak bir açıkları yakalandığı zaman tonlarca azar işitir, genç işçi kardeşlerimiz ömürlerinin baharını fabrikanın kötü koşullarında geçirmek zorunda kalırlar, sonra da haksız yere işten atılırlar. Ancak tüm bu haksızlıklara ve sömürüye rağmen gıkımızı çıkarmadan çalışmaya devam ediyoruz. BRİLLANT patronları ve yöneticileri, ellerini hiçbir işe sürmeden işçilerin sırtından beslenip bir de işçileri aşağılıyorlar. Onlar bizlerden ömrümüzü çalıyorlar suçlu olmuyorlar, biz işçiler ise biraz hakkımızı istesek suçlu oluyoruz ve kapının önüne atılıyoruz.Peki neden? BRİLLANT patronu bu cesareti nereden alıyor?
Şüphesiz BRİLLANT yönetiminin suçu saymakla bitmez, ama biz işçilerin de eksikleri var. Çünkü biz işçiler kendimize zaman ayırmıyoruz. Kahvede okey oynamaya, top oynamaya, maç izlemeye, boş boş yatmaya ya da zorunlu fazla mesailere zaman ayırdığımız kadar hakkımızı aramaya, birlik olmaya, mücadele etmeye zaman ayırsak her şey çok farklı olur. Bu kadar kötü koşullarda çalışmayız, zorunlu fazla mesailer dayatamazlar. Bugün biz işçilerin dağınıklığını fırsat bilen patronlar ve onların yardakçıları biz işçilere acımasızca saldırıyorlar. Tüm sosyal haklarımıza göz dikiyorlar. Biz işçiler mücadeleden uzak olduğumuz için de ezilmeye devam ediyoruz.
Evet arkadaşlar, ne zaman haklarımızı bilip geliştirmek için mücadeleye zaman ayırırsak, o zaman durum değişecek. Gerçek suçluların BRİLLANT patronu ve yönetimi olduğu ortaya çıkacak. Geleceğimizi elimizden alanlara gereken dersi verebileceğiz.
Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz!
- Patronların Hak Arayan İşçiye Tahammülü Yok
- Xiaomi Salcomp’ta İşten Atmalar Protesto Edildi
- Hacettepe Üniversitesi’nde İşten Atma Saldırısı
- Ezberler ve Gerçekler: “İş Çok, İş Beğenen Yok!”
- Cumhuriyet Gazetesinde Sendikalı İşçi Kıyımı
- Esenyurt’ta A101 İşçisi Kod 46 ile İşten Atıldı
- 65 İşçiyi Daha İşten Çıkardılar
- Ekmekçioğulları Metal’de İşten Atma Saldırısı
- Özer Elektrik’te İşten Atmalar Protesto Edildi
- İşten Çıkarma Yasağı İşten Çıkarmayı Engelliyor mu?
- Akwel’de İşten Atmalara Karşı İş Durdurma Eylemi
- TPI Kompozıt’te İşten Atma Saldırısı
- VIP Tekstil’de İşten Atmalar Protesto Edildi
- DERİTEKS, Üyelerinin İşten Atılmasını Protesto Etti
Son Eklenenler
- İngiltere’de geçtiğimiz haftalarda üç çocuğun öldürülmesinin ardından bu cinayetlerden göçmenleri ve Müslümanları sorumlu tutan güruhlar sokaklara dökülmüştü. Ülkede göçmen ve Müslümanları hedef alarak ırkçı saldırılar başlatan faşist çetelere karşı...
- İstanbul Bakırköy Metro şantiyesinde Bayburt Group taşeronu Modüler Teknik firmasında çalışan DİSK Dev Yapı-İş üyesi inşaat işçileri ücretleri aylardır ödenmediği için 12 Ağustosta Bayburt Group önünde eyleme başladı.
- Herkesin dilinde olan basit, masum bir soru… Ama aynı zamanda soranın da cevaplayanın da belli düşünce kalıplarına hapsolduğunu gösteren bir soru: Senin memleket nere? Fabrikada yeni işe başlayan birine, sokakta, otobüste, parkta tanıştığımız birine...
- İki kız kardeş, 15 yaşındaki Esmanur Argun ve 18 yaşındaki ablası Elif Argun, Urfa Viranşehir’den tarım işçisi olarak Bursa’ya gelmişlerdi. İşe giderken onları taşıyan traktörün devrilmesi sonucu hayatlarını kaybettiler. Kısacık yaşamları gibi...
- Tekgıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan Polonez işçilerinin sendikalı çalışma hakkı ve işe iade talebiyle başlattıkları direniş sürerken 9 Ağustosta İstanbul Valiliği önüne giderek seslerini duyurmaya çalıştılar. Türk Harb-İş...
- Geçtiğimiz günlerde Cerrahpaşa Üniversitesine bağlı Murat Dilmener Hastanesinin su tesisatının patlaması üzerine, yeni doğan yoğun bakım ünitesinin tavanı çöktü. Solunum cihazına bağlı bir bebek hayatını kaybetti. Solunum cihazına bağlı olan ve...
- UİD-DER’e gelmeden önce de bu dünyada olup bitenlere karşı öfkeliydim. Bir şeyler yapmak istiyordum fakat ne yapacağımı bilmiyordum. Yani öfkemi doğru yerekanalize edebilmiş değildim. UİD-DER sayesinde kapitalist bir sistemde yaşadığımızı ve tüm...
- 31 Mart yerel seçimleri sonrası belediye işçilerine yönelik işten atma ve ücret gaspı saldırıları devam ediyor. İşten atılan işçiler işe iade talebiyle direnişe başlarken ücretleri gasp edilen, düşük ücret dayatılan işçiler de çeşitli eylemlerle hak...
- Sokak köpeklerinin katledilmesinin önünü açan yasa geçtiğimiz günlerde AKP’li ve MHP’li vekillerin oylarıyla Meclisten geçti. Yasa hazırlanırken ve oylanırken yaşananlara baktığımızda nasıl bir düzende yaşadığımızı daha iyi anlıyoruz. Yasa gündeme...
- 6 Şubat depremlerinin üzerinden bir buçuk yıl geçmesine rağmen deprem bölgelerinde barınma sorunu bile çözülmüş değil. Depremden sonra TOKİ, 18 ilde 674 bin 238 konut yapılmasını hedeflediğini açıklamıştı. Şimdiye kadar teslim edilen konut sayısı...
- İkinci Dünya Savaşının son aylarında ABD’nin Hiroşima’ya atom bombası atması ve yüzbinlerce insanın ölümüne neden olması insanlık tarihinin en büyük katliamlarından biri olarak acıyla hatırlanmaya devam ediyor. Bu büyük katliamın 79. yıldönümü olan...
- 28 Temmuz 1914’te dünyanın o güne kadar gördüğü en kanlı savaş başladı. Tam dört yıl süren ve 20 milyon insanın ölümüne, milyonlarcasının yaralanmasına ve sakatlanmasına, kentlerin yakılıp yıkılmasına yol açan bu savaş tarihe Birinci Dünya Savaşı...
- İspanya’da bir duvarda şöyle yazıyor: “El que nos roba es de aqui y rico no inmigrante y pobre.” Yani “Bizi soyanlar göçmen ve yoksul değil, buralı ve zengin.” Bu kısacık bir duvar yazısı içinde bulunduğumuz durumu çok çarpıcı bir şekilde anlatıyor...