Buradasınız
BMİS Bürokratları Badigartlığa Soyundu
Legrand direnişinden mücadeleci kadın işçiler
Direnişçi işçileri kongrenin yapıldığı otelin giriş kapısında sendikacılar karşıladılar. İçeri almak için değil, işçilerin içeri girmesini engellemek içindi bu karşılama. Yıllardır meydanlarda mücadeleden, işçi sınıfından, Kemal Türkler’den, Maden-İş’in geleneğinden geldiklerini söyleyen, alanlarda kırmızı gömlek ve kravatla boy gösteren bu sendikacılar bu kez otelin giriş kapılarını tutarak “badigartlığa” soyunmuşlardı. Direnişçi işçilere sonuna kadar kapatılan kapılar, düzen partileri için ardına kadar açılmıştı oysaki. İki saatten fazla kapıda bekleyen direnişçi işçilerin yılmaması ve ısrar etmesi sonucunda işçiler içeri girmeyi başardılar. Kongre salonuna giren direnişçi işçileri, sendika yöneticilerinin tedirgin ve endişeli bakışları takip etti. Çünkü bugüne kadar yaptıkları (ve de işçiler için yapmaları gerekip de yapmadıkları) şeylerin orada yüzlerine vurulmasından, gerçeklerin gün yüzüne çıkmasından ölesiye korkuyorlardı. Tabii günler öncesinden başladıkları karalama kampanyasını da söylemeden geçmek olmaz. “Direnişçi işçilerin kongreyi basacağı, zorla kürsüyü işgal edeceği, orada seçimlere gölge düşüreceği” yönünde asılsız senaryolar üretmişlerdi.
Konuşma hakkı isteyen direnişçi işçilere söz hakkı tanınmazken, yine o kapıda karşılaşılan tabloda olduğu gibi kürsü de düzen partilerine ardına kadar açılmıştı. En ufak bir eleştiriye tahammülü bile olmayan sendika bürokratları eleştirileri engellemek için ellerinden gelen her türlü çirkinliği yaptılar. Öyle ki, örgütlü oldukları Schnider fabrikası baş temsilcisine bile söz hakkı tanımadılar. Böylece bir kez daha görmüş olduk ki, Türkiye işçi sınıfı hareketinde çok büyük bir rolü olan Maden-İş sendikası ile onun geleneğinden geldiğini iddia eden BMİS yöneticileri arasında ne yazık ki çok büyük uçurumlar oluşmuş.
BMİS genel başkanı Adnan Serdaroğlu kongrede, “Birleşik Metal-İş sendikasını uçurumun kenarından çıkardık” diyordu. Oysa yıllardır büyümek yerine sürekli küçülen, örgütlü olduğu koca koca fabrikaları Türk Metal’e kaptıran bir BMİS var karşımızda. Aralarında bizzat genel başkanın çalıştığı Çolakoğlu’nun, Gebze şube başkanının çalıştığı Omtaş’ın da bulunduğu çok sayıda fabrika kaybedilmiştir (Türk Metal’e kaptırılmıştır). Bir de yaşanan direnişlere bir göz atalım; Çelmer, Mutaş, Akkardan, Samka, Procast, Legrand, Sinter Metal… Buralarda ne oldu? Ne olduğunu söyleyelim; ne yazık ki hepsi de başarısızlıkla sonuçlandı. Neden biliyor musunuz? Çünkü sendikacılarımız kendilerini öyle bir koltuk sevdasına kaptırmışlardı ki gözleri ne sendikayı, ne işçileri, ne de mücadeleyi görüyordu. İşte gerçekler! Sendikayı uçurumun kenarından çıkardık diyenler, bugün gözlerini dahi kırpmadan onu uçurumun en dibine itiyorlar.
Evet, metal işçileri, bu gerçekleri görmezden gelemeyiz. Çünkü bunları görmezden gelmek bu bürokratların ekmeğine yağ sürmek olur. Sendikalarımızı bu bürokratların eline bırakmak olur. Oysa bu olumsuzluklar bizleri daha da kamçılamalı ki zaten bizim olan sendikalarımıza sahip çıkalım, olması gerektiği gibi onları mücadele örgütlerimiz haline getirelim. Unutmayalım ki sendikalar biz işçilerindir. Sendikalar bürokratların yan gelip yatma ya da kariyer yapma yerleri değildir. Bizler geçmişte Kemal Türkler önderliğinde binlerce işçinin yaptığı gibi sınıf sendikacılığını sahiplenmeli ve bunun için mücadele etmeliyiz.
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
- DİSK’li İşçiler İstanbul’dan Seslendi: “Gelirde, Vergide, Ülkede Adalet İstiyoruz!”
- Türk-İş’ten Eş Zamanlı Eylemler
- DİSK’li İşçiler Mersin’de “Gelirde Adalet, Vergide Adalet” Dedi
- Polonez İşçileri Saldırılara Rağmen Mücadeleye Devam Ediyor
- Sendikaların Eylemleri Devam Ediyor
- Türk-İş’ten Türkiye Genelinde Eylemler
- İstanbul’dan Antep’e İşçiler Hakları İçin Mücadeleye Devam Ediyor
- Belediye İşçileri Saldırılara Karşı Mücadele Ediyor
- Sendika Düşmanlığına, Ücret Gaspına Karşı İşçi Mücadeleleri
Son Eklenenler
- İşyerinde, mahallede, parkta, sokakta, kahvede… Sohbetler döner dolaşır hep aynı soruya bağlanır: “Ne olacak bu memleketin hali?” Soru bakidir, cevabı ise yaşadığımız koşullara, ait olduğumuz sınıfa göre değişiklik gösterir. Çünkü işçi ve...
- Şair “Kuşların vurulduğu zamandır şimdi” demiş. Gerçekten de haksızın haklı, hırsızın namuslu, haydudun yiğit sayıldığı zamandır şimdi. Her gün yeni bir “bu kadarı nasıl olur?” sorusuyla başlıyoruz güne. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da bir tekstil...
- Yaklaşık iki ay boyunca hakları için mücadele eden, bu süreçte polisin ve jandarmanın saldırısına maruz kalan, gözaltına alınan Fernas işçilerinden biri arkadaşlarından birinin çocuğunun ilk adımını direniş alanında attığını söylemişti. Bir başka...
- Bir an için hafızamızı kaybettiğimizi düşünelim. Annemizin, babamızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın kim olduğunu, nereli olduğumuzu, yaşadığımız evi, ne iş yaptığımızı hatırlamadığımızı hayal edelim. Bütün yüzlerin, sokakların yabancı olduğunu...
- Bugünlerde kiminle konuşsak, herkes sorunlardan bahsediyor. Tezgâh başında, sokakta, pazarda, toplu taşımada, markette, bir hastanenin ya da bir okulun bahçesinde… Eğitimden sağlığa, kira derdinden geçim sıkıntısına, işçi ve emekçilerin gündemleri...
- İstanbul’da Maltepe Belediyesi ile İzmir’de Buca Belediyesi işçileri, Denizli’de Pamukkale Üniversitesi İktisadi İşletmelerde çalışan işçiler, toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine greve çıktılar. Çeşitli illerden gelerek...
- “Benim derdim ne biliyor musunuz? Bir anonim şirket nasıl yönetiliyorsa, Türkiye de öyle yönetilmelidir. Yoksa bileklerine bağlıyorlar prangayı, yürü yürüyebilirsen. Bu ülke bu şekilde sıçramaz.” Erdoğan’ın 2015’te söylediği bu sözlerin amacı işçi...
- İspanya’da 29 Ekimde yaşanan sel felaketi Valencia bölgesinde 250 insanın yaşamını yitirmesine neden oldu. Onlarca insan hâlâ kayıp. Şehir, evler harap olmuş durumda. Felaket boyunca kendi başının çaresine bakmak zorunda kalan, sevdiklerini,...
- Kanada’nın batı eyaleti Britanya Kolumbiyası limanlarında işçiler, 4 Kasım itibariyle 72 saatlik grev kararı aldılar. Geçtiğimiz yıldan bu yana Kanada’nın çeşitli limanlarında gerçekleştirilen kısmi grevlerin ardından gelen yeni grev kararı, devam...
- Son zamanlarda siyasi iktidar vergi düzenlemeleri konusunda sınır tanımayan bir performans sergiliyor. O kadar ki hiç harcamadığımız ya da hiç almadığımız şeylerden bile vergi almak için kolları sıvadı. 100 bin liranın üzerinde kredi kartı limitine...
- “N’olmuş yani, yarın süte daha fazla su karıştırır satarsın, yapmadığın iş sanki!” Kemal Sunal’ın oynadığı “Yüz Numaralı Adam” filminde geçen bu cümle trajikomik bir durumu ifade ediyor. İzlerken gülüyoruz ama yaşadığımız tam da bu. Soralım...
- Tarih boyunca gelmiş geçmiş tüm sultanlar, komutanlar, yöneticiler, iktidarlar insanların ve toplumların algılarını şekillendirmeye, psikolojilerini yönetmeye odaklanmışlardır. Başka türlü egemenliklerini koruyamayacaklarını bildiklerinden toplumun...
- Japonya’da çeşitli sendikalar, 2-3 Kasımda yaptıkları eylemlerle derinleşen kapitalist sömürüye ve emperyalist savaşa karşı mücadele çağrısında bulundular. İnşaat ve Taşımacılık İşçileri Dayanışma Sendikası Kansai Bölgesi Şubesi (Kan-Nama), Metal ve...