Buradasınız
Patronlar Çok Para Kazanırken…

Yeni yılın ilk günlerinde MÜSİAD toplantısında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek patronlara “biz sizin daha çok para kazanmanızı istiyoruz” dedi. Patronlar tarafından alkışlanan Bakan, tam da bunu yapıyor, patronların kazanması için çalışıyor. Bazılarımız ilk anda bunda bir kötülük olmadığını, daha çok kazanma çabasının normal olduğunu düşünebilir. Hatta “daha fazla kazansınlar, gözümüz yok” diyenler de olabilir. Peki ya onların serveti büyüdükçe bizim yoksulluğumuz büyüyorsa?
Öncelikle bir işçinin para kazanma amacı ile patronunki çok farklıdır. Kapitalist sömürü düzeninde işçiler geçinebilmek, yaşamlarını sürdürebilmek için patronlarsa daha fazla kâr ve zenginlik elde etmek için çabalar. Patronların daha çok para kazanması yani kârlarının büyümesi emeğin daha fazla yağmalanması demektir. İşçilerin daha fazla sömürülmesi, çalışma ve yaşam koşullarının kötüleşmesi, can güvenliklerinin olmaması, yalnızca ekonomik değil demokratik hak ve özgürlüklerinin de ellerinden alınması, patronların önündeki yasal ve fiili engellerin iktidarlar eliyle temizlenmesi demektir.
AKP iktidara geldiği 2002 yılından bu yana çıkardığı yasa, yönetmelik, kararname ve uygulamalarıyla sürekli patronların daha çok kazanmasını hedefledi. Devlet bütçesinden emekçilere çok az pay ayrılırken aslan payı düşük faizli krediler, vergi indirimleri, ücret garanti fonu veya asgari ücret destek primi gibi teşviklerle, kıyaklarla hep patronlara aktı. Ücretlerini arttırmak için sendikalaşan, iş durduran, greve çıkan işçiler mahkemeler, polis baskısı ve işten atmalarla susturulmaya çalışıldı. İşçilerin hak arayışı özelleştirmelerden düşük ücret dayatmalarına, grev yasaklarından polis şiddetine çeşitli yol ve yöntemlerle sürekli engellendi.
Son iki yıldır uygulanan Orta Vadeli Program ve Kamuda Tasarruf paketleriyle de işçi ve emekçilerin payı patronlara aktarılıyor, kamu kaynakları sermayeye peşkeş çekiliyor. “Tasarruf” adı altında kamu emekçilerinin hakları gasp ediliyor. Asgari ücret hedef enflasyon aldatmacasıyla açlık ücreti seviyesinde tutuluyor. Zeytinlik araziler, göller, ormanlık alanlar patronlar için kârlı yatırım alanlarına dönüştürülüyor. Havanın, toprağın, suyun kirlenmesi, çevrenin zarar görmesi iktidarın da çok kazanan patronların da umurunda değil. Salgında, depremde, yangınlarda, sellerde sorumluluk vatandaşlara yüklendi, gerçek suçlulara dokunulmadı. Patronların daha çok para kazanması için emekçilere büyük acılar yaşatıldı, takdiri ilahi denilerek vurdumduymazlığın üstü örtüldü.
Şimşek, patronların daha çok kazanması için onları savaşın yakıp yıktığı ülkelerde inşaata, savaş sanayisine, demiryollarına, robotlu üretime yatırım yapmaya çağırıyor. Türkiye’nin savaş bölgesindeki konumu nedeniyle şanslı olduğunu utanmadan vurguluyor. Savaşın patronlara yeni fırsatlar yaratmasıyla ilgileniyor. Milyonlarca emekçinin savaşta nasıl bir bedel ödediği Şimşek gibilerinin umurunda değil. Oysa bu bedel işçi ve emekçiler için çok ağırdır: Patronların daha çok kazanmasının bedelini milyonlarca emekçi göç yollarına düşerek, bombalarla ya da açlıktan, soğuktan ölerek ödemektedir. Tıpkı inşaat şirketlerinin daha çok kazanmasının bedelini depremlerde yıkılan binaların altında kalarak canıyla ödeyen on binlerce emekçi gibi… Tıpkı patronunun daha çok para kazanmak için yangın önlemlerini almadığı Grand Kartal Otel’de çıkan yangında can veren, DEDAŞ’ın maliyetten kısmak için bakımını ve yenilemesini yapmadığı elektrik kablolarından çıkan orman yangınlarında hayatını kaybeden insanlarımız gibi… Tıpkı iş güvenliği önlemleri maliyet olarak görüldüğü ve alınmadığı için İliç’te milyonlarca ton siyanürlü toprak altında, Soma’da, Ermenek’te, Amasra’da yerin yüzlerce metre altında hayatını kaybeden madenci kardeşlerimiz gibi…
Sermaye sınıfının iktidarları, patronların daha çok para kazanması için her şeyi yaparlar. Aldıkları ekonomik ve siyasi kararlarla onlara dikensiz gül bahçesi yaratmak için uğraşırlar. Bugünkü iktidar da aynı yolda ilerliyor. Sermayenin büyümesi için işçi ve emekçileri ezmekten çekinmiyor. Patronların daha çok para kazanması uğruna işçilerin daha çok sömürülmesini, yoksullaşmasını hatta can vermesini umursamıyor. Ama bunları yaparken sanki tüm toplumun çıkarlarına göre hareket ediyormuş gibi propaganda yapıyor. Ekonomiyi düze çıkarmak için işçilerin de patronların da elini taşın altına koyması gerektiğini söylüyor ama gerçekte bütün gövdesiyle taşın altında olan tek kesim emekçilerdir. Patronlar kazandıkça işçilerin de kazanacağını iddia ediyor ama gerçek bunun tam tersidir. O halde iktidarın yalanlarına kanmayalım, sermayenin değil sınıfımızın kazanımlarını artırmak için, hayatımız ve geleceğimiz için örgütlenelim.
Katliamların Sorumlusu Kim?
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- İşçi Dayanışması 205. Sayı Çıktı!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Sadeleştirince Açığa Çıkanlar…
- Kurtuluş Yok Tek Başına, Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- İşçi Dayanışması 204. Sayı Çıktı!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Sabırla, İnatla, İnançla: Sıra Bize de Gelecek!
- Tarihin Tekerleğini Geriye Çevirmek İsteyenler
- Kasırgalar Kimleri Vuruyor?
- ABD’den Türkiye’ye Ülkeyi Şirket Gibi Yönetenler
- Gençliğe Çağrı: Bize Kılavuz Gerek!
- Anna’nın Annesi ve Anneler Günü
- Baskılara, Zorbalığa, Sömürüye, Emperyalist Savaşa Karşı Umut Örgütlü Mücadelede!
- “Kıyamet Sığınakları” ve Bizim Sığınağımız
- Bu Kadar Çok Parayı Nereden Buluyorlar?
- “Çingene Kızı” ve İşçi Sınıfının Birliği
- Nefes Almak İçin…
- Engelli de Saralı da Olsa Çalışacak!
- 1 Mayıs: Gün Gelir Zorbalar Kalmaz Gider!
- Uçurumun Kenarından Özgürlüğün Dünyasına
- Fitre Asgari Ücretliye, Emekliye Veriliyorsa…
- Fiyonklu Kazıklar Çoğalırken
- Doğru Tarafta, Bizim Safta Olabilmek…
- Arenalardan TikTok’a Uyuşturma Araçları
- Özlemini Çektiğimiz Güzel Günler İçin Birleşelim!
- “Hey Kızlar Siz de Katılın Bize!”
Son Eklenenler
- İsrail devleti Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına yönelik bir soykırım gerçekleştiriyor. Egemenler kimi zaman bu katliamı sözde kınadıklarını belirtseler de İsrail’le her türlü ekonomik ve politik ilişkiyi sürdürmeye devam ediyorlar. Egemenlerin...
- ABD Başkanı Trump, göçmen karşıtı politikalarını sürdüyor. Göçmenleri hedef alarak açık bir savaş ilan eden Trump’ın ABD’sinde, göçmen işçi ve öğrencilerin vizeleri iptal ediliyor, göçmen işçiler tutuklanıyor ve sınır dışı ediliyorlar. ABD’li...
- 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi bundan tam 55 yıl önce bu topraklardaki işçi sınıfının tarihine altın harflerle yazıldı. O tarihten bu yana örgütlü işçi sınıfı bu iki günü anarak yaşattı ve yaşatmaya devam ediyor. 15-16 Haziran, örgütlü işçi...
- 12 Haziran, Birleşmiş Milletler tarafından 2002 yılında Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü ilan edildi. Ne yazık ki o zamandan bu zamana çocuk işçiliğin azalması bir yana, 1800’lü yıllara benzer koşullar yaratıldı. Patronlar için tatlı kârlar...
- KESK Ankara Şubeler Platformu ve emekten yana siyasi partiler 11 Haziranda, ABD Büyükelçiliği önünde siyonist İsrail devletinin Filistin halkına uyguladığı soykırımı, Türkiye limanlarından İsrail’e askeri malzeme taşınmasını, Gazze’ye insani malzeme...
- İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN, İZENERJİ ve Egeşehir şirketlerinde çalışan yaklaşık 23 bin işçi, 29 Mayısta greve çıkmıştı. DİSK’e bağlı Genel-İş Sendikası üyesi işçiler, Türk-İş’e bağlı Belediye-İş sendikası üyeleriyle aynı işi...
- Yaşamın hangi alanına bakarsak bakalım, her başarının ancak büyük emekler vererek, sabırla çalışarak elde edildiğini görürüz. Henüz ilk denemede iyi sonuçlar elde etmek, hedefe ulaşmak mümkün değildir. Özellikle toplumsal alanda hiçbir değişim bir...
- Kültür Radyo Televizyon (KRT) çalışanları, düşük ücret dayatması, aylardır maaşlarının, yemek haklarının ödenmemesi, ağır çalışma koşulları, artan iş yükü ve baskıya karşı iş bırakma eylemlerini sürdürüyor. 4 Hazirandan bu yana iş görmekten kaçınma...
- İngiltere hükümeti işçi haklarına yönelik saldırılarını arttırdı. 7 Haziranda başkent Londra’da bir araya gelen işçiler, öğrenciler, sendikalar ve kampanya grupları, hükümetin kemer sıkma ve savaş politikalarını protesto etti. “Savaşa Değil Emekçiye...
- Bir sabah uyandığımızda tekerleğin icadı sonrası hayatımıza giren tüm icatlar ortadan kalkmış, unutulmuş olsa ne olurdu? Şöyle bir düşünelim; tekerlek icat edilmeseydi çark olmazdı, çark olmasaydı değirmen olmazdı. Ne üretim ne ulaşım gelişirdi....
- Kültür Radyo Televizyonu (KRT) çalışanları Mart ayından bu yana ödenmeyen ücret ve sosyal hakları için 4 Haziranda iş bıraktı. 5 Haziranda İstanbul Maslak’taki KRT binasının önünde “İşçiyiz Haklıyız Kazanacağız” diyerek toplanan kanal çalışanları,...
- İstanbul Tuzla’da bulunan ve Petrol-İş Sendikası İstanbul 2 No’lu Şubenin örgütlü olduğu Reckitt Benckiser fabrikasında 27 Mayısta başlayan grev kararlılıkla sürüyor. UİD-DER’li işçiler olarak, bayrama mücadeleyle giren grevci işçileri grevlerinin...
- ABD ve İngiltere gibi emperyalist devletlerin desteğini arkasına alan İsrail’in Filistin halkına yönelik katliamları kadın, bebek, çocuk, genç, yaşlı on binlerce masum insanın yaşamını aldı, almaya devam ediyor. Egemenler, kendi çıkarları uğruna...