Buradasınız
Sendikal Örgütlenme Yapan TÜMTİS Üyelerine Hapis Cezası Verildi
TÜMTİS sendikasının Ankara Şubesi’nin yönetici ve üyelerinin yargılandığı davada, Ankara Özel Yetkili 11. Ağır Ceza Mahkemesi “üye işçilerin sayısını çoğaltmak” suçunu işledikleri gerekçesiyle sendikanın 14 üye ve yöneticisine hapis cezası verdi.
Genel Eğitim Sekreteri ve Ankara Şube Başkanı Nurettin Kılıçdoğan, Şube Sekreteri Halil Keten, Şube Mali Sekreteri Binali Güney, Yönetim Kurulu üyesi Selahattin Demir, Merkez Denetleme Kurulu üyesi Candan Genç ve eski şube yöneticileri Hüseyin Babayiğit, Erkan Aydoğan, Atilla Yılmaz, Serdal Canikli, Metin Eroğlu, Süleyman Demirtaş, Satılmış Öztürk, İhsan Sezer ve Cihan Türe, 1 yıl 10 ay 15 gün ila 6 yıl 15 gün arasında değişen ağır hapis cezası aldı.
TÜMTİS Merkez Yönetim Kurulu, 3 Aralıkta yazılı bir açıklama ile mahkemenin kararına karşı şöyle dedi: “Yöneticilerimizin işverenlerin asılsız şikâyetleri üzerine tutuklanması, işverenler ile görüşmenin, sendikaya yeni üyeler kazandırmanın suç delili olarak kabul edilmesi, sendika yöneticilerinin bu suçlamalar nedeniyle yıllarca hapis cezasına çarptırılmaları, örgütlenme ve üyelerinin haklarını koruma mücadelesi veren sendikaların hedefe konulması, sendikal çalışmanın yasaklanması anlamına gelmektedir.”
Açıklamada şu sözlere de yer verildi: “Sadece sendikamızı değil, sendikal hak ve özgürlükleri, mücadeleci sendikacılık anlayışını hedef alan bu kararı kabul etmemiz mümkün değildir. Boyun eğen, ricacı, işverenin icazeti ile yapılan sendikacılığı asla kabul etmeyeceğiz. Mücadeleci sendikacılık anlayışımızda ısrar edeceğiz. Üyelerimizin çıkarlarını koruma mücadelesinde hiçbir ceza bizleri yıldıramaz.” Dayanışma çağrısının yapıldığı açıklama şu ifadelerle son buldu: “Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) normlarına, temel insan hakkı olan örgütlenme hakkına aykırı olan, sendikal hak ve özgürlükleri kullanılamaz kılmayı hedefleyen bu mahkeme kararına karşı kardeş sendikaları, demokratik kitle örgütlerini, insan hakları örgütlerini, ulusal ve uluslararası sendikal federasyonları dayanışmaya çağırıyoruz.”
TÜMTİS, 2007 yılında Horoz Kargo işçilerini örgütleme mücadelesi vermişti. Patronların şikâyeti üzerine sendikanın yönetici ve üyeleri, gece yarısı evleri basılarak gözaltına alındılar ve tutuklanmışlardı. 6,5 ay tutuklu kalan sendika yönetici ve üyeleri ilk mahkemede tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı. 5 yıl süren yargılamanın ardından 20 Kasım tarihinde mahkeme, “yasal bir sendika olan TÜMTİS üyesi işçilerin sayısını çoğaltmak, bu şekilde aidat gelirlerini arttırmak ve haksız ekonomik çıkar elde etme amacını güttükleri anlaşılmıştır” diyerek TÜMTİS üye ve yöneticilerine ağır hapis cezaları verdi.
- Sefalet Dayatmasına Karşı Eylemler Sürüyor
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
- Kartal’da Binlerce Emekçi Haykırdı: “İnsanca Yaşamak İstiyoruz!”
- Polonez İşçilerinin “Anayasal Hak Yürüyüşü”
- Sendika Düşmanlığı ve Ücret Gaspına Karşı İşçiler Mücadele Ediyor
- Belediye ve Tekstil İşçilerinden Hak Gasplarına ve Sendikal Baskılara Karşı Eylemler
- KESK Ankara Mitingi: “Geçinemiyoruz! Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz!”
- DİSK: Gözaltılar Derhal Serbest Bırakılsın
- As Plastik ve Bayraklı Belediyesi İşçilerinden Eylemler
- Öğretmenler, Belediye ve Üniversite İşçileri Hak Gasplarına Karşı Mücadele Ediyor
- ASM Çalışanları İş Bıraktı: “Eziyet Yönetmeliğine” Hayır!
- Belediye İşçileri Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Patronların Elindeki Koz: Sendika Yetkisine İtiraz
- Sağlık Çalışanlarından Eylem: “Sağlıkta Ticaret Ölüm Demektir!”
- Türk-İş’ten Ankara Mitingi: “Zordayız, Geçinemiyoruz”
- Sağlık Emekçileri: Eziyet Yönetmeliği İstemiyoruz
- DİSK: “Sendikal Hakların Önündeki Engeller Kaldırılsın!”
- Fernas İşçilerine Dayanışma Ziyareti
- DİSK Ankara’da İşçi Buluşması Gerçekleştirdi
- Madencilerin Ankara Yürüyüşü, Öğretmenlerin Hak Gasplarına Karşı Mücadelesi Sürüyor
Son Eklenenler
- “Zeytinyağlı yiyemem aman/ basma da fistan giyemem aman…” Kütahya ya da Bursa yöresine ait olduğu düşünülen bu türkü düğünlerde, keyifli eş dost toplantılarında hep bir ağızdan söylenir. Hatta eğlenceli ritmi karşılıklı oynamaya da teşvik eder....
- Hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı korkunç boyutlara ulaştı. Emekçiler olarak temel ihtiyaçlarımız olan barınma, beslenme gibi ihtiyaçlarımızı karşılamakta zorlanıyoruz. Aldığımız maaşlarla kirayı mı ödeyelim, karnımızı mı doyuralım diye kara kara...
- Kapitalist sistemde yaşıyoruz ve bu sistemin yol açtığı büyük-küçük pek çok sorunla boğuşuyoruz. Peki sorunlarımızı çözmek için ne yapıyoruz? Örneğin pek çoğumuzun ailesinde çocuk, hasta, yaşlı ya da engelli olduğu için bakıma muhtaç yakınlarımız...
- İşçi Dayanışması çıktığında her birimiz ilk görüşte etkilendiğimiz yazıyı seçiyoruz. Neden etkilendiğimizi, yazının bizi nasıl etkilediğini, neyi düşünmemizi sağladığını anlatıyoruz birbirimize. Bu yazıyı herhangi bir arkadaşımıza nasıl ve neden...
- Mutsuzluk ve umutsuzluk gençler arasında adeta bir salgın gibi yayılıyor. Etrafımıza, arkadaşlarımıza bakıyoruz, yaşamdan tat alamadığını söyleyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. “Her günüm bir öncekiyle aynı”, “yarından bir beklentim yok”, “bana...
- Biz işçiler haftanın her günü vardiyalı bir şekilde 24 saat çalışırız. Yeri gelir Pazar mesai yaparız. Dinlenmeye, ailemize vakit ayırmaya zaman bulamayız. Sanki biz işçiler için hayat sadece çalışmaktan ibaretmiş gibi. Fabrikada mühendis bir...
- Eskiden her sorunun beni bulduğunu, bu sorunları yaşayan tek kişinin ben olduğumu düşünüyordum. Sonra UİD-DER ile tanıştım ve İşçi Dayanışması’nı düzenli olarak okumaya başladım. Bir genç olarak, gençlik yazılarını okudukça bu sorunları yalnızca...
- Ben büyük bir tekstil fabrikasında çalışıyorum. Başta Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere siyasi iktidar sözcülerinin, asgari ücret zammının hedeflenen enflasyon oranına göre yapılacağını her fırsatta söylemelerine rağmen asgari ücrete...
- Son günlerde sohbet edebildiğim her insana Türkiye’deki Suriyeliler hakkında ne düşündüklerini soruyorum. Devamındaysa nerede dünyaya geldiklerini, neden göçüp büyük kentlere geldiklerini soruyorum. Son olarak aile büyüklerinin nerelerden göçerek...
- Sevgili işçi kardeşlerim, 8 yaşına kadar babasız, 8 yaşından sonraysa hem anasız hem de babasız büyümüş sayılırım. 12-13 yaşıma kadar mahallede ve çalıştığım fabrikada anası-babası yanında olan arkadaşlarıma imrenmiş, onları kıskanmışımdır. O halimi...
- DİSK 24-27 Aralık tarihleri arasında bölge temsilciliklerinin olduğu şehirlerdeki vergi daireleri önlerinde, Ankara’da Hazine ve Maliye Bakanlığı önünde “İnsanca Ücret Vergide Adalet” talebiyle basın açıklamaları gerçekleştirdi. İşyerlerinde...
- Bir an için zifiri karanlıkta kaldığımızı düşünelim. Yanımızı yöremizi görememenin huzursuzluğuyla korkuya kapılırdık. Ne yazık ki bugün milyonlarca işçi ve emekçi yüreğinde benzer bir korku taşıyor. Çünkü dünyamıza egemen olan kapitalist düzende,...
- İşçi Dayanışması’nın 197. sayısında, Emekçi Gençlik köşemizdeki “Yaşadım Diyebilmek İçin” yazısında şöyle deniyordu: “Öyle bir zamandan geçiyoruz ki her geçen gün daha fazla sayıda genç arkadaşımızın kendine “en güzel yıllarım bu mu?” diye sorduğunu...