Buradasınız
1 Eylül’de 10 Binler Barış İçin Buluştu
1 Eylül Dünya Barış Günü, bu yıl, Suriye’de süren iç savaşla, Irak’ta bitmeyen çatışmalarla, Kürt ve Filistin halklarına dönük ağır baskılarla, Mısır’da süren siyasal krizle karşılandı. Türkiye’nin de dâhil olduğu emperyalist güçler Suriye’ye askeri bir saldırının eşiğindeyken, halklar barış özlemlerini alanlarda dillendirmeye devam etti.
Emperyalist savaşın ve burjuva iktidar kavgalarının körüklendiği, işçi-emekçi kitlelerin egemen sınıfların peşine takılmaya çalışıldığı, Suriye’de Esad diktatörlüğüyle batılı emperyalist güçleri arkasına almış burjuva muhalefet arasında tercih yapmaya zorlandığı bu süreçte, Türkiye’nin pek çok yerinde düzenlenen mitinglerde halkların kardeşliği haykırıldı.
İstanbul Kadıköy’de düzenlenen barış mitingine on binler destek verdi. Mitinge BDP, HDK, emek örgütleri, demokratik kitle örgütleri katıldı. UİD-DER, “Burjuva Kutuplaşmalara, Askeri Darbelere, Emperyalist Oyunlara Alet Olma! İşçi Sınıfının Bağımsız Siyasetini Güçlendirelim!” ve “Emperyalist Savaşlara Hayır! Ortadoğu’ya Barış! Kürtlere Özgürlük!” pankartlarıyla mitinge katıldı.
“Emperyalist Savaşlara Hayır!”, ”Sermaye Oldukça Savaşlar da Olacak!”, “Kapitalistler İçin Dökecek Kanımız Yok!”, “Ortadoğu’ya Barış! Halklara Özgürlük!”, “Kürtlere Özgürlük! Kurdara Azadî!”, “Yaşasın İşçilerin Birliği, Halkların Kardeşliği!” sloganlarıyla alana giren UİD-DER, emekçilerin alkışlarıyla karşılandı. Büyük bir saldırı altındaki işçi sınıfının sorunlarına sahip çıkan ve burjuva kutuplaşmanın bir parçası olmayacağını haykıran UİD-DER, Kürt emekçileri başta olmak üzere tüm ezilen halklara da sahip çıktığını gösterdi.
Alandaki program, savaşın yoksul haklara çektirdiği büyük acıları, katliamları ve buna karşı emekçilerin yürüttüğü barış mücadelesini konu alan kısa bir sinevizyon gösterimiyle başladı. Gezi direnişinde yaşamını kaybedenler anısına yapılan 1 dakikalık saygı duruşunun ardından açılış konuşmasını yapmak üzere İHD İstanbul Şube Başkanı Ümit Efe söz aldı. “Halklar savaşa ve kardeşliğe her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyuyor” diyen Efe, Kürt halkının haklarının verilmesi ve barışın sağlanması için çağrı yaptı.
Mitingi selamlamak için kısa bir konuşma yapan HDK Milletvekili Sırrı Süreyya Önder “Savaşa devletler, hükümetler, ordular karar verir. Onların bütün kapasiteleri budur. Ama barışı halklar, yoksullar, emekçiler, sosyalistler sağlar” dedi.
HDK Milletvekili Levent Tüzel ise Suriye’ye askeri müdahaleyi eleştiren konuşmasında, halkların barışı için Türkiye halklarını emperyalist saldırganlığa karşı birlik olmaya çağırdı.
DİSK adına konuşma yapan Genel Sekreter Arzu Çerkezoğlu, “Ortadoğu’da barışın ve kardeşliğin güvencesi emperyalistler değil, başta Kürt halkı olmak üzere barış için savaşan halklar olacaktır” dedi, emekçileri savaşı durdurmaya çağırdı. TMMOB adına konuşan Süleyman Solmaz, barış için toplanan kitleyi selamladı, AKP’nin savaş politikalarını kınadı. Barış için Kadın Girişimi’nden Seher Kalkan savaşlarda en çok kadınların mağdur olduğunu söyledi ve “kadınların barış ısrarı barış mücadelesinin güçlendirir” dedi.
BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da bir konuşma yaptı. Demirtaş konuşmasında ilk olarak kadın katliamlarına yer verdi. BDP Kadın Meclisi üyesi Nazliye Sincar’ın, mitinge giderken eski eşi tarafından katledilmesinin duyurulması kitle tarafından da büyük öfke ve üzüntüyle karşılandı. Demirtaş; “Barış mücadelesi yürüten bir kadını veya herhangi bir kadını öldürme hakkını kendinde görenlerden insanlık çıkmaz. Bunun adı namus, şeref olamaz. Bu, namussuzluktur, şerefsizliktir! Bu zihniyeti biz erkekler yok edeceğiz… Önce bütün kadınlarımıza minnet duygularımı iletmek istiyorum. Çünkü kadının mücadelesi hepimizi özgürleştiriyor” dedi.
Alevi, Sünni, Türk, Kürt tüm halkların birbirine sahip çıkması sayesinde birlik olunabileceğini söyleyen Demirtaş, “işte barış böyle gelecektir” ifadelerini kullandı. AKP’nin Suriye’ye dönük kanlı planlarına kanmamak gerektiğini belirten Demirtaş, AKP seçmenlerine de seslendi. AKP’nin dini hassasiyetleri olduğunu ve vicdanlı olacağını düşündükleri için oy verenlerden, oyların hesabını sormalarını istedi: “AKP hâlâ gücünü sizden alıyor. Bu savaşlarda ölen hepimizin ölüsüdür. Ağlayacaksak hep birlikte ağlayacağız ki gülerken de hep beraber gülelim.”
Demirtaş’ın konuşmasının ardından müzik grupları sahne aldı. Müzik dinletisinin ardından miting sona erdi.
Ankara’da 1 Eylül mitingi
1 Eylül Dünya Barış Günü’nde Ankara’da Emek ve Demokrasi Güçleri’nin çağrısıyla bir miting gerçekleştirildi. 16.30’da Toros Sokak’ta toplanmaya başlayan kitle daha sonra Kolej Meydanı’na doğru yürüyüşe geçti. Kortejin önünde “Suriye’de Emperyalist Saldırıya Hayır” pankartı taşındı. Yürüyüşte DİSK, KESK, TMMOB, TTB’nin yanı sıra HDK bileşenleri, Anti Kapitalist Müslümanlar ve demokratik kitle örgütleri yerlerini aldılar. Yürüyüş esnasında “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, “Bijî Biratîya Gelan”, “Savaşa Hayır Barış Hemen Şimdi”, “İçeride Dışarıda Savaşa Hayır!” sloganları atıldı.
Kolej Meydanı’nda toplanmaya başlayan kitleye Kuğulu Park ve Seğmenler Parkı’nda barış zinciri oluşturan gruplar da katılarak destek verdi. İlk konuşmayı Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri adına Tertip Komitesi’nden Harun Çakmak yaptı. Çakmak; Suriye ve Rojava’da savaş politikası güden AKP hükümetinin politikalarını eleştirerek, Ortadoğu coğrafyasında halklara kan kusturan savaşların sonlandırılması için halkların mücadele etmesi gerektiğini ifade etti. Konuşmasının devamında çözüm sürecine değinen Çakmak, sürecin ilerlemesi için hükümetin derhal adım atması gerektiğinin altını çizdi. Konuşmanın ardından “Bijî Aşitî /Yaşasın Barış!” sloganları atıldı.
Çakmak’tan sonra BDP Ankara İl Başkanı Ahmet Aday bir konuşma yaptı. Aday konuşmasını Kürtçe yaptı. “1 Eylül Barış Günü tüm halklara umut olsun” diyen Aday, Ortadoğu’da yürütülen savaşın durdurulmasının halkların mücadelesinin elinde olduğunu söyledi. Aday, Suriye’de yürütülen savaşta Türkiye’nin aktif rol aldığının altını çizdi, AKP politikalarının halklara dost görünmesinin aldatıcı olduğuna değindi. Aday, konuşmasına Rojava’da yapılan katliamları kınadıklarını vurgulayarak son verdi.
Aday’ın konuşmasının ardından Hanife Yiğit söz aldı. Yiğit Arapça yaptığı konuşmada, Ortadoğu halklarının ve Mısır halkının yaşadığı acılara değindi. Son olarak söz alan BDP Mardin Milletvekili Erol Dora barış süreci nedeniyle kat edilen aşamalara değinerek, AKP hükümetin adım atması gerektiğini belirtti. Barışın çok yakın olduğunu ifade eden Dora, hükümetin bu fırsatı kaçırmaması gerektiğini söyleyerek konuşmasını bitirdi. Konuşmaların ardından “Yaşasın Halkların Kardeşliği”, “Savaşa Dur De, Barış İçin Birleş” sloganları atıldı.
Eylem, Grup Kibele’nin söylediği türküler eşliğinde çekilen halayların ardından sona erdi.
- Digel Tekstil İşçileri: Sendikalı Çalışmak İstiyoruz!
- Birinci Yılında İliç: Adalet Toprak Altında!
- Antep: İşçiye Yine Baskı ve Yasak!
- “Bu İşe Siyaset Karıştırmayın” Diyenlerin Siyaseti
- 24 Ocak Kararlarından Orta Vadeli Programa Saldırılar Sürüyor
- Kartalkaya Yangını: Denetimsizlik ve Kâr Hırsı Yine Can Aldı
- Çözüm Sınıfını Bilip Birlik Olmakta!
- Polonez İşçileri Fabrika Önünde Kazanımlarını Kutladı
- Perfetti Van Melle’de Direniş Kazanımla Sonuçlandı
- Dert Bizde, Derman Ellerimizdedir
- Dünya İşçi Sınıfı Yeni Yıla Mücadeleyle Girdi
- KESK TÜİK’in Sahte Enflasyon Rakamlarını Protesto Etti
- Harb-İş Eskişehir Şubesinden TİS Eylemi
- Asgari Ücret Asgari Zam Gördü!
- Balıkesir’de ZSR Mühimmat Fabrikasında İşçi Katliamı
- İş Kazalarına Karşı Daha Fazla Örgütlenelim
- Hitachi Energy’de Anlaşma İmzalandı, Grev Sonlandırıldı
- TİS Yetki Sistemi, Sorunlar ve Çözüm Arayışları Toplantısı Düzenlendi
- Selçuk, 5 Küçük Kardeş ve Annelik
- DİSK Asgari Ücret Taleplerini Açıkladı
Son Eklenenler
- Antep Başpınar Organize Sanayi Bölgesinde sefalet zammına karşı direnişe geçen tekstil işçilerinin mücadelesi yasaklarla, baskı ve saldırılarla engellenmeye çalışılıyor. 14 Şubat günü, tüm saldırılara rağmen direnişlerini sürdüren Başpınar...
- Ağız ve Diş Sağlığı Merkezleri (ADSM), Ağız ve Diş Sağlığı Hastaneleri (ADSH) ve devlet hastanelerinde çalışan diş hekimleri ve sağlık çalışanları “Yüksek MHRS sayıları, kısıtlı süreler, eksik istihdam, sağlıksız ve güvenli olmayan birimler, düşük...
- Türkiye’de yasalarda her işçinin özgürce sendikaya üye olabileceği yazıyor. Ama resmi istatistiklere göre çalışanların yüzde 85’inden fazlası sendikasız. Sendikalı çalışmak yasal olmasına ve ücret, ikramiye, sosyal haklar bakımından avantajlar...
- Çok açık ki iktidarın “Aile Yılı” ilan etmesi aileler refaha kavuşsun diye değil, sermayenin ve iktidarın çıkarları içindir. İşçi aileleri için daha büyük yoksulluk, daha kötü çalışma koşulları, acı ve gözyaşı, hatta ölüm getireceği sır değildir.
- Almanya'da Ocak ayı boyunca Berlin, Münih, Hanover, Hamburg ve Nünberg gibi büyük kentlerde hükümetin aşırı sağ ve ırkçı politikalarına karşı çok sayıda sendikanın, göçmen topluluklarının ve demokratik kitle örgütlerinin katılımıyla büyük çaplı...
- Gebze Plastikçiler OSB'de bulunan Chinatool Otomotiv’de grevin 4. gününde, Kocaeli Çayırova'daki Green Transfo Energy'de ise grevin 51. gününde anlaşma sağlandı.
- İzmir Gaziemir’deki Ege Serbest Bölgede bulunan Digel Tekstil’de işçiler, düşük ücret zammına tepki gösterdiler ve hakları için sendikalı oldular. Ancak Digel Tekstil patronları işçilerin zam talebini duymazlıktan geldi, sendika haklarını yok saydı...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santrali ve maden sahalarında çalışan işçiler, 10 Şubatta özelleştirmeye karşı Ankara’ya yürüyüş başlatmışlardı. 13 Şubatta Hazine ve Maliye Bakanlığı...
- 13 Şubat 2024’te Erzincan İliç’te SSR Mining ve ortağı Çalık Grubunun tarafından işletilen Çöpler Altın Madeninde siyanürlü toprak kaymış, 9 işçi toprak altında kalmış, cenazelerine aylarca ulaşılamamıştı.
- Antep'te direnişlerin yaygınlaşması, işçilerin ortak eylemler yapması, birlik içinde hareket etmeye yönelmesi ve pek çok örnekte mücadelelerini başarıya ulaştırmaya başlaması üzerine patronlar baskılarını arttırdı. Gaziantep Valiliği ise 13 Şubatta...
- Soma, Ermenek, Amasra, İliç madenci katliamları, Çorlu tren katliamı, Elazığ, İzmir, 6 Şubat depremleri, orman yangınları ve sel felaketleri, Hendek havai fişek fabrikası ve Balıkesir mühimmat fabrikası patlamaları, yüzlerce iş cinayeti ve son...
- Yeni yılın ilk günlerinde MÜSİAD toplantısında konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek patronlara “biz sizin daha çok para kazanmanızı istiyoruz” dedi. Patronlar tarafından alkışlanan Bakan, tam da bunu yapıyor, patronların kazanması için...
- Cep telefonu hayatımıza gireli yaklaşık 30 yıl, akıllı telefonun hayatımıza girmesi ve jet hızıyla yayılması ise 10-15 yıl oldu. Bu nedenle akıllı cep telefonumuz 1 saat kapalı kalsa kendimizi adeta nefessiz kalmış hissediyoruz.