Buradasınız
Soma Katliamı 2. Yılında Anıldı
13 Mayıs 2014’te Soma’da meydana gelen maden faciasında 301 işçi yerin derinliklerinde can vermişti. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin çağrısıyla iş cinayetlerine dikkat çekmek, Soma’da yaşamını yitiren işçileri anmak üzere Türkiye’de pek çok ilde yürüyüş ve basın açıklamaları gerçekleştirildi.
Ankara
DİSK, KESK, TMMOB, TTB Ankara örgütleri, 18.00’da, Yüksel Caddesi’nde “Soma’yı Unutmadık, Unutturmayacağız” pankartı arkasında toplandı. Yürüyüş boyunca kitle “Soma’nın Hesabı Sorulacak”, “Katil Devlet Hesap Verecek”, “Kaza Değil Cinayet, Kader Değil Katliam”, “İşçilerin Birliği Sermayeyi Yenecek” sloganlarını attı. Emek ve demokrasi güçlerinin de destek verdiği basın açıklamasına Soma katliamında yaşamını yitiren işçiler için saygı duruşuyla başlandı.
Basın açıklamasını TMMOB Ankara Şube Başkanı Mehmet Torun okudu. Torun konuşmasının başlangıcında böyle büyük bir faciadan sonra bile hükümetin ve kamu kurumlarının ders almadığını, sermayenin ihtiyaçlarını karşılamak için yeni katliamlara zemin hazırlamaya devam ettiğini söyledi. Esnek çalışmanın artması, çalışma koşullarının ağırlaşması, sendikasızlaşma, taşeronlaşmanın iş cinayetlerinin başlıca nedenleri olduğunu ifade etti. TBMM’den geçirilen Özel İstihdam Büroları ile emekçilere bir darbe vurulduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 8. İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı’nda iş kazalarının patronların ve hükümetin hassasiyetiyle değil, işçilerin hassasiyetiyle çözülebilir dediğini hatırlatıp AKP iktidarı döneminde iş cinayetlerinde 17 binin üstünde işçinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Hükümetin işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında gerekli denetleme yapmadığına, işverenlerin yanında olduğuna dikkat çekti.
Torun, Soma katliamının göz göre göre geldiğini ve gerçek sorumluların yargılanmadığını söyledi. Sendikaların, meslek odalarının ve üniversitelerin yönetiminde yer aldığı bir Ulusal İşçi Sağlığı Güvenliği Kurumunun kurulması gerektiğini ifade etti. Basın açıklamasını “biz yaşamını alın teriyle kuran emekçiler, güvenceli koşullarda çalışmak ve emeğimizin karşılığını almak istiyoruz. Güvencesiz, sendikasız ve kayıt dışı çalıştırılmak istemiyoruz” sözleriyle sona erdirdi.
İstanbul
Taksim Galatasaray Lisesi önünde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasına sendika temsilcileri ve çeşitli demokratik kitle örgütleri katıldı. “Soma’yı Unutmadık, Unutturmayacağız” pankartının arkasında toplanan kitle sık sık “Kaza Kader Değil Bu Bir Cinayet”, “Somayı Unutma Unutturma”, “Soma’nın Hesabı Sorulacak”, “Kiralık İşçi Olmayacağız”, “Taşeron Çalışma Ölüm Demektir”, “Madenlerde Ölmek Kader Değildir!” sloganlarını attılar.
Basın açıklamasını TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Cevahir Akçelik gerçekleştirdi. “Soma’da yaşanan acıyı unutturmamak ve böyle acıların bir daha yaşanmaması için alanlardayız” diyen Akçelik, Soma faciasından sonra da iş cinayetlerinin yaşanmaya devam ettiğini, hükümetin ve ilgili kamu kurumlarının sermayenin ihtiyaçlarına yanıt verirken işçilere sömürü ve ölüm dışında bir şey reva görmediklerini ifade etti. Akçelik, iş cinayetlerinin gerçek nedenlerinin Cumhurbaşkanının söylediği gibi işçilerin “bana bir şey olmaz” anlayışıyla hareket etmeleri olmadığına, hükümetin neo-liberal ekonomi politikaları ile iş güvencesinin azaltması, esnek çalışma biçimlerinin artırılması, çalışma koşullarının ağırlaşması, özelleştirme, sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırmanın yaygınlaştırılması olduğuna dikkat çekti. Akçelik, son olarak TBMM’den geçirilen Özel İstihdam Büroları Yasası ile işçilere bir darbe daha vurulduğunun altını çizdi.
Soma gibi büyük bir facianın ardından gerçek sorumluların yargılanmadığını belirten Akçelik, şöyle konuştu: “Soma’da yaşanan acı gerçeğin nedenleri ortadadır. Soma’da yaşanan iş cinayetini doğuran nedenler ve bu cinayetin sorumluları ile hesaplaşılmadığı sürece fabrikalarda, madenlerde, inşaatlarda ve tüm çalışma alanlarında bizleri bekleyen yeni Somaların yaşanması kaçınılmazdır.” Basın açıklaması “Soma’yı Unutma Unutturma!” sloganıyla son buldu.
Adana
Eylem, DİSK Çukurova Bölge Temsilciliğinin önünde gerçekleştirildi.
İşçilerin ve öğrencilerin katıldığı basın açıklamasını DİSK Çukurova Bölge Temsilcisi H. Yaşar Gündoğdu okudu. Kaybettiğimiz 301 madenciyi anarak açıklamasına başlayan Gündoğdu, bu katliamdan sonra da Türkiye’de birçok iş cinayeti gerçekleştiğini belirtti.
Yakın zamanda Meclisten geçirilen kölelik yasasına da değinen Gündoğdu şunları söyledi: “Son olarak AKP tarafından TBMM’den geçirilen, Kölelik Yasası olarak adlandırdığımız Özel İstihdam Büroları Yasası ile emekçilere bir darbe daha vurulmuştur. Bu düzenleme ile güvencesiz, kuralsız ve esnek çalışma yaygınlaşacak, iş güvencesi tamamen ortadan kalkacak, emekçiler açlık sınırının altında ücretlere çalışmaya mahkûm edilecek, örgütsüz çalışma yaygınlaşacak.”
Soma’da yaşanan facianın gerçek sorumlularının patronlar ve onların temsilcisi AKP ve diğer patron partileri olduğunu belirten Gündoğdu “Soma’yı unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız” diyerek açıklamayı bitirdi.
Mersin
18.30’da Forum Havuzbaşı’nda yapılan eylem DİSK Genel-İş, KESK, TMMOB ve TTB yöneticileri katıldı.
Basın açıklamasını TMMOB Mersin İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Seyfettin Atar yaptı. Atar konuşmasında “13 Mayıs 2014’te Soma’da yaşamını yitiren tüm maden işçilerini saygıyla anıyoruz. Ülkemizde Soma gibi bir facianın yaşanmasından sonra da her ay yüzlerce emekçi iş kazalarında yaşamını yitirmektedir. Bunun nedeni uygulanan neoliberal politikalar sonucunda iş güvencesinin azalması, esnek çalışmanın yaygınlaşması, özelleştirme, sendikasızlaştırma ve taşeronlaştırmadır. Son olarak TBMM’den geçirilen Kölelik Yasası ile emekçilere bir darbe daha vurulmuştur. Bu yasa ile işçi sağlığı ve iş güvenliği açısından en riskli işler de kiralık işçilere yaptırılabilecektir” dedi.
Soma’da yaşanan iş cinayetlerini doğuran nedenler ortadan kalkmadan ve bu cinayetin sorumlularıyla hesaplaşılmadan sağlıklı ve güvenli çalışmanın mümkün olmayacağını belirten Atar, “Göz göre göre ölümle kucaklaşmak ne kader ne de fıtrattır, Soma’yı unutmadık unutturmayacağız” diyerek sözlerini bitirdi.
ATEŞ
- Soma Katliamından 10 Yıl Sonra Kamu Görevlileri İlk Kez Hâkim Karşısında
- Soma’yı Unutmadık! Tekmecilerden Hesap Sormak İçin Tek Adam Rejimine HAYIR!
- Soma: Acımız ve Öfkemiz Dinmedi, Unutmayacağız!
- Soma Katliamı Davası Sonuçlandı, Adalet Arayışı Sürüyor
- Soma Davasında Yine Adalet Yok!
- Soma Katliamının Hesabını Soracağız!
- Soma Katliamının Altıncı Yılı: Acımız da Öfkemiz de Dinmiş Değil!
Son Eklenenler
- Türkiye’deki grev ve direnişlere her geçen gün yenileri eklenirken işçilerin mücadelesi dayanışmayla büyüyor. Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmelerinin özelleştirilmesine karşı işçilerin başlattığı direniş devam ediyor. Genel Maden İşçileri...
- 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Uluslararası Mücadele Gününde her yıl olduğu gibi bu yıl da emekçi kadınlar alanları doldurdu. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi Türkiye’de de kadınlar onlarca kent ve ilçede protesto yürüyüşleri, nöbet eylemleri...
- Yunanistan’da 20 Kasımda pek çok sektörden on binlerce işçi genel greve çıktı. Yunanistan İşçi Sendikaları Konfederasyonu (GSEE) ve Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’nun (ADEDY) çağrısıyla gerçekleşen grevle birlikte 70 şehirde protesto...
- Ankara’dan UİD-DER’li işçiler olarak özelleştirmeye ve hak gasplarına karşı eyleme geçen Çayırhan Termik Santrali ve Linyit İşletmesi işçilerini eylem alanlarında ziyaret ettik. 20 Kasımda maden işçileri iş bırakarak direnişe başlamış, ardından...
- “Eğer öleceksem, burada size karşı mücadele ederken öleceğim. Benim düşmanım sizsiniz. Vietnamlılar ya da Çinliler, Japonlar değil. Benim düşmanlarım ben özgürlüğümü istediğimde buna karşı duranlardır. Adalet istediğimde buna karşı duranlardır....
- Adana’da SASA Polyester’in PTA tesis şantiyesinde Gemont Endüstri adlı taşeron şirket bünyesinde çalışan inşaat işçileri gasp edilen 2 aylık ücretleri ve tazminatları için 20 Kasımdan beri fabrika önünde eylem yapıyor. Yapı ve Yol İşçileri...
- Hatay’ın Payas ilçesinde bulunan Atakaş Çelik fabrikasında Birleşik Metal-İş üyesi üç işçi, geçtiğimiz günlerde işten çıkarılmıştı. UİD-DER’li işçiler olarak fabrika önünde direniş başlatan işçilere direnişin beşinci gününde dayanışma ziyaretinde...
- “Her şeyin içinde ve her şeyin dışındayız”. Bu söz bir market çalışanı arkadaşımın ağzından işçilerin yaşamını özetleyen bir söz olarak döküldü. Uzun zamandır büyük bir mağazada çalışan arkadaşım, marketin günlük cirosunun rekorlar kırmasına rağmen...
- 40 yıllık kısacık yaşamına yüzlerce hikâye ve roman sığdıran Amerikalı sosyalist yazar Jack London 22 Kasım 1916’da hayatını kaybetti. Aradan geçen uzun yıllar London’ın eserlerinin güncelliğinden hiçbir şey kaybettirmedi. Çünkü o işçi sınıfının...
- Ankara’nın Nallıhan ilçesinde bulunan Kömür İşletmeleri AŞ (KİAŞ) bünyesindeki Çayırhan Termik Santralinde çalışan madenciler, madenin özelleştirilmesine karşı 20 Kasımda direnişe başladı. Sabah 08.00’de gece vardiyası dışarı çıkmadı, gündüz...
- Emperyalist savaş Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın her yerinde kendini hissettiriyor. Egemenler yıllık bütçelerin büyük kısmını “savunma” adı altında savaş sanayisine ayırıyorlar. Burjuva siyasetçilerin politikaları hızlı bir şekilde sertleşiyor...
- Fotoğraftaki reklam panosu kaldırımın ortasında duruyor, gündüz gece. Arka tarafında medya maymunu Hülya Avşar sanki “hadi EYT’liler koşun, sakın geç kalmayın” dercesine sırıtıyor. Mağazada çalışan genç işçi kızımıza EYT reklamını sordum. Kendine...
- Bağımsız Maden-iş üyesi Fernas Madencilik işçilerinin direnişi çeşitli sendika ve işçi örgütlerinin desteği ile kazanımla sonuçlandı. Fernas patronu Ocak 2025’te işçilerin ücretlerine zam yapılmasını ve atılan işçilerin hak kaybı olmadan işe geri...