Buradasınız
İşçi Sınıfının En Büyük Virüsü Korkusudur!
Sancaktepe’den bir metal işçisi
Ben metal fabrikasında çalışan bir işçiyim. Günlerdir bizlere salık verilen “önlemleri”, topluma salınan korkuları, koronavirüs haberlerini ve sık sık paylaşılan koronavirüs vaka-ölüm sayılarını, birlikte çalıştığım işçi arkadaşlarımın korkularını kahırla izliyorum. UİD-DER sitesindeki yazıları ve mektupları ulaştırabildiğim kadar herkese ulaştırmaya çalışıyorum. Asıl virüs beynimize bulaşan korku virüsüdür. Beynimizi bu virüsten korumanın tek yolu da bilinçlenmemizden geçiyor.
Örgütlü ve bilinçli bir işçi olarak izliyor ve gözlüyorum kafamda deli sorularla… İnsanlığa yaşatılan bu korkunun nedeni ne? Bilim ve uzay çağında, teknolojinin robot üretebildiği bir dünyada, “çaresi bulunamayan” bir virüs insanlığı karanlığa ve korkuya sürükleyen… Gözlerdeki ışığı söndüren, yüreklerdeki umudu karartan, anaların sıcaklığından evlatları yoksun bırakan… Her geçen gün korkuyu körüklüyorlar, verdikleri ölüm rakamlarıyla… Televizyonlarda tüm gündemi kapladı koronavirüs. Başka bir şey konuşulmaz oldu. Korona ile yatıp, korona ile uyanır olduk!
Bir işçi olarak ben de evde kalamayanlardanım. Her sabah işe giderken, ilk gözüme takılan geçtiğim yollardaki ışıklı panolarda yazan “EVDE KAL TÜRKİYE” yazısı. Ne kadar da çok düşünüyorlar bizi… Aman virüse yakalanmayalım diye sürekli evde kalma çağrısı yapılıyor her yerden… İyi tamam evde kalalım da, kiramı, faturalarımı, kredi kartımı kim ödeyecek? İktidarın açıkladığı pakette, evde kalmamızı sağlayacak önlemler mi var? Bu nasıl bir ikiyüzlülük? Açıkladığınız hiçbir paket ve “müjde”li haberde, biz işçilerin yararına hiçbir şey yok. Patronlara peşkeş çektiğiniz paralar, biz işçilerin işsizlik sigortası fonundan… Patronlara açtığınız kredileri, vergiler yoluyla gene bize ödeteceksiniz. Bu nasıl bir adalet?
Yatları katları, villaları, özel uçakları olan, yedi kat sülalesine yetecek kadar mal varlıkları olan patronlar sınıfının mı ihtiyacı var desteğe? Yoksa asgari ücretle kıt kanaat geçinmeye çalışan, ücretsiz izinlere çıkartılan, işten atılan, gündelik iş bulamadığı için çalışamayan ve evine ekmek götüremeyen işçinin mi desteğe ihtiyacı var? Bu nasıl bir adalet?
Anamın adaleti bile boğar sizin adaletinizi. Sofraya oturduğumuzda, en zayıf, cılız kimse, onun tabağına daha çok koyardı. “Onun daha çok ihtiyacı var, o yesin” derdi. Evde çalışan evladı kimse, onun tabağına daha çok koyardı. “O çalışıyor, yoruluyor, onun yemesi lazım” derdi. Bak anne görüyor musun? İktidardakiler çalışana, daha çok ihtiyacı olana değil, sermaye sahiplerinin tabağına daha çok koyuyor! Üstelik biz işçileri, ölümle korkutup, evlere kapatıp, açlığa mahkûm ederek tabağımızdaki kırıntıya razı gelmemizi istiyorlar.
İşçi kardeşlerim, çarkı bozuk bu düzenden adalet elbette beklenmez. Hakkımız olana, sağlıklı yaşama, biz işçiler mücadele edersek ulaşabiliriz. Biz işçiler için en büyük virüs korkudur. Korkularımızı ancak birlikte aşabiliriz. Çünkü yalnız ve çaresiz değiliz. Korku ve karanlığın bizlere aşılandığı bu zamanlarda birbirimize daha çok ihtiyacımız var. İşten atmalara, dayatılan ücretsiz izinlere kendi kabuğumuza çekilerek, kendimizi yalnızlaştırarak karşı duramayız. Korkularımızı yenmenin tek yolu örgütlenmemizden geçiyor. Asıl tehlikeli virüs bu kokuşmuş düzenin ta kendisidir. Gelin bunu hep birlikte yenelim. Bağışıklığımızı örgütlülüğümüz ile güçlendirelim. İşte o zaman bu düzenin efendileri kendi korkularında boğulacaklar.
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- Sarayları süsleyen altın, sultanların ve soyluların yaşamında zenginliğin en önemli ölçüsü olmuştur. Fakat bu zenginliği üreten zamanın köleleri ve günümüzün işçileri için bu maden her zaman acı, gözyaşı ve ölüm getirmiştir. Altın madenlerinde...
- Çalıştığım işyerinde uzun yıllardır çalışan ve EYT yasası çıktıktan sonra SGK’ya başvurup emekli olanlar var. Malûm, emeklilik maaşı iktidar eliyle kuşa çevrildi. Bizim patron da sayıları azımsanmayacak kadar çok olduğu için EYT’li işçileri bir an...
- DİSK, 3 Mayısta Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) Ankara’daki merkez binası önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Burada konuşan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, TÜİK’in enflasyon sepetindeki maddelerin fiyat listesini 2 yıla yakın bir...
- Geçenlerde yeğenimle sohbet ederken “kolajenlerin içerisinde en kalitelisi hangisi bilgin var mı?” diye sordu. Ben de doğal olarak “bir sağlık sorunun mu var, neden kolajen kullanma gereği duyuyorsun?” diye sordum. O da yarı utanarak “hep güzel...
- Dünya genelinde yoksulluk ve baskılar büyüyor, emperyalist savaşın alevleri gün geçtikçe yayılıyor. Kapitalist sömürü düzeninin yarattığı sorunlar, krizler derinleşiyor. İşçi sınıfı ise kapitalist sömürüye karşı mücadele etmekten, birlik olup...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta Türkiye’nin dört bir yanında yüzbinlerce işçi ve emekçi alanlara çıktı, ekonomik yıkımın bedelini ödemek istemediklerini haykırdı. Sendikaların ve demokratik kitle...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs’ta bir kez daha dünyanın ve Türkiye’nin dört bir yanında işçiler meydanlara çıktılar. Kapitalist sömürüye, emperyalist savaşa, yoksulluğa, baskılara, eşitsizliğe, adaletsizliğe...
- İngiltere’de 7 Ekimden bu yana her Cumartesi ulusal çapta eylemler düzenleyerek Filistin halkının yanında yer alan işçi ve emekçiler, egemenlerin savaşına karşı meydanlarda yerlerini almaya devam ediyor. 20 Nisanda ülke çapında çeşitli kent...
- İtalya’da büyük işçi sendikaları iş cinayetlerine karşı binlerce işçinin katıldığı kitlesel bir miting düzenledi. 20 Nisan’da işçiler “Artık Yeter!” sloganıyla işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği, kamu sağlığı hakkı, adil vergi reformu ve...
- İşyerinde, sokaklarda, toplu taşıma araçlarında insanların yüzlerinden okunan yorgunluk ve mutsuzluk dikkatimi çekiyor. Öfke, mutsuzluk, umutsuzluk bir virüs gibi yayılmaya başladı. “Ama insanlar neden bu kadar mutsuz?” diye düşündüm kendi kendime....
- 1 Mayıs’ın gelmesiyle emekçiler, kadınlar, üniversiteli gençler, emekliler kendi taleplerini haykırmak için alanları doldurmaya hazırlanıyor. Ben de genç bir işçi olarak kendi talebimi haykırmak için alanda yerimi alacağım. Benim talebim çalışma...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs yaklaşırken UİD-DER Mersin temsilciliğinde de “Sermayenin ve İktidarın Saldırılarına Karşı 1 Mayıs Ruhuyla Mücadeleye!” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Etkinliğe çeşitli...
- Bugünün stajyer öğrencileri, yarının sağlık işçileri olarak 1 Mayıs’ta sesimizi duyurmaya geliyoruz. Kimimiz ailelerinden uzakta farklı şehirlerden gelip yurtlarda kalan, kimimizse aileleriyle İstanbul’da yaşayan öğrencileriz. Biliyoruz ki stajyer...