Buradasınız
Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor

Tüm dünyada egemenler koro halinde aynı nakaratı tekrarlıyorlar: “Artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.” Koronavirüs tedbirlerinin “gevşetilmesiyle” “yeni normale” geçiş sürecinin başladığı söyleniyor. Koronavirüs bahanesiyle işçilerin çalışma ve yaşam koşullarının giderek daha da kötüleştiği, işsizlik rakamlarının tırmanışa geçtiği bu dönemde “yeni normal” denilen sürecin işçiler için ne anlama geldiğini bir grup metal işçisine sorduk.
Sezai: Artık normalleşme olacak denildiğinde ben, “oh be artık eskiye döneceğiz, hayatımızı zorlaştıran saçma sapan uygulamalardan kurtulacağız, biraz olsun dışarıda nefes alacağız, işlerimiz yoluna girecek” diye düşündüm. Ama kısa bir süre sonra hayal kırıklığına uğradım. Bu yeni normal dedikleri şey de anormallikmiş meğer. İşlerimiz normale döner diye düşündüm, bir zaman sonra eşim ücretsiz izne çıkarıldı. Üstüne benim de yıllık iznimin bir kısmı fabrika yönetimi tarafından hiç sorulmadan hiç edildi. Ne umduk ne bulduk! Bu yeni normal denilen şeyin de bizim için çileden başka bir anlamı yok. Ya işsiz kalırsın ya da yasal haklarını kullanamazsın!
Murat: Ben artık bu iktidarın her açıklamasına şüphe ile bakıyorum. Acaba yine bizim başımıza hangi çorapları örecek diye düşünüyorum. “Yeni normal” dediler ama bizim için hiç de iyi şeyler ortaya çıkmadı. Benim psikolojimi bozdular. İşverenlere her türlü kolaylılığı yapıyorlar bize de “canınız cehenneme” diyorlar. Yahu ben acaba ne zaman işten çıkarılacağız diye düşünmek zorunda mıyım? “Yeni normal” dediler daha bir hafta geçmedi, oturduğum binada üç hanede insanların ücretsiz izne çıkarıldığını öğrendim. Bu insanlar hayatını nasıl devam ettirecekler? Hükümet bunu hiç düşünmüyor mu? Gerçi biz onların umurunda değiliz ki! Bana göre yeni normal işverenlere teşvik bize de ne yaparsanız yapın demek oluyor.
Oktay: Koronavirüs önlemlerinden bizim için daha başından beri hiçbir şey yapmayacakları ortadaydı. Bir kez de emekçiler için bir şeyler yapsınlar, vallahi kurban keseceğim. “Normalleşiyoruz” diyorlar da bunun neresi normal Allah aşkına! Benim yaz tatilinde eşim ve çocuklarımla birlikte bir hafta bir tatil planım vardı ama işyerinde yıllık izinler istemediğimiz halde kullandırıldı. Eşim de iki hafta ücretsiz izne çıkartıldı. Yeni normalde biz bir iki ay geriye düştük. Kira, fatura ve masraflar da arttı haliyle. Neden bize gelince ücretsiz izin oluyor da mesela elektrik, doğalgaz, su ve zorunlu ihtiyaçlar ücretsiz olmuyor? Hükümet için kurtarılması gereken kesim neden hep patronlar oluyor? Yeni normal bize yeni olumsuzluklardan başka bir şey getirmedi.
Ferdi: Normalleşme diyerek bizi kandırıyorlar. Bu neyin normali ya, akşam yeni normal açıklaması yapıyorlar sabah da kıdem tazminatlarımızı yok etmek için çalışıyorlar. Niye böyle bir zamanda bunu gündeme getiriyorlar? Hem “pandemi var” diyorlar hem “kucaklaşmalıyız” diyorlar hem de hiç utanmadan bizim elimizde kalan tek hakkı, kıdem tazminatlarımızı yok etmeye çalışıyorlar. Yeni normal demek ki bizim haklarımıza saldırı demekmiş! İşsizlik fonunu iç ettiler şimdide kıdem tazminatlarımızı fona aktarıp oradan da bu paralarımız iç edecekler. Patronlara hep bizim paralarımız aktarılıyor, bizim elimizde kalan ne varsa almanın derdindeler. “Yeni normal”de bizim yaşamımıza, haklarımıza saldırı yapılırken, işverenlere ise teşvikler yapılıyor.
- Gevrek “Susamlı Tavuk”
- Koronavirüs Sınıf Ayrımı Yapmıyor mu?
- Salgında İşçi Sağlığı Hiçe Sayılıyor!
- Patrondan Covid-19 Önlemleri
- Koronavirüsle Geçirdiğimiz 9 Ayın Bilançosu
- Maskeye Emanet Edilmiş İşçi Sağlığı ve İşten Atmaların Yeni Bahanesi Maske
- Patronlar Koronavirüsü Tepe Tepe Kullanırken Asıl Faturayı Biz İşçiler Ödüyoruz
- Şantiyede Sözde Korona Önlemleri
- Hayat Eve Sığar mı?
- İşçi Sınıfıdır Bizim Asıl Ailemiz
- Bakan’a mı İnanalım Yaşadıklarımıza mı?
- Adımız Koronalıya Çıktı!
- Metal İşçileri: “İşçinin Hakkı İşçiye!”
- Sözde Pandemi Önlemleri ve Küresel Açlık
- “Hijyene Dikkat Edin Ama Fazla Su, Sabun, Peçete Harcamayın”
- “Yeni Normal” Koşullarında Öğrencilerin Sınav Maratonu
- Gebzeli İşçiler Koronavirüsün İşçiler Üzerindeki Etkilerini Anlatıyor
- Gebzeli İşçiler Yeni Normali Değerlendiriyor
- Koronavirüsle Yaşamayı Öğrenmeli miyiz?
- Yağlı Ekmekleri Ballandı!
Son Eklenenler
- Toplamda 6,5 milyon kamu emekçisi ve emeklisini ilgilendiren 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmelerinde, anlaşma sağlanamadı. Kamu İşveren Heyeti ile konfederasyonlar arasında görüşmeler çıkmaza girdiği için, süreç Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna...
- İzmir’den İstanbul’a belediye çalışanları, ücretlerinin geç veya eksik ödenmesi, tazminatlarının ve yan haklarının ödenmemesi nedeniyle çeşitli eylemler yapıyor. Evlerini geçindirmekte zorlanan emekçiler, alacaklarının bir an önce ödenmesini talep...
- 600 bin kamu işçisini ilgilendiren Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü (KÇP) süreci, kamu işçilerinin taleplerinin görmezden gelinerek sefalet zammına imza atılmasıyla sonuçlandı. Harb-İş İstanbul Şube Başkanı Murat Yalçınkaya ile Kartal...
- Grev yerindeki bir sohbet sırasında bir işçi kardeşimiz çocuğunun aşçılık bölümünü seçtiğini anlatırken bu durumun onu üzdüğünü şu sözlerle dile getirmişti: “Biz istedik ki bizim gibi işçi olmasın, mühendis olsun, doktor olsun, ezilmesin. Ama olmadı...
- Biz Gebze’den bir grup UİD-DER’li işçi olarak Omsa Metal direnişini ziyaret ettik. Direnişçi işçilerle sorunlarımız üzerine sohbet ettik.
- Kapitalist sistemin tarihsel krizi, siyasi iktidarın sermaye sınıfının çıkarlarına göre yürüttüğü politikalar biz emekçileri derinden etkiliyor. Açlık sınırı altında kalan sefalet ücretlerine mahkûm edilmiş durumdayız. Bizler insanız, sadece...
- Metal işkolunda grup toplu iş sözleşmesi yaklaşıyor. Bu sözleşme MESS ve metal işkolunda örgütlü bulunan Birleşik Metal-İş, Türk Metal ve Çelik-İş sendikaları arasında gerçekleşecek. Biz işçiler bir araya geldiğimizde futbol üzerine konuşur, sohbet...
- BM destekli Entegre Gıda Güvenliği Aşaması Sınıflandırması (IPC), Gazze’de yaklaşık 500 bin kişinin yaşadığı yerleşim bölgesinde kıtlık ilan etti. Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı her geçen gün artıyor. İsrail’in uyguladığı bu soykırımı protesto...
- Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, taleplerini iletmek için 22 Ağustosta konfederasyon genel merkez binası önünde toplanarak Cumhurbaşkanlığına yürümek istedi. Kamu emekçilerinin yürüyüşü polis tarafından engellendi. Emekçiler sendika binası önünde...
- Hatay’dan İstanbul’a emekçiler rant uğruna evlerinden, tarım arazilerinden, geçim kaynaklarından ediliyorlar. Hatay Samandağ’da gece vakti alınan acele kamulaştırma kararıyla arazilerine giren ve narenciye ağaçlarını söken iş makinelerini durduran...
- Türkiye’de sayıları 16 milyona yaklaşan emeklilerin büyük bölümü, açlık sınırının altında maaşlarla yaşamaya çalışıyor. Yaşlılık dönemlerini huzur içinde geçirmesi gereken emekliler; temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, kiralarını ödeyemiyor,...
- Jack London’ın 1900’lü yılları resmettiği “Uçurum İnsanları” kitabını geçtiğimiz günlerde, arkadaşlarla birlikte okuduk. Yaşadığımız bazı şeyler nasıl da bu kitapta anlatılanları çağrıştırıyor.
- Hüzünlüsün, biraz durgun, biraz da dalgınsın kardeşim./ Evet ve tabii olmadan, hayat zor bizim için./ Her gün, günün en aydınlık, en sıcak, en soğuk, en kıpır kıpır saatinde/ Kapanmak dört duvar arasına, esaret saatlerine mahkum ve mecbur olmak...