Buradasınız
Sermayeyi Koruyan Salgın Önlemleri Kabul Edilemez!

Siyasi iktidar koronavirüs vaka sayılarının artması üzerine 29 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında “tam kapanma” kararı aldığını açıkladı. Çizilmek istenen tablonun aksine, bu kararla gerçek anlamda salgınla mücadele etmeye niyeti olmadığını bir kez daha göstermiş oldu. Salgının başından bu yana bir yıldan uzun süre geçti. Geldiğimiz noktada siyasi iktidarın salgını yasakların, baskıların ve hak gasplarının gerekçesi, başta yandaşlar olmak üzere sermayeyi ihya etmenin aracı olarak kullandığını, milyonlarca emekçinin sağlığını ise zerre kadar umursamadığını, milyonları yoksulluk çukuruna ittiğini, salgının yayılması karşısında zerre kadar sorumluluk almadığını görmemek mümkün mü?
Öncelikle “tam kapanma” kararına bakalım. İşçilerin iç içe çalıştığı, işçi sağlığı ve güvenliği ile ilgili önlemlerin alınmadığı, gerekli denetimlerin yapılmadığı, dolayısıyla bulaş riskinin en fazla olduğu fabrikalarda işçiler aynı sağlıksız koşullarda çalışmaya devam edecekler. Buna karşılık kayıt dışı çalışan, yasak kapsamına giren küçük ölçekli işyerlerinde, kafe, restoran benzeri yerlerde çalışan milyonlarca işçinin çalışmadığı 18 günlük süre boyunca nasıl geçinebileceği sorusunun yanıtı yok. En basitinden bırakalım elektrik, doğalgaz, su faturalarının dondurulmasını, ödemelerin ileri bir tarihe alınması gibi bir destek bile yok. Daha önce süresi uzatılmayarak bitirilen kısa çalışma ödeneğinin yeniden süresinin uzatılması bu işçilerin derdine derman olmayacak. Zira işçilerin ancak bir kısmı ödenekten yararlanabilirken başta kayıt dışı çalışanlar olmak üzere çok büyük bir kısmı kendi kaderiyle baş başa bırakılıyor. Hiçbir tedbir alınmadan, toplumun çoğunluğu aşılanmadan, işçilerin çalışma koşulları iyileştirilmeden, maddi destek sağlanmadan alınan bu tuhaf “tam kapanma” kararı baskı ve keyfilikten başka bir anlama gelmiyor. Bu kararla siyasi iktidar her zamanki gibi “ben yaptım oldu” demiş oluyor, sermayeyi koruyor.
Salgın bahanesiyle 1 Mayıs yasaklandı, direniş alanlarına saldırılar arttı. “Salgın var” diyerek işçilere göz açtırmayan AKP-MHP iktidarı daha düne kadar “lebalep” parti kongreleri yapıyordu. Kendilerine gelince yasak tanımıyorlardı. Sıra kendilerine gelince kongreler, cenaze törenleri, kalabalık iftarlar serbest ama emekçilere gelince hakkını aramak için işyerinin önüne gitmek, ailece markete gitmek yasak! Bunun adı ikiyüzlülüktür, emekçi düşmanlığıdır.
Korku ve paniğe kapılmadan sorguladığımızda gerçekleri görmek hiç de zor değil. Siyasi iktidarın bir yıl boyunca aldığı “salgın önlemleri” sonucunda salgın emekçiler arasında daha fazla yayılmış, yoksulluk büyümüş, hak gaspları artmış, çalışma koşulları ağırlaşmıştır. Halkın sağlığını korumak için atılması gereken hiçbir adım atılmamış, alınması gereken hiçbir önlem alınmamıştır.
İler tutar yanı olmayan yasaklarla, asıl alınması gereken önlemler yerine göstermelik önlemlerle, salgınla mücadeleyi kişinin bireysel sorunu olarak görmekle salgınla mücadele edilemez. Sürekli tekrarlıyoruz; Salgın işçiler için bir mücadele konusudur. Salgına karşı gerçek önlemler alınmasını sağlamak, salgının işçi ve emekçiler üzerinde baskı aracı olarak kullanılmasını engellemek için mücadele şarttır. Ve sendikalar bu konuda üzerine düşen görevi yapmalıdır! Siyasi iktidarın göstermelik önlemlerinin önüne geçecek, işçi sınıfının taleplerini hayata geçirmesini sağlayacak olan örgütlü mücadeledir.
- Devlet kaynakları sermaye için değil aşılama için kullanılsın!
- Toplumun aşılanması kısa sürede tamamlansın!
- Aşıda patente son!
- İşçi sağlığı ve güvenliği önlemleri tüm işyerlerinde derhal ve eksiksiz alınsın! İşçilere, gerekli önlemlerin alınıp alınmadığını denetleme yetkisi verilsin! Önlemleri almayan işyerlerine ağır cezalar getirilsin!
- İş saatleri düşürülsün, mola süreleri uzatılsın!
- İşten atmalar gerçekten yasaklansın!
- Tüm ücretsiz izinler ücretli izinlere dönüştürülsün, yıllık izinlerin gasp edilmesine hayır!
- İşsizlik sigortası kayıtsız şartsız, hiçbir koşul konmadan tüm işçilere açılsın!
- Sağlık hizmetlerinin kalitesi ve kapsamı genişletilsin, tüm sağlık hizmetleri parasız sağlansın!
- İşçilerin elektrik, su, doğalgaz faturaları ile kredi borçları dondurulsun!
- Bursa’da “Hak, Hukuk, Özgürlük” Yürüyüşü
- TTL Grevcisi Kadınlar: “Birimiz Hepimiz, Hepimiz Birimizdik”
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB 1 Mayıs’ta Kadıköy’e Çağırdı
- Erlau İşçileri Sendikal Hakları İçin Mücadele Ediyor
- Esenyurt Belediyesi’nde Kayyum Yönetiminin İşten Atma Saldırısı Protesto Edildi
- Liseliler Ayakta: “Öğretmenime Dokunma!”
- Çayırhan Maden Ocağında Patlama: 2’si Ağır 14 İşçi Yaralandı
- Herkese Birinci Sınıf Sağlık Hizmeti İddiası ve Gerçekler
- Mücadelenin Gençlerinden Sokak, Slogan ve Meydan
- Eğitim Sen’den ve Üniversite Öğrencilerinden Tutukluların Serbest Bırakılması İçin Eylem
- Kuzey ve Güney: İki Sınıfın Gerçek Hikâyesi
- Boykota Destek Genişledikçe İktidarın Saldırıları Büyüyor
- Büyük İnsanlığın Safında Bir Kalem: Sabahattin Ali
- İşçi Sınıfı Tarih Bilinci Kazanırsa İlerler
- O Yılan Kapitalizmdir, Sana da Dokunur Kardeşim
- Maltepe’de Milyonlar Bir Araya Geldi
- KESK İstanbul Şubeler Platformu: “Levent Dölek Serbest Bırakılsın!”
- Kapitalist Karanlığa Karşı Mücadeleyi Büyütelim
- Eğitim Sen: Baskılar Bizi Yıldıramaz
- “Hadi Siz de Birlik Olun, Korkmayın!”
Son Eklenenler
- Gaziantep’teki Zeugma Mozaik Müzesinde dünyaca bilinen bir mozaik yer alıyor. “Çingene Kızı” adı verilen ve 1800 yıllık geçmişe sahip bu mozaiğin göreni etkileyen, güçlü bir yanı var. Farklı renk ve dokulardaki binlerce küçük taşın birleşiminden...
- 1 Mayıs yaklaşıyor. Ankara’dan emekçi kadınlar olarak sizlerle 1 Mayıs’a hangi taleplerle katılacağımızı paylaşmak istedik. Bu vesileyle tüm emekçi kadın kardeşlerimizi kendi taleplerini, ortak taleplerimizi birlikte dile getirmek için 1 Mayıs’ta...
- Geçtiğimiz günlerde yandaş medyada tam anlamıyla “yersen” cinsinden bir haberle karşılaştım. Manşeti oldukça cafcaflıydı: “60 bin maaşla çoban bulamıyorlar!” Bu “hadi canım” dedirten cinsten haber, kandırılmaya açık olanlara “köyümüze dönelim,...
- 19 Mart’tan bu yana artan baskılara, gözaltılara, tutuklamalara ve proje okullarındaki keyfi atamalara karşı protestolar devam ediyor. Bursa Demokrasi Bileşenleri ve Anne-Baba Dayanışma Ağı öncülüğünde yüzlerce kişi 19 Nisanda “Hak, Hukuk, Özgürlük...
- Tekgıda-İş Sendikasının örgütlü olduğu Sunel Tütün, Oryantal Tütün ve TTL Tütün fabrikalarında TİS görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 1700 işçi greve çıkmıştı. İşçilerin grevi 12 Nisanda kazanımla sonuçlandı. Doruk Madencilikte çalışan...
- Gebzeli işçi, emekçi kadınlar olarak bir araya geldik ve “UİD-DER ile 1 Mayıslar” videosunu izledik. Sizlerle duygu ve düşüncelerimizi paylaşmak, tüm emekçi kadın kardeşlerimizi ortak bir mücadele duygusuyla ayağa kalkmak için 1 Mayıs’a çağırmak...
- Uçak yolculuğu yapanlar bilir. Yolculuk esnasında uçağın kabin basıncının düşmesi, oksijen seviyesinin azalması durumunda oksijen maskeleri devreye girer. Yanımızda çocuğumuz olsa böyle bir durumda çoğumuz maskeyi önce çocuğumuza takmaya çalışırız,...
- Gelsinler yoldaşlar ben hazırım/ İki satır, bir mısra şiirle hazırım/ En karanlık dönemlerde/ Ektiğim tohumlar yeter bana/ Gelsinler yoldaşlar ben hazırım
- Milli Eğitim Bakanlığının proje okul atamalarına tepkiler devam ediyor. Eğitim Sen, proje okul uygulamaları ve atamalarına karşı 18 Nisanda Cağaloğlu Anadolu Lisesi önünde basın açıklaması yaptı.
- Vezir Muhammed Nurtani… Tanıdık gelmiştir bu isim pek çoğunuza… Yine de hikâyesinin bildiğimiz kısmını bir kez daha paylaşalım sizinle: Afganistanlı göçmen işçi Vezir Muhammed Nurtani 10 Kasım 2023’te çalıştığı kaçak maden ocağında kalp krizi...
- Artık eski kuşak işçilerden sayılırım. Mücadele örgütümüz UİD-DER saflarında yaş alıp 60’a merdiven dayadığım için kendimi bahtiyar hissediyorum. İlk 1 Mayıs’a 1979 yılında, İzmir’de, ustamla birlikte katıldım. Katılım oldukça yüksekti. Kalabalıkta...
- TTL tütün işçileri, örgütlü oldukları Tekgıda-İş Sendikası ile birlikte, 41 gün önce “Bu işyerinde grev var” pankartını fabrikanın dört bir yanına asarak greve çıktılar. Grev çadırlarını fabrika önüne kurdular. Büyük çoğunluğu kadın olan işçi...
- DİSK, KESK, TMMOB ve TTB, 1 Mayıs’ı bu yıl İstanbul Kadıköy Meydanı’nda kutlama kararı aldıklarını basın açıklaması yaparak duyurdu.