Buradasınız
Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
İstanbul/Sancaktepe’den bir kadın işçi

2022 yılının asgari ücreti 4253 lira olduğunda pek çok işçi arkadaşımız iyi bir zam yapıldığını düşünmüştü. O zaman böyle düşünen arkadaşlarıma alım gücüne baktığımızda durumun hiç de öyle olmadığını anlatmaya çalışmıştım. “Rakam olarak fazla görünebilir, psikolojik sınırımızı tatmin edebilir ama gerçek enflasyonun çok altında bir zam aldık” demiştim. Nitekim kısa sürede tüm arkadaşlarım gerçeğin bu olduğunu yaşayarak gördüler. Enflasyon o kadar hızlı arttı ve ücretlerimiz o kadar hızlı eridi ki Temmuz ayında yüzde 30 oranında zam yapılacağını öğrenmek hiçbir arkadaşımın yüzünü güldürmedi. TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarının doğru olmadığını, iktidarın emekçileri düşünmediğini söylüyorlardı.
Arkadaşlarım gerçekleri görmeye başlamış ama diğer taraftan çeşitli tartışma programlarında konuya dair yapılan yanlış ve tehlikeli yorumların etkisiyle yanlış fikirlere kapılmışlardı. Mesela bir arkadaşım daha zam yapılacağı haberleri konuşulurken “Aman zam yapmasınlar, sonra her şeye zam geliyor, enflasyon daha da yükseliyor” demişti. Bir başka arkadaşım ise zam yapılacağı kesinleştikten sonra “Zaten kuş kadar zam yaptılar, onu da her şeye zam yaparak geri aldılar. Asgari ücrete zam yapılınca her şey daha da pahalandı. Keşke hiç zam yapmasalardı” dedi. Bunun üzerine arkadaşlarla aramızda koyu bir sohbet başladı. Onlara geçen yıldan bu yana çeşitli ürünlerin değişen fiyatlarından örnekler verdim. Ocak ayında yapılan zammın da Temmuzda yapılan ek zammın da gerçek enflasyonun çok altında kaldığını hatırlattım. Ocak ayında gerçek enflasyon yüzde 115 iken asgari ücret artışı yüzde 39,9 olmuştu. ENAG, Ocak-Haziran arası 6 aylık enflasyon artışını yüzde 71 olarak açıkladı. Asgari ücrete ne kadar zam yapıldı peki? Yüzde 30! Enflasyon artışının çok altında zam yapılması nasıl oluyor da enflasyonu tetikliyor?
Biz bir yemek şirketinde çalışıyoruz ve işimiz maliyet çıkarmak. Bu nedenle değişen fiyatları yakından takip ediyoruz. Aslında arkadaşlarım da fiyatların asgari ücret artışından bağımsız olarak ne kadar arttığının farkındalar. Ama kendisine “ekonomist” diyen düzen yardakçılarının yorumlarının etkisi altında kaldıkları için kafaları karışıyor. Bu “uzmanlara” göre ücretlere yapılan zamlar işverenlerin maliyetini arttıracağından onlar da zarar etmemek için ürünlerin fiyatını arttıracaklar, böylece enflasyon daha da yükselecek! Oysa gerçekte olan çok başka. Biz çok düşük ücretlerle çalışıp hayat pahalılığı altında ezilirken şirketler çok büyük kârlar açıklıyorlar. İşçi Dayanışması’nın 171. sayısında bununla ilgili çok çarpıcı bir örnek vardı. 2021’de Türkiye’nin 500 büyük şirketinin kârının önceki yıla göre yüzde 137 arttığını, buna karşılık işçi başı ortalama ücretin sadece yüzde 26 oranında arttığını yazıyordu. Aradaki devasa fark ücretler enflasyonu arttırıyor düşüncesinin koca bir yalan olduğunu yeterince anlatmıyor mu? Enflasyonun Türkiye’de sıçramalı yükselmesinin birçok nedeni var ama o nedenin içinde ücretler yok. Enflasyon hızla yükselirken ürünlerin fiyatları da aynı oranda yükseliyor, ücretler ise aynı oranda yükselmiyor, o zaman nasıl oluyor da ücretlerdeki artış enflasyonu yükseltebilir? Bu düşünce egemen sınıfın düşüncesidir ve yalandır. Enflasyon arttığı ve alım gücümüz düştüğü için ücretlere ek zam yapılıyor ve yapılmasını istiyoruz, yoksa tersi değil. Yalanlara kanmayalım, bizi aptal yerine koymalarına izin vermeyelim.
- Biz Bu Masalları Ayaküstü Çok Dinledik
- Ekonomik Sorunların Kaynağı Bulundu: İşçi ve Emekçiler!
- Vergiler Patronlardan Kesilsin!
- Soğanı Bile Lüks Hale Getiren Bu Rejim Gitmeli!
- Bakandan Dâhiyane Buluş: Kış Tatili!
- Bizim Yoksulluğumuz, Onların Yalanları Büyüyor
- Nasıl Küçüldük, Kimi Büyüttük?
- Bir İşçi Çocuğunun Gözünden Hayat Pahalılığı
- “2023’ü Beklerken” Neler Oldu?
- Zamlardan Haberi Olmayanlar da Var!
- Enflasyonu Asgari Ücret Zammı mı Arttırıyor?
- Büyüdüğümüzü Hissedebiliyor musunuz?
- Evsiz Kalmak mı Mücadele Etmek mi?
- Ekmeğimizi Büyütmek İçin!
- Haklı Olan Biziz!
- İktidarın Enflasyon Masalı
- Yağa Neden Zincir Vuruluyor?
- Yüksek Elektrik Faturalarına Tepkiler Sokaklara Taştı
- İşten Çıkarma Yasağı Sona Erdi, Saldırılar Başladı!
- Doların Yükselmesi Bizi İlgilendirmez mi Dediniz?
Son Eklenenler
- İzmir’de belediye işçileri birbiri ardına greve çıkıyor. Narlıdere Belediyesi işçileri 6 Mayısta grev başlattı, bir gün sonra talepleri kabul edildi. Konak Belediyesi işçileri ise 7 Mayısta greve çıktı. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan...
- Bu 1 Mayıs’a kızım, torunum ve oğlumla katıldım. 1 Mayıs alanında çocuklarımın da yanımda olmasının heyecanımı ve mutluluğumu arttırdığını belirtmek isterim. Ben her yıl 1 Mayıs’a UİD-DER’le katılıyorum ve her zaman çok heyecanlanıyorum.
- TÜPRAŞ Rafineri'de kendilerine haber verilmeden taleplerinin çok altında zam oranlarına ve 3 yıllık sözleşmeye imza atılmasına tepki gösteren işçiler üretimi durdurarak, yürüyüş yaparak sözleşmeyi protesto etti.
- Hiçbir şey siyaset üstü değildir. Ekmekten suya, yediğimiz peynirin kalitesinden oturduğumuz evin sağlamlığına kadar her şey siyasetin içindedir. İş cinayetlerini “kader” diye yutturanlar, depremleri de “fıtrat” diye anlatıyorlar.
- Toplu İş Sözleşmesi (TİS) sürecinde olan belediyeler ile petrokimya sektöründeki fabrikalarda birer birer grev kararları alınıyor. İzmir’de Narlıdere Belediyesi işçileri grevin ilk gününde kazanım elde ederken Konak Belediyesinde 7 Mayısta grev...
- İşçi sınıfının 8 saatlik işgünü mücadelesi 1889’dan önce başlamıştı. Ancak 1 Mayıs 1889’da, 8 saat çalışma, 8 saat dinlenme ve 8 saat canımızın istediğini yapma talebiyle kitlesel olarak alanlara çıkıldı. 1 Mayıs bu başkaldırının ve daha adil bir...
- Genel-İş Sendikası İzmir 6 Nolu Şubenin örgütlü olduğu Narlıdere Belediyesine bağlı NARBEL’de çalışan işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamaması üzerine 6 Mayısta greve çıktı. NARBEL işçileri bir müddettir ücretleri eksik ve...
- Bu mektubumda sizlere sınıf temelinde örgütlü olmanın ne demek olduğunu dilim döndüğünce anlatmak istiyorum. Önce kendi deneyimimden, ardından da 1980 öncesi işçi kuşaklarının örgütlü mücadelesinden örnekler vereceğim.
- 15 Nisanda geçirdiği kalp rahatsızlığı nedeniyle 18 gün yoğun bakımda kalan ve 3 Mayısta yaşamını yitiren Sırrı Süreyya Önder on binlerce insan tarafından sonsuzluğa uğurlandı. Siyasi parti yöneticileri, sanatçılar, gazeteciler, Barış Anneleri, Kürt...
- Sırrı Süreyya Önder’i, Sırrı Abimizi kaybettik. O, işçilerin birliği, halkların kardeşliği mücadelesine katkılarıyla hep yaşayacak, yüreğindeki umut ve direncin sembolü olan gülümsemesiyle hep saygı ve sevgiyle hatırlanacak.
- İzmir Konak Belediyesine bağlı MER-BEL’de işçiler toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin tıkanması üzerine 2 Mayısta tam gün iş bıraktı. 31 Mart yerel seçimleri sonrası İzmir Çiğli Belediyesinde tasarruf bahanesiyle işten atılan ve verilen sözlere...
- Dünya işçi sınıfı bu sene de 1 Mayıs’ı baskıcı ve anti-demokratik uygulamaların, işçi sınıfına yönelik saldırıların katlanarak arttığı bir dönemde karşıladı. Öfkesini ve taleplerini tek ses, tek yumruk olup haykırmak isteyen işçi ve emekçiler ABD’...
- İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs, Türkiye genelinde kitlesel katılımla kutlandı. İstanbul başta olmak üzere birçok kentte alanlara çıkan yüz binlerce işçi ve emekçi, yaşadıkları ekonomik ve siyasal sorunlar...